İtalya’da hükümet, anoreksiya ve blumiya gibi yeme bozukluklarını teşvik etmeyi cezalandıran bir yasa tasarısı hazırladı.
İktidardaki İtalya’nın Kardeşleri (FdI) Partisi tarafından dün sunulan tasarıyla, “aşırı zayıflığa azmettiren” kişilerin 2 yıla kadar hapis ve 60 bin euro’ya kadar para cezasına çarptırılması öngörülüyor.
Mağdurların 14 yaşın altında olduğu vakalarda ise 4 yıl hapis ve 150 bin euro’ya kadar para cezası verilmesi planlanıyor.
Yasa tasarısını dün açıklayan İtalya’nın Kardeşleri’nden Senatör Alberto Balboni, anoreksiya ve blumiya gibi rahatsızlıkları sosyal medya da dahil herhangi bir araçla teşvik edenlere “baskı uygulamak” istediklerini söyledi.
İtalya basını da özellikle “thinfluencer” olarak anılan, aşırı zayıflığa özendiren sosyal medya ünlülerinin hedef alınacağını belirtti.
Senatör Balboni, ülkede yılda yaklaşık 4 bin kişinin bu rahatsızlıklar nedeniyle hayatını kaybettiğini, bunların büyük kısmını gençlerin oluşturduğunu açıkladı.
Balboni, bu bozuklukların “sosyal hastalık” olarak tanınması gerektiğini savundu.
‘Her şeyi kelepçeyle çözmek istiyorlar’
Öte yandan, yasa tasarısı muhalefet ve uzmanlardan eleştiri aldı.
Ana muhalefet partisi konumundaki Demokratik Parti’den Milletvekili Chiara Gribaudo, “Sağ, anoreksiya dramına ceza kanunuyla müdahale ediyor. Ama akıl sağlığı ve psikolog desteği için bir euro bile ayırmıyor” diyerek tepki gösterdi.
İtalya’nın Kardeşleri lideri ve Başbakan Giorgia Meloni, Eylül ayındaki genel seçim öncesi kampanyasında “gençlik sapkınlıkları” diye nitelediği bir dizi davranış biçimi, alışkanlık ve bağımlılıkla mücadele vadetmişti.
Meloni bu “sapkınlıklar” arasında obezite, anoreksiya ve blumiyayı da saymış, bu açıklaması o dönem de tepki çekmişti.
Yeni yasa tasarısının açıklanmasının ardından muhalefet milletvekili Gribaudo, Meloni’nin vaadini hatırlattı ve “Gençlik sapkınlıklarından söz eden sağcılar her şeyi cop ve kelepçelerle çözebileceklerini sanıyorlar” dedi.
Yeme bozuklukları alanında aktif dernekleri bir araya getiren Fiocchetto Lilla Vakfı Başkanı Mareilla Fasini de benzer tasarı girişimlerinin geçmişte de yapıldığını hatırlattı.
Fasini, “Arada sırada birileri ortaya çıkıp azmettirme suçundan bahsediyor. Ve esas sorun hep unutuluyor: yetersiz tedavi olanakları, gittikçe sayıları azalan destek kuruluşları, sonsuz bekleme listeleri” diye konuştu.
Haber sitesi Open’a konuşan Fasini söz konusu yeme bozukluklarını teşvik eden kişilerin de aynı bozukluklardan muzdarip olabileceğini vurgulayarak şöyle devam etti:
“Önerdiğimiz çözüm nedir? Herkesi hapse atmak mı? Hastalığı cezalarla bastırmak mı?”