Close Menu
Türkiye ve Dünya’dan Son Dakika Haberleri | MedyaPress
  • Dünya
    • Almanca Aktüel
  • Yaşam
  • Gündem
  • Ekonomi
  • Siyaset
  • Spor
  • Sağlık
  • Magazin
    • Aşk ve İlişkiler
  • Teknoloji
  • Bilim
  • Otomobil
  • Kültür Sanat
    • Sinema
    • Konser
  • Röportajlar
    • Biyografi
  • Seyahat
  • Mekan
    • Gurme
  • Moda
  • Güzellik
  • Yazarlar
Facebook X (Twitter) Instagram Threads
Türkiye ve Dünya’dan Son Dakika Haberleri | MedyaPressTürkiye ve Dünya’dan Son Dakika Haberleri | MedyaPress
  • Röportajlar
  • Moda
  • Mekan
  • Seyahat
  • Gurme
  • Güzellik
  • Aşk ve İlişkiler
  • Kültür Sanat
  • Sinema
    • Konser
      • Kitaplar
  • Biyografi
    • Ne Nasıl?
Konuk Yazar Başvuru
  • Gündem
  • Dünya
  • Yaşam
  • Ekonomi
  • Siyaset
  • Spor
  • Magazin
  • Teknoloji
  • Bilim
  • Otomobil
  • Yazarlar
  • STDGD
Türkiye ve Dünya’dan Son Dakika Haberleri | MedyaPress
Home»Bilim»Nardugan: Güneşin Dönüşü, Zaman Algısı ve Yeni Yıl Tartışmaları
Bilim

Nardugan: Güneşin Dönüşü, Zaman Algısı ve Yeni Yıl Tartışmaları

Aralık 22, 2025Ragsana BabayevaBy Ragsana Babayeva

 

Yazan: Ragsana Babayeva

Türk kültür tarihinin derin katmanlarında yer alan Nardugan, günümüzde hem ilgi uyandıran hem de sıkça yanlış yorumlanan kavramlardan biridir. Kimi zaman “Türklerin yılbaşısı” olarak sunulur, kimi zaman Noel ile doğrudan ilişkilendirilir, kimi zaman da modern yeni yıl kutlamalarına karşı konumlandırılır. Oysa Nardugan, bu basitleştirici tanımların ötesinde; doğayla kurulan kadim ilişkinin, zaman algısının ve mevsim döngülerinin kültürel bir ifadesi olarak ele alınmalıdır. Bu makale, Nardugan’ın kökenlerini, sembollerini ve inanç dünyasındaki yerini ele alırken; yeni yıl kavramıyla ne ölçüde ilişkili olduğunu, ne ölçüde olmadığını tartışmayı ve günümüz perspektifinden anlamlandırmayı amaçlamaktadır.

Kavramın Kökeni: Nardugan Ne Demektir?

Nardugan kelimesi, Orta Asya Türk lehçelerinde iki temel unsurdan oluşur:

Nar: Güneş, ateş, ışık

Dugan / Tugan: Doğmak, doğuş

Bu etimolojiye göre Nardugan, “Güneşin yeniden doğuşu” anlamını taşır. Buradaki doğuş, mecazi değil; doğrudan astronomik bir olguya, yani kış gündönümüne işaret eder. 21–22 Aralık tarihleri, Kuzey Yarımküre’de gecelerin en uzun, gündüzlerin en kısa olduğu dönemdir. Bu tarihten sonra gündüzler uzamaya, geceler kısalmaya başlar. Kadim toplumlar için bu değişim, yalnızca takvimsel bir bilgi değil; yaşamın devam edeceğine dair hayati bir işarettir. Soğuk, karanlık ve belirsizlikle özdeşleştirilen kışın bu en sert eşiğinin aşılması, umut duygusunu besleyen bir dönüm noktasıdır.

ESKI TÜRK İNANÇ DÜNYASINDA NARDUGAN

Eski Türk kozmolojisi, doğayı insanın karşısında değil, onunla birlikte var olan bir düzen olarak ele alır. Mevsimler, gök cisimleri ve doğa olayları; insan yaşamının ritmini belirleyen temel unsurlardır. Bu bağlamda Nardugan, doğanın yeniden dengeye yönelişini simgeler. Bazı anlatılarda bu dönem, iyiliği ve düzeni temsil eden Ülgen ile karanlık ve kaosu simgeleyen güçler arasındaki sembolik mücadeleyle açıklanır. Ancak bu anlatılar, katı bir teoloji sunmaz. Nardugan, bir din bayramından çok; Doğayla uyum, Işığın karanlığa üstünlüğü, Yaşamın sürekliliği gibi evrensel kavramların ritüel ifadesidir.

RITÜELLER VE SIMGELER: AKÇAM AĞACI VE IŞIK

Nardugan anlatılarında en dikkat çekici unsurlardan biri akçam ağacıdır. Kışın ortasında bile yeşil kalan bu ağaç, yaşamın sürekliliğini ve umudu simgeler. Rivayetlere göre: Akçam ağacı süslenir, Dallarına dilekler ya da bez parçaları bağlanır, Ağacın altına küçük armağanlar bırakılırdı. Bu armağanlar, günümüzdeki bireysel hediyeleşme anlayışından farklı olarak; paylaşım, dayanışma ve topluluk bilinci ile ilişkilidir. Ateş yakılması, toplu yemekler, sözlü dualar ve şarkılar da bu döneme eşlik eden uygulamalar arasında sayılır. Burada önemli olan nokta şudur: Bu ritüellerin hiçbiri, takvim yılının bitişi ya da başlangıcı ile doğrudan bağlantılı değildir. Merkezde olan, mevsimsel döngüdür.

Nardugan ve Yeni Yıl: İlişki Nerede Başlar, Nerede Biter?

Nardugan ile modern yeni yıl kutlamaları arasındaki ilişki, sıklıkla yanlış bir eşitlik üzerinden kurulmaktadır. Oysa iki olgu, farklı tarihsel ve kültürel zeminlere dayanır. Benzerlikler Işık ve ateş sembolizmi Ağaç figürü Yeni bir başlangıç fikri Hediyeleşme pratiği Bu benzerlikler, insanlığın ortak sembolik hafızasından kaynaklanır. Karanlık bir dönemin ardından ışığın artması, birçok kültürde benzer imgelerle ifade edilmiştir. Ayrışan Noktalar Nardugan, takvim yılıyla değil; astronomik döngüyle ilgilidir. Modern yeni yıl, büyük ölçüde Roma takvimi ve sonrasında Avrupa merkezli kültürel süreçler üzerinden şekillenmiştir. Nardugan’da bireysel hedefler ya da kişisel başarı beklentileri değil, toplumsal denge ve doğayla uyum ön plandadır. Bu nedenle Nardugan’ı “Türklerin yılbaşısı” olarak tanımlamak, kültürel bağlamı daraltan bir yaklaşımdır. Daha isabetli olan, Nardugan’ı yeni yıl düşüncesini besleyen kadim kaynaklardan biri olarak görmek olacaktır.

NOEL TARTIŞMALARI VE ANAKRONIZM SORUNU

Nardugan, son yıllarda özellikle Noel üzerinden yapılan karşılaştırmalarla gündeme gelmektedir. Ancak burada dikkat edilmesi gereken temel sorun, anakronizmdir. Farklı dönemlere ve coğrafyalara ait gelenekleri, doğrudan neden-sonuç ilişkisiyle açıklamak, kültürel okumaları sığlaştırır. Ağaç, ışık, ateş ve hediye gibi semboller; Yalnızca Türk kültürüne, Yalnızca Hristiyan geleneğine ait değildir. Bunlar, insanlığın ortak sembolleridir. Dolayısıyla Nardugan’ı, başka bir kültürel geleneğe karşı konumlandırmak yerine; kendi tarihsel bağlamı içinde değerlendirmek, daha sağlıklı bir yaklaşım sunar. Günümüzde Nardugan: Hatırlamak ve Yeniden Düşünmek Nardugan, günümüzde geniş kitlelerce aktif olarak kutlanan bir bayram değildir. Daha çok: Akademik çalışmalarda, Kültür ve folklor araştırmalarında, Kimlik ve bellek tartışmalarında yer bulmaktadır. Ancak bu durum, Nardugan’ın güncelliğini yitirdiği anlamına gelmez. Aksine, Nardugan; Doğayla uyumlu yaşam, Tüketim yerine paylaşım, Karanlık dönemlerde umut üretme gibi evrensel mesajlarıyla, çağdaş dünyaya da söyleyecek sözü olan bir kültürel mirastır. Nardugan, ne modern yeni yıl kutlamalarının alternatifi ne de başka bir geleneğin karşısında konumlandırılması gereken bir olgudur. O, Türk kültür tarihinin derinliklerinden süzülen; insanın doğayla kurduğu ilişkinin sessiz ama güçlü bir anlatımıdır. Bugün Nardugan’ı anlamak, geçmişe nostaljik bir bakıştan çok; zamanı, doğayı ve toplumsal  dayanışmayı yeniden düşünmek için bir imkân sunar. Belki de Nardugan’ın asıl hatırlattığı şey şudur: En uzun geceden sonra bile ışık mutlaka geri döner.

Share. Facebook Twitter LinkedIn Telegram WhatsApp
Avatar photo
Ragsana Babayeva
  • Website
  • Facebook
  • Instagram

Ragsana Babayeva Azerbaycan Devlet Kültür ve Sanat Üniversitesi Genel Yönetmen mezunu olup, Azerbaycan Devlet Kültür bakanlığına bağlı kültür merkezi yönetmeni ve tiyatro müdürü olarak görev yapmaktadır.

Gündem

Libya askeri heyetinin jeti Ankara’da düştü. Libya Genelkurmay Başkanı uçaktaydı

Aralık 24, 2025
Gündem

Elektrik arızası nedeniyle geri dönmeye çalışıyordu! İşte uçağın düşme anı

Aralık 23, 2025
Gündem

Özel jetle radar bağlantısı kesildi: Ankara’da hava sahası uçuşlara kapatıldı

Aralık 23, 2025
Gündem

İstanbul’da akşam saatlerinde trafik yoğunluğu yüzde 90’a çıktı

Aralık 23, 2025

Dünyayı Sizin İçin Takip Ediyoruz!

Tarafsız, Küresel Habercilik
Bize katılın
Talepler
Kurumsal
  • Künye
  • Uluslararası Yayın İlkeleri
  • Erişilebilirlik Politikamız
  • STDGD Yayın politikası
  • Öneri ve Bilgi Formu
Kurumsal
  • Tekzip
  • Gizlilik Politikası
  • Çerez politikası
  • İçerik Kullanım Şartları
  • Editoryal İlkeler
Kurumsal
  • Sponsorluklar
  • STDGD
  • Yazarlarımız
  • Konuk Yazarlarımız
Biz Kimiz?
  • Hakkımızda
  • Yayınlarımız
  • Tv
  • Radyo
  • Podcast

© 2025 MedyaPress – Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kopyalanamaz, çoğaltılamaz ve kullanılamaz.

Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.