CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İBB’yi hedef alan operasyonlara ilişkin gazeteci Murat Yetkin’in sorularını yanıtladı.
YetkinReport’ta yer alan habere göre, İBB’ye yapılan son operasyonun ardından tüm programını iptal eden Özel, kararının nedenlerini şöyle açıkladı:
“Manisa Belediyesini ilk kez biz kazandık. İlk kez Mesir Festivalini CHP’li Belediye düzenliyor ben de buna katılmaya çok önem veriyordum; 500 yıllık bir Festival. Ama şartlar öyle gerektirdi; çocukluğumdan bu yana ilk kez Mesir Festivaline katılmayacağım için üzgünüm. İstanbul’da yeni bir gözaltı dalgası yürütülüyorken Festival’de bulunmam doğru olmazdı. Yarın da İzmir Büyükşehir Belediyesinin Körfez temizliği için 4’üncü Faz Arıtma tesisinin açılışı ve körfezi temizleyen gemilerde inceleme ziyareti vardı, onu da iptal etmek zorunda kaldık.
Aslında Çarşamba günü Ekrem Başkanla görüşmemiz vardı. Depremi konuşacaktık. Kanal İstanbul’u ve kanıtlanamayan delil iddialarını konuşacaktık. Ancak Cumartesi (26 Nisan) sabahı yeni gözaltılar yapılınca biz de -gerçi avukatlar üzerinden haberleşiyoruz ama yüz yüze bir durum değerlendirmesi yapmayı gerekli gördük.”
“OPERASYONLAR ARTIK CUMARTESİ OLABİLİR”
Özel, son operasyona ilişkin ayrıca İki hafta kadar önce yandaş basında önce 100 kişi daha alınacak dediler, sonra 50’ye düştü, nitekim Cumartesi sabahı 53 gözaltı kararı çıktı; belki bir elli daha hazırlıyorlardır. Gözaltına alma operasyonları artık Cumartesi sabahları olabilir; borsa kapalı, piyasalar az etkilensin kaygılarıyla” ifadelerini kullandı.
“SENDİKALARDAN ROL ÇALAMAZDIK”
Özel, 1 Mayıs’ta Kadıköy’ü tercih etme kararlarına ilişkinse şöyle konuştu:
“Son dakika değişiklik olmazsa DİSK, KESK, TMMOB ve TTB ile Kadıköy’de olacağım. Ama Türk-İş mitingine de CHP olarak katılacağız. Eğer sendikalar Taksim deseydi, biz de Taksim derdik. 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, İşçi Bayramı. Bir siyasi partinin işçi sendikalarından rol çalması doğru olmazdı. O nedenle Kadıköy dedik.”
“DEMOKRASİNİN, ÖZGÜRLÜĞÜN PAZARLIĞI MI OLUR?”
CHP Genel Başkanı iktidarla “tutuksuz yargılanma pazarlığı” iddiaları üzerine de şu yanıtı verdi:
“Biz baştan beri tutuksuz yargılansın, hatta duruşmalar canlı yayınlansın diyoruz. Dün Mersin’de Erdoğan’ı siyasi düelloya çağırdım, geleceğini sanmasam da. Öyle pazarlık filan yok. Varıp Erdoğan’dan erken seçim ya da İmamoğlu’nun özgürlüğünü dilenecek halim de yok. Demokrasinin, özgürlüğün pazarlığı mı olur? Ben üstüme düşeni yapıyorum. Benim üstüme düşen, şehir şehir, medyan meydan dolaşıp halka gerçekleri anlatmak. Ona da devam edeceğiz.”
