Diz eklemlerinin günlük yaşantıda en aktif kullanılan eklemlerden olduğunu söyleyen Ortopedi ve Travmatoloji Bölümü Uzmanı Doç. Dr. Tuğrul Ergün, “Hareket halinde olduğumuz anlarda üstlendiği bükülme, dönme, açılma, kapanma hareketleri yanında aynı anda vücudun yükünü de taşıması nedeniyle aşınmaya ve hasarlanmaya açık bir eklemdir. Özellikle aktif hareket edenlerde ani diz yaralanmaları ile karşılaşılmakla birlikte uzun dönemde başlayan, yavaş ve sinsi bir şekilde ilerleyen yaş almaya bağlı küçük hasarların birikmesiyle de ortaya çıkan diz ağrılarıyla ile de sıklıkla karşılaşılmaktadır. Fakat diz ağrılarıyla karşılaşan bir grup da kadınlardır” diye konuştu.
ÖSTROJEN SEVİYESİ DÜŞTÜKÇE KEMİK VE EKLEMLER ETKİLENİYOR
Menopoz sürecinde kemik kitlesinin yapısının değiştiğini ve kaslardaki güç azalmasının gerçekleştiğini ifade eden uzmanlar, “Bu dönemde kas gücünün fonksiyonun azalması, kemik ve eklemlerin daha fazla yüklenmesine ve sonuçta eklemlerin aşınmasına yatkınlık oluşmaktadır. Bunun yanında bireylerin hormonal dengesi vücut ağırlıkları çoğunlukla artmakta olup diz ekleminin yükünü ve dolayısıyla ağrı düzeyini de arttırmaktadır. Menopoz sürecinde kemik erimesi kadınlarda sık görülebilmektedir. Kadınların kemiklerinde daha az mineral bulunur. Menopozda da mineral kaybı artar. Bu nedenle de kadınlar daha sık kas-kemik hastalıklarına yakalanabilirler. Mineral azlığından kaynaklı kırık riski de yükselir. Ayrıca bu süreçte östrojen seviyesi de düşer. Bu da kemik erimesi riskini artırırken, eklemlerde ağrılara sebep olur. Menopozda kadınlarda sıcak basması ya da psikolojik etkiler görülür ama bunlar kalıcı olmaz. Fakat kemik ağrıları ve diz ağrıları kalıcı olabilir” ifadelerini kullandı.
“KEMİK YOĞUNLUĞU ÖLÇÜLMELİ VE TEDBİR ALINMALIDIR”
Post menopozal süreçte başlayan diz, kemik ve buna benzer eklem ağrılarında zaman kaybetmeden takip edilmek gerektiğini belirten Doç. Dr. Ergün, şöyle devam etti:
“Menopoz evresinde özellikle ilk beş sene önemlidir. Gereken önlemler alınmazsa kemik erimesi hızla gerçekleşebilir. Bu nedenle kemik yoğunluğu ölçülmeli ve tedbir alınmalıdır. Elbette, menopoz dönemi her kadının geçirdiği doğal bir dönemdir. Bazı noktalara dikkat ederek sağlıklı kalmak mümkündür. Özellikle diz ağrılarıyla birlikte kemik sağlığı için engel bir durum yoksa egzersiz programına başlamak gerekir. Egzersiz, kas gücünü korurken diz eklemlerini de güçlü kalmasını sağlayacaktır. Bunun yanında beslenmeye dikkat etmek; kilo verilmesini ya da kilonun korunmasını sağlamak gerekmektedir. Ayrıca tetkiklerle vücuttaki D vitamini ve kalsiyum miktarının ölçülmesi önemlidir. D vitamini ve kalsiyumun ortopedik açıdan önemi bulunmaktadır. Eksiklik varsa tamamlanması hem diz hem de genel kemik sağlığını koruyacaktır. Kafein tüketimini azaltmak kalsiyum oranının düşmesini engelleyecektir. Sigara ve alkol tüketiminden kaçınmak, taze ve organik gıdalar tüketmek de bu dönemde kemik sağlığını koruyucu önlemler arasında bulunmaktadır. Bu süreçte düzenli jinekolojik muayenelerinin yanında romatoloji, ortopedi, beslenme, nöroloji, fizik tedavi uzmanlarından da destek almak koruyucu olacaktır.”