DSÖ gürültü seviyesinin gündüz 35 desibeli (dB), gece ise 30 dB’yi geçmemesini tavsiye ediyor. Gürültü kirliliğine neden olan birçok unsur bulunsa da en önemlileri arasında çarpık kentleşme ve trafik yer alıyor. İstanbul’un da trafik yoğunluğu açısından dünyada ilk sıralarda yer aldığı biliniyor. Avrupa Çevre Ajansı’nın verilerine göre 22 milyon kişi kronik olarak gürültüden rahatsız ve 6.5 milyon insan uyku bozukluğu yaşıyor. Uzmanlar, gürültü kirliliğinin sağlığı tehdit ettiğini ve plansız kentleşmeyle konutların gürültünün içerisinde kaldığını belirtti.
‘SES 90 DB’
İstanbul’da trafiğin yoğun olduğu Mecidiyeköy, Beşiktaş ve Bağdat Caddesi’nde gürültü seviyelerinin 90dB’ye kadar çıktığını belirten kulak burun boğaz Uzmanı Prof. Dr. Zeynep Alkan, “Gürültünün yoğun olduğu bölgelerde gürültü haritalandırması yapılarak önlem alınması gerek. Alacağımız basit önlemlerle gürültü kirliliğini önleyebiliriz. Bunun için birey düzeyinde gereksiz korna çalmaktan, yüksek sesle camlar açık müzik dinlemekten, düğün gibi olaylarda konvoy oluşturup korna çalarak eğlenmekten bir an önce vazgeçmemiz gerek” diye konuştu.
Çevre mühendisi Utku Fırat da “Yönetmelikte eğlence yerleri, şantiye, trafik gürültüsü, sanayi tesisi gibi yerlerin uyması gereken yasal ses sınırı var. Ancak denetimlerin çoğu şikâyet üzerine yapılıyor. En büyük sorun plansız kentleşme. Gürültü raporları göz ardı edilerek konutlar yapılıyor” ifadelerini kullandı.
ESNAF DA RAHATSIZ
İstanbul Şişli’de seyyar simit satıcısı Cengiz Sarkurt ise para kazanmak için gürültüye katlanmak zorunda olduğunu kaydederek, “Müşterilerle iletişimde sıkıntılar yaşıyorum. İşten sonra eve gittiğimde ses tonumu ayarlayamıyorum ve bağırarak konuşuyorum. Televizyon ve telefon tuşu sesini bile açmıyorum. Sesten başım ağrıyor, eve gidince rahatlıyorum. Kornaların ses düzeyinin biraz daha düşürülmesi gerek” dedi.