MHP’li Ataman, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye üzerinde oyunlar kurgulayan şer cephesinin kur manipülasyonu üzerinden sokağı terörize etmek üzere yürüttüğü rezil propagandanın; MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin tarihi uyarıları ve hükümetin aldığı tedbirler sayesinde toplumda karşılık bulmadığını belirterek, “Aklıselimi ve kalbiselimi çoktandır terk eden, Türkiye’nin tökezlemesi için çalışan şer ittifakı; halkı umutsuzluğa, paniğe sevk etmek için karanlık mahfillerin felaket senaryolarını dillendirmekten, terör unsurlarıyla birliktelik yapmaktan utanmayacak kadar alçalmıştır. Bu kapsamda İçişleri Bakanlığı’nın; Türkiye’nin bütünlüğüne kasteden terör örgütleri ile irtibatlı ve iltisaklı bazı kişilerin İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde işe alındığına yönelik tespit ve şikayetler üzerine kapsamlı bir teftiş başlatması yerinde ve değerli bir karardır” ifadelerini kullandı.
‘TERÖR ÖRGÜTLERİYLE ARASINA MESAFE KOYMASINDA FAYDA VAR’
Zillet ittifakı temsilcileri ile gizli ortakları ve yancılarının; mezkur teftişin önüne geçmek için kendilerini ve partilerini siper ettiğini söyleyen Büyükataman, şunları kaydetti:
“Ardı ardına açıklama yapan ve henüz isimlerini ve irtibatlarını bilmedikleri kişileri savunmaya geçen şer ittifakının; korktuğu, çekindiği bir şey mi vardır ki paniğe kapılmıştır? İçişleri Bakanlığı müfettişlerini üstü kapalı bir şekilde hedef alan ve yapılacak olan teftişin siyasi bir müdahale olduğunu söyleyenler açıklarını ve rezilliklerini bu şekilde örteceklerini zannediyorlarsa yanılıyorlar. ‘Bu millet, sandıkta hür iradesiyle attığı oyların sonuçlarına el uzatanları her daim cezalandırmıştır’ sözleriyle meseleyi milli iradeye müdahale olarak çarpıtan İP Başkanı, terör örgütü bağlantılı kişilerin belediyelerde yuvalanmasına destek verdiği gibi satır aralarında HDP’li ortaklarına da göz kırpmaktadır. Hanımefendinin kişisel tercihini bilemiyoruz ancak bu aziz milletin hiçbir ferdi, terör örgütü mensupları devlet içinde yuvalansın diye sandığa gitmedi. Bir yandan erken seçim isteyen, diğer yandan ‘hükümet baskın seçim yapacak’ diyenlerin akılları karışıktır. Neyi neden savunduğunu idrak edemez hale gelmiş partilerin Türkiye’ye verebileceği hiçbir şey yoktur. ‘Hemen seçim, anında seçim’ gibi zırvalarla bir yılı aşkın süredir magazinsel bir hâl alan erken seçim tartışmalarıyla Türkiye’nin enerjisini boşa harcayan zilletin temsilcilerinin seçim tarihini beklemek yerine terör örgütlerinden medet umacak hâle gelmesi izaha muhtaçtır. Bu neyin acelesidir? Birilerinin aceleci tavrının sebeplerini, en son 15 Temmuz 2016’da yaşanan büyük acılarla görmüştük. Yeni acılara sebebiyet vermemek için herkesin aklını başına almasında ve terör örgütleriyle arasına mesafe koymasında fayda vardır.”
‘ZİLLETİN YANCILARI, TERÖRİSTLERİN AĞZINI KULLANMAKTADIR’
MHP’nin, PKK uzantısı HDP’nin kapatılması konusundaki net tavrını ortaya koyduğunu belirten Büyükataman, şöyle dedi:
“HDP’yi partisinde ağırlayıp propaganda yaptırarak HDP’yi aklama yarışına girenlerin, belediyeleri terörün arka bahçesi haline getirmek isteyenlerin çabaları beyhudedir. HDP’nin ziyaretlerinde insanımızın dil, din, mezhep gözetilmeksizin temel hak ve özgürlüklere erişmesi gerektiği vurgusu yapan zilletin yancıları, teröristlerin ağzını kullanmaktadır. Türkiye’de insanımız dil, din, mezhep farkı gözetilmeksizin temel hak ve özgürlüklerden zaten faydalanmaktadır. Faydalanmadığını iddia edenlerin, insanımızın nelerden mahrum kaldığını madde madde sıralaması gerekmektedir. Aksi takdirde HDP ile birlikteyken terör propagandası yapanların, milletimizin karşısına geçtiğinde Yörük edebiyatı yapması ikiyüzlülükten başka bir şey değildir. PKK uzantısı HDP’ye ‘Terör örgütü ile arana mesafe koy, insanımızı şehit eden PKK’yı kına’ diyemeyen zihniyet, devleti suçlayarak siyasi yol haritasını da göstermektedir. Terör örgütlerinin belediye, parti, dernek, vakıf çatıları altında dokunulmazlık elde edeceğini düşünen herkes yanılmaktadır. Birileri bile isteye terör örgütlerinin yanında konumlanabilir, Türkiye Cumhuriyeti Devleti; teröriste dağda da, düzde de aman vermemeye kararlıdır ve büyük Türk milleti bu kararı sonuna kadar desteklemektedir.”