Histrionik, Amerikan Psikiyatri Birliği tarafından genellikle yetişkinliğin ilk dönemlerinde başlayan, aşırı duygusallık ve dikkat çekmek, çevresi tarafından onay arama ihtiyacının yüksekliği ile kendini belli eden kişilik bozukluğu olarak tanımlanmıştır. Narsistlerden farklı olarak çevreleriyle ilişkilerinin her dakikasına dikkat ederler.
HİSTRİONİK KİŞİLİK BOZUKLUĞU NEDEN OLUR?
Bu bozukluğun sebebi bilinmemektedir fakat bir yakınının ani kaybı, aile içinde sürekli kaygı doğuran bir hastalık bulunması, ebeveynlerin boşanması ve genetik sebeplerin etkili olabileceği düşünülmektedir.
Histrionik kişilik bozukluğu erkeklerden daha sık kadınlarda teşhis edilmektedir, erkeklerde bazı benzer belirtilerle birlikte narsistik kişilik bozukluğu daha çok görülmektedir.
HİSTRİONİK KİŞİLİK BOZUKLUĞU SEBEPLERİ
Başkalarının ilgi ve muhabbetlerini çekebildikleri sürece canlı, neşeli, şevk dolu ve cilveli veya çapkındır. Kendileri grubun odağı olduğu sürece ilişkileri kuvvetlidir.Cinsel anlamda uygunsuz provokatif davranışlar sergileyebilir, duygularını etkileyici tarzda dışavururlar. Bunun yanı sıra egosantrizm, kendine düşkünlük, sürekli takdir arzusu ve ihtiyaçlarına ulaşmak için sürekli psikolojik manipülasyonda bulunurlar.
Bu kişilik bozukluğuna sahip olan kişiler kendi kişisel durumlarını gerçekçi olarak değerlendiremezler ve karşılaştıkları güçlükleri abartma ve dramatize etme eğilimi sergilerler.
Kolayca sıkıldıklarından çok sık iş değiştirebilirler ve hayalkırıklığı sorunu yaşarlar. Yenilik ve heyecan arzularından dolayı kendilerini tehlikeli durumlara sokarlar. Bu unsurlar onların daha büyük depresyona girmelerine sebep olabilir.
Şu belirtiler görülür:
– Teşhirci davranış.
– Sürekli tatmin veya onay arayışı.
– Duyguların aşırı gösterilerek dramatize edilmesi. Örneğin yeni tanıştığı biriyle kucaklaşmak veya acıklı bir filmde kontrolsüzce ağlamak.
– Eleştiri veya onaylanmamaya karşı aşırı duyarlılık.
– Kişiliğinden gurur duyma, değişime karşı isteksizlik ve herhangi bir değişimi tehdit olarak algılama.
– Uygunsuz şekilde kışkırtıcı davranış veya görünüm sergilemek.
– Somatik belirtileri kullanarak dikkati üzerine çekmeye çalışmak.
– İlgi merkezi olma ihtiyacı.
– Hayal kırıklıklarına karşı düşük tolerans.
– Ani kararlar almak.
– Duygusal hallerin hızlı değişimi. Bu haller başkalarına yüzeysel veya abartılı olarak görünebilir.
– İlişkilerin gerçekte olduğundan daha içten olması gerektiğine inanmak.