Avrupa’nın en büyük tekstil fuarlarından 8. kez düzenlenen Texhibition İstanbul’un açılışında konuşan İTHİB Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öksüz, Türk tekstilinin tüm zorluklara rağmen 2025’in ilk 8 ayında 7,6 milyar dolarlık ihracata imza attığını söyledi.
Sektörün acilen desteklenmesi gerektiğine dikkat çeken Ahmet Öksüz, “1 milyon kişiye istihdam sağlayan, 16,8 milyar dolar dış ticaret fazlası üreten tekstil ve hazır giyim sektörlerimize durmak yakışmaz. Bu küresel dar boğazda binlerce misafir fuarımıza geliyorsa, entegre üretim gücümüz sayesinde geliyor. Ancak zincirin kopmaması için döviz dönüşüm desteğinin yüzde 7,5’e çıkarılması, kredi kapamaları için ek süre verilmesi ve finansman kanallarının genişletilmesi acil bir ihtiyaç. Konkordato süreçlerinde ticari alacakların da korunması için yapısal reformlar hızla hayata geçirilmelidir. Bu üç acil ve öncelikli eylem planının, hayata geçmesinde desteğe ihtiyaç duyuyoruz” dedi.
Türk tekstil sektörünün zor günlerden geçtiğini, tüm olumsuz koşullara rağmen firmaların
2025 yılı Ocak-Ağustos döneminde 181 ülkeye 7,6 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirmeyi
başardığının altını çizen Ahmet Öksüz, “Bu ihracat, firmalarımızın büyük fedakarlıklarıyla,
yeri geldiğinde maliyetin altında bile gerçekleştiriliyor. Çünkü Türk tekstil sektörüne durmak
yakışmaz. Şartlar ne kadar ağır olursa olsun; Türk tekstil sektörü olarak güçlenerek var
olmaya, ülkemize değer kazandırmaya devam edeceğiz. 1 milyon kişiye istihdam sağlayan, 78
milyar dolar üretim gerçekleştiren, 16,8 milyar dolar dış ticaret fazlasıyla Türkiye
ekonomisine net döviz kazandıran tek sektörüz. Daha fazla üretmekten ve ihraç etmekten
vazgeçmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.
“Dün vardık yarın da olacağız”
8’incisi düzenlenen Texhibition İstanbul Fuarı’nın ortak aklın ve beraber çalışmanın ortaya çıkardığı güzel bir ürün olduğunu kaydeden Mustafa Gültepe, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Gittikçe büyüyen, gittikçe gelişen, Avrupa’39;nın en büyük fuarı konumundaki Texhibition
İstanbul, sektörün hâlâ ne kadar dinamik olduğunun bir göstergesi. Özellikle katılımcıların
farklılığı, hem Türkiye’den hem yurt dışından katılımcıların olması sektörün hala dinamik ve
Türkiye’de olması gerektiğini gösteren iyi bir veri aslında. Bu noktada tekstil, hazır giyim
sektörlerini birlikte düşünmemiz gerekiyor. Son iki yılda bir düşüş yaşadık, kapasite
boşluklarımız var, müşteri kayıplarımız var. Ancak biz şunu söyledik: Sektörlerimiz dün de
vardı, bugün de var, yarın da olmak zorunda. Ülkemiz dünyada ilk 10 ihracatçı arasına
girecekse tekstil ve hazır giyimin en az ilk 3’te olması gerekiyor.” dedi.
İstanbul’un bir fuar şehri olduğunu vurgulayan Gültepe, “Küçük olsun, minik olsun değil de, büyük olsun, hepimizin olsun. Büyük düşünmek gerekiyor. Biz de büyük düşünerek bu ürünleri ortaya koyuyoruz. Biz çalışmaya, üretmeye devam edeceğiz” diye konuştu.




