Türkiye Bilardo Federasyonu Başkanı Uğur KURUGÖLLÜ’nün, “Spor Genel Müdürlüğünde Paralel Bir Yapı Var “ demeci bana hayli “ilginç !” geldiği için kendisine telefon ile ulaşıp, görüşme teklif ettim…
İstanbul’dan, Ankara’ya randevu ya yetişmek için yola çıktığım andan itibaren düşündüm, acaba anlatacakları ne kadar önemliydi, yorucu bir yolculuğa değecek miydi?
Ve bu soruların cevabı Başkan KURUGÖLLÜ’de saklı!
***
Randevu saatini biraz sekteye uğratmış olsak da, Ankara Kent Otelin lobisinde, akşam saat 18:30 sularında buluşabildik. Hal hatır sorgusunun ardından konuya girdim…
Başkan, şu konuyu bir kez de bana anlatır mısın?
Söze girdi!
Önce şunu düzeltelim, senin köşe yazında yer verdiğin iddialar pek doğru değil, Genel Müdür ile aramızda yumruklaşma falan olmadı. Sadece randevusuz gittim çünkü aldığım duyum, Salı günleri randevusuz olarak görüşme yaptığı üzerineydi. Baktım ki, görüşme talebim geri çevrildi, bende randevu isteyip asansör kapısına doğru yürümeye başladım. Arkamdan Genel Müdürün bağırıp, çağırdığını duyunca gayri ihtiyari dönüp baktım, Genel Müdür söylenip duruyor, “Randevusuz buraya nasıl gelirsin” falan gibi laflarla başlayıp, işi iyice çığırından çıkartmaya çalışıyor!
Dedim ki; Sn. Genel Müdürüm, ben randevusuz gelmedim, gelip randevu istedim… Bu sözlerim üzerine hepten çıldırıp üzerime yürümeye kalkınca bende yanımdakilere, “Bırakın bakalım ne yapacak” dedim.
Peki dedim, başkan sonra ne oldu?
Ben dedi, Uğur Başkan, eski boksörüm, bana ne yapabilecekti?
Güldüm, peki sonra?
Dedim ki Genel Müdürün yanındakilere, şuna bakın, bu mu sizin Genel Müdürünüz? Saygısız, konuşmayı bilmiyor, hakaret ediyor, bunu nasıl Genel Müdür yapmışlar?
Sonrasında mahkemelik oldunuz değil mi başkan dedim, evet diye cevap verdi.
Başkan, ne oldu da böylesine ters düştünüz, neyi paylaşamadınız?!
Bana yaptıkları teklifleri kabul etmedim, o yüzden benle uğraşıyorlar dedi.
“Ne teklif ettiler?” diye sordum;
Akçeli işlerden bahsetti, bu konuda bazı bürokratların kendisini yanlış yönlendirdiğinden, Tv çekimleri gibi bazı akçeli işlerden uzak durduğu için başına bunların geldiğini anlattı.
Gayet ilginç konulara giden sohbet olmadık bir yerde daha da ilginç ama bir o kadar da farklı bir rezalete doğru uzadı!
Başkan Kurugöllü’nün anlattığı bu rezaleti şimdilik yazmayacağım çünkü bu konu beni biraz hatta fazlasıyla aşmakta! Ancak gerçek şu ki; bu rezaleti sadece Başkan KURUGÖLLÜ değil, Spor Genel Müdürü ve bir çok daire Başkanı da bilmektedir!
Paralel Yapılanma konusuna gelince; elinde buluna bazı evrakları çıkartıp bana uzattı, bak dedi, bu evraklar, benim Olağanüstü Genel Kurula gitmem için, “Mali Genel Kurul Üyesiyim” cümlesiyle başlayan noter ihtarnameleri, ve bu ihtarnameyi çeken Spor Genel Müdürlüğünün Bürokratlarıdır, bu ne saçmalıktır, Spor Genel Müdürlüğünün Bürokratları, toplam delege sayısının %40’ının noter kanalıyla bana ihtar çekmesine çalışıyor, nerde kaldı özerklik?
Belgelere baktım, bu konuda doğru söylüyordu, ihtarnamenin altında Spor Genel Müdürlüğü Bürokratlarının imzası bulunmaktaydı.
Bu konuyu başka bir konuya bağlayacağım, hatta Sn. Başbakanın o meşhur konuya giriş cümlesini kullanacağım ki;
“Daha iyi anlaşılsın!”
Eyyyy, Spor Genel Müdürüm…..
Üç beş kuruş için “!!!”
Bilardo Federasyonu Başkanı KURUGÖLLÜ’ye etmediğini bırakmıyorsun da…. ” ! “
Türkiye Kayak Federasyonu Başkanı Özer AYIK’a neden hesap sormuyorsun?
150 bin lira mı büyük, Milyon lira mı?
Özer Bey delegelerden tarihsiz kağıda imza topluyormuş, hak mahrumiyeti aldığında bile ihale yapmış diyorlar, ” ! “ haberiniz yok mu?
Ha, tamam!
Haberiniz yoksa,
Mesele de yok!