Hiram Abas kimdir
Eski Milli İstihbarat Teşkilatı mensubu olan, esrarengiz biçimde öldürülen Hiram Abas’ın hayat hikayesidir.
Tarih 26 Eylül 1990…
Günlerde çarşamba, eylül ayının son günleri… İstanbul’da sonbaharın esintileri. 27 Eylül Perşembe günü, gazetelerin kendisinden bahsedeceğini elbette bilmiyordu Hiram Abas…
Bütün gazeteler haberi manşetten vermişlerdi.
Hiram Abas öldürüldü…
Hiram Abas sabah kalktı elini yüzünü yıkadı, hafif bir kahvaltı yaptıktan sonra silahını beline koydu, oturduğu evin merdivenlerini bir bir inmeye başladı.
Arabasına binmeden önce etrafına bakındı, kolaçan etti. Olağanüstü bir durumun olmadığını görünce şoför koltuğuna oturdu, kontağı çevirdi. Araba hafifi salllandı, önce motor ısınsın diye bekledi. Vitesi 1’e aldı yavaşça hareket etti. Her sabah olduğu gibi o gün de işe gidiyordu Hiram Abas…
Araba belli bir hızda gidiyordu, camlarını kapatmıştı, kapıları kilitlemişti. Kırmızı ışık yandı her sürücü gibi bekledi. Yeşilin yanmasını beklerken yine etrafına baktı. Bir şey yoktu. O esnada yolları temizleyen belediye işçilerini gördü. Bir işçi arabasına doğru geliyordu, şüphelenmedi; gözü ışıklardaydı.
Fırsat bulamadı ama belediye işçisi gibi giyinen şahsın kurşunları arasında buldu kendini. Kendisi de hızlı silah çekmesiyle meşhurdu ama geç kalmıştı. Çapraz ateşe tutulan Hiram Abas, olay yerinde hayatını kaybetti.
Hayatını kaybetti ama ölümü üzerindeki sır perdesi bir türlü aydınlatılamadı. Sürekli farklı senaryolar üretildi, yazıldı. Dosyası daha sonra tozlu raflara mahkum oldu. Cinayeti her ne kadar “DEV SOL” üstlense de bir iddia olarak kaldı.
Oysa Hiram Abas, Milli İstihbarat Teşkilatı’nın önemli isimlerindendi. Doğu’da ve Güneydoğu’da altından kalkmadığı görev yoktu. Ne oldu da Hiram Abas öldürüldü?
Bu soru Hiram Abas’ın öldürüldüğü günden bugüne cevabını arıyor. Eski Mit mensubu Hiram Abas’ın hayat hikayesi…
İSTANBUL’DA BAŞLAYAN BİR HAYAT
1932’de İstanbul’da dünyaya gelen Hiram Abas, gençlik dönemlerinde boksla ilgilendi. Hatta bu sporda şampiyonlukları da var. Abas, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden mezun oldu.
Mezun olduktan sonra farklı devlet kademelerinde görev aldı, müfettişlik yaptı. Müfettiş olduktan sonra yedek subaylık yapmaya başlayan Hiram Abas, bu dönemde MİT ile bağlantı kurdu ve teşkilatta çalışmaya başladı.
12 Mart Muhtırası olduğunda MİT’ten tasfiye edildi, bir süre ortalıklarda görünmedi. 1983’te Turgut Özal’ın Başbakan olmasında sonra Özal’ın isteğiyle tekrar MİT’e döndü; kaldığı yerden devam etti.
1988’de yayınlanan MİT raporu olayında sorumlu görülerek, raporu kaleme alan Mehmet Eymür’le pasif göreve alınmak istenince ikinci kez teşkilattan kendi isteğiyle ayrıldı.
Korkut Eken ile abi kardeş, eski MİT müsteşarı ve korgeneral Mehmet Fuat Doğu ile baba-oğul ilişkisi içinde olduğu bilinen bir gerçek.
ÖLÜMÜ HAKKINDA İDDİALAR
Ergenekon Davası iddianamelerinde ve daha sonra gazetelere verilen röportajlarda Hiram Abas’ı öldüren kişinin, 3 Mart 1995’te Sedat Bucak emrindeki Abdullah Çatlı ve ekibi tarafından infaz edilip, betona gömüldüğü iddia edilen Tarık Ümit olduğu öne sürülmektedir.
BAY PİPO…
Hiram Abas’ı daha yakından tanımak isteyenler için gazeteci Soner Yalçın’ın yayınlandığında adeta ekmek peynir gibi satan “Bay Pipo” kitabını okumanızı öneriyoruz. Bu kitapla 1990’lı yıllarda neler olup bittiğini daha net biçimde göreceksiniz.
Kaynak: Ensonhaber