Fransa’nın Anjou bölgesinde, eski bir arduvaz (kayağantaşı) ocağının derinliklerinde saklı endüstriyel bir hazine yatıyor: La Mine Bleue (Mavi Maden).
Ziyaretçilerine yerin 126 metre altına inerek madencilerin zorlu dünyasına ilk elden tanıklık etme fırsatı sunan bu eşsiz turizm merkezi, bölgenin endüstriyel geçmişini ve mirasını etkileyici bir şekilde canlı tutuyor.
Her şey, 1916’da faaliyete geçen ve zamanla terk edilen Gatelière arduvaz ocakları sahasında başladı. Noyant-la-Gravoyère kasabası, bu endüstriyel mirası kaderine bırakmak yerine siteyi satın alarak bir turizm merkezine dönüştürme kararı aldı.
Projenin en dokunaklı yanı ise, madenin yeniden hayat bulmasında bizzat eski madencilerin ve gönüllülerin rol almasıydı. 1991 yılında kapılarını halka açan Mavi Maden, ilk yıllarında 100.000’den fazla ziyaretçi çekerek büyük bir başarıya imza attı.
YERİN 126 METRE ALTINDA TARİHE YOLCULUK
Mavi Maden’i diğerlerinden ayıran, ziyaretçilerine sunduğu tamamen korunmuş ve otantik deneyim. Madenci baretlerini takan misafirler, özel bir asansörle bir binanın ikinci katına denk gelen 126 metre derinliğindeki galerilere iniyor. Burada, bir zamanlar madencilerin her gün yaşadığı ortam, tüm çıplaklığı ve özgünlüğüyle ziyaretçileri karşılıyor. Dar tüneller, kullanılan aletler ve arduvaz katmanları, adeta zamanda geriye gitmiş hissi yaşatıyor.
Bugün, Anjou mirasının en önemli parçalarından biri olarak kabul edilen ve Maine-et-Loire bölgesindeki Segré-en-Anjou Bleu komününe bağlı olan Mavi Maden, her yıl 46.000 turisti ağırlıyor.
Bu özel merkez, zorlu bir endüstriyel geçmişin, başarılı bir kültürel ve turistik mirasa nasıl dönüştürülebileceğinin en ilham verici örneklerinden biri olarak varlığını sürdürüyor.
