İşverenlerin yapay zekayı kimlerin işten atılacağına karar vermek için de kullandığı ortaya çıktı. ResumeBuilder.com tarafından yapılan ankete göre, 1.342 yöneticinin yüzde 60’ı çalışanları etkileyen önemli insan kaynakları kararlarında büyük dil modellerine (LLM) başvurduklarını itiraf etti.
Ankete katılan yöneticilerin yüzde 78’i maaş artışı, yüzde 77’si terfi kararları için yapay zekaya danıştıklarını söyledi. En dikkat çekici oran ise işten çıkarmalarda görüldü: Yöneticilerin yüzde 66’sı, kimin işten çıkarılacağına karar verirken ChatGPT gibi bir dil modelinden yardım aldığını belirtti. Yüzde 64’ü ise işten kovma kararlarında da aynı yolu izliyor.
SON SÖZÜ YAPAY ZEKA SÖYLÜYOR
Daha da çarpıcı olanı, her 5 yöneticiden 1’i bu tür kararları tamamen yapay zekaya bıraktığını, yani insan müdahalesi olmadan yapay zekanın son sözü söylediğini kabul etti. Ankete göre en çok kullanılan yapay zeka aracı OpenAI’nin ChatGPT’si olurken, Microsoft Copilot ve Google Gemini onu takip etti.
Ancak bu eğilim, gelişmiş dil modellerinin bilinen sorunları nedeniyle ciddi riskler taşıyor. Örneğin, dil modellerinin kullanıcıyı memnun edecek şekilde “yalakalık” yapması (sycophancy) sıkça karşılaşılan bir problem. Bir yönetici, bir çalışanı kovmak için bahane arıyorsa, yapay zeka bu önyargıyı pekiştirerek hatalı kararların önünü açabiliyor. Üstelik yapay zekanın “halüsinasyon” olarak bilinen, tamamen uydurma yanıtlar üretme eğilimi de bu riski katlıyor.
Diğer yandan yapay zekalara aşırı bağlanma, “ChatGPT psikozu” olarak adlandırılan yeni bir ruh sağlığı krizine yol açabiliyor.
