Eskiden her 10 yılda bir alınan veriler günümüz koşullarında haftalık, günlük hatta saatlik sonuçlarla önümüze seriliyor. Teknolojinin nimetleri de Kuzey Kutbu gibi zorlu coğrafyalarda fonksiyonel hale geliyor. Son yıllarda Kuzey Kutbu’nda gözlenen dramatik değişiklikler, rekor üstüne rekor kırılan sıcaklıklar ve yoğun orman yangınlarından kaynaklanıyor.
Normal şartlarda binlerce yıl boyunca donmuş toprak karbondioksiti depolayan ve dönüştüren Kuzey Kutbu tundrası, şimdi tam tersi bir fonksiyonu üstlenmiş görünüyor. Yani tıpkı fosil yakıt tüketen ve atmosfere bolca karbondioksit yayan araçlar gibi bir emisyon kaynağı haline gelmiş durumda.
NOAA (ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi) Yöneticisi Rick Spinrad konuya ilişkin şunları belirtti:
– Gözlemlerimiz, sıcaklıklar ve orman yangınlarının artmasıyla Arktik tundranın artık depoladığından daha fazla karbon saldığı yönünde. Bu da iklim değişikliğinin etkilerini kötüleştireceğini gösteriyor.
Spinrad bunun aynı zamanda, “fosil yakıt kirliliğinin yeterince azaltılmamasının sonuçlarının bilim insanları tarafından öngörülen bir başka işareti” olduğunu da sözlerine ekledi.
Bulgular, ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi’nin (NOAA) 2024 Arktik Raporu’nda yayınlandı.
Woodwell İklim Araştırma Merkezi bilim insanı ve raporun karbon emisyonlarıyla ilgili bölümünün lideri Doktor Sue Natali şunları aktardı:
– Kuzey Kutbu artık küresel oranın dört katına kadar ısınıyor ve bu krizi etkili bir şekilde ele alabilmek için iklim değişikliklerinin Kuzey Kutbu’nun aldığı ve depoladığı karbon miktarını ve atmosfere geri saldığı karbon miktarını nasıl etkileyeceği konusunda doğru, bütünsel ve kapsamlı bilgiye ihtiyacımız var.
Kuzey Kutbu’nda 11 farklı ülkeden 97 bilim insanının katkılarıyla yapılan yeni bir araştırma, artan hava sıcaklıkları, azalan karibu sürüleri ve artan yağışlar gibi dramatik değişiklikleri ortaya koyuyor.
Rapor, Kuzey Kutbu’nun üst üste 11’inci yılda da küresel ortalamadan daha hızlı ısındığını ortaya koydu. Araştırmacılara göre, şu anda küresel oranın dört katı kadar ısınıyor.
Bu ısınma, bitki büyümesini teşvik ederek fotosentez sayesinde atmosferden karbonu uzaklaştırıyor ancak aynı zamanda, donmuş toprağın çözülmesine de neden oluyor. Donmuş toprakta hapsolmuş karbon ayrışmaya başlıyor ve atmosfere karbondioksit ve metan salınıyor.
Alaska’daki izleme sahalarında 2024 yılında sıcaklık, kayıtlara geçen en sıcak ikinci veri konumunda.
İklim değişikliği yüksek enlemlerdeki orman yangınlarını da daha yoğun hale getiriyor. Bu yıl Kuzey Kutup Dairesi’nin kuzeyinde 1900’den bu yana ikinci en yüksek orman yangını emisyonu kaydedildi. Bu orman yangınlarından kaynaklanan emisyonlar hesaba katıldığında, rapor, Arktik tundranın karbon depolamaktan atmosfere karbon emisyonu kaynağı olmaya geçtiğini ortaya koyuyor.
Rapor, iklim değişikliklerinin bitkileri, vahşi yaşamı ve bunlara bağımlı olan insanları daha sıcak, daha yağışlı ve daha az kesin bir dünyaya hızla uyum sağlamaya nasıl zorladığını özetliyor. Belirgin bölgesel farklılıklar da bu çevresel değişimleri son derece öngörülemez kılıyor.
İklimin etkileri Kuzey Kutbu’nda yaşayan birçok yerli topluluğun sağlığını, evlerini ve geleceğini de tehdit ediyor.
‘ADAPTASYONA ACİL İHTİYAÇ VAR’
Arktik Raporu’nun baş editörü ve Ulusal Kar ve Buz Veri Merkezi’nde baş bilim insanı yardımcısı olan Twila Moon, “Bu yılki rapor, iklim koşulları hızla değişirken adaptasyona duyulan acil ihtiyacı ortaya koyuyor” diyor.
ISINMA KUTUPLARA NE YAPIYOR?
Küresel ısınmanın Arktik bölgesi üzerinde iki önemli etkisi var. Bir yandan bitkilerin gelişmesi için uygun koşullar sunarak karbondioksitin atmosferden temizlenmesine katkıda bulunuyor.
Diğer yandan da permafrost adı verilen donmuş toprağın erimesine yol açıyor. Permafrostun çözünmesi toprakta hapsolan karbonun mikroplar tarafından ayrıştırılıp karbondioksit ve metan gazı şeklinde atmosfere salınmasına neden oluyor.
Arktik tundrada yaşanan orman yangınları da bitki örtüsünü yok etmenin yanı sıra permafrostun erime sürecini de hızlandırarak sera gazı salınımlarını artırıyor.
Arktik’in daha hızlı ısınması, küresel çapta deniz seviyelerinin yükselmesinden yaban hayatının göç etmesine kadar iklim krizinin etkilerinin şiddetlenmesinde rol oynuyor.
Bilim insanları hava sıcaklıklarının yükselmesi ve yangınların artmasıyla birlikte Arktik tundranın gittikçe daha fazla karbon salacağını öngörüyor.
1,5 TRİLYON TON KARBON DEPOLUYOR
Araştırma ekibinden Dr. Sue Natali’ye göre permafrostta, dünyadaki tüm ormanlardakini aşan seviyede, tahminen 1,5 trilyon ton karbon depolanmış durumda. Donmuş toprağın erimesi bu nedenle büyük bir endişe yaratsa da bilim insanları henüz geç kalınmadığını ifade ediyor.
Bu, emisyon azaltımı konusunda hepimizi daha kararlı adımlar atmaya motive etmeli.
*** Guardian, Euronews/Green, NPR