Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, önceki gün Kabine Toplantısı’nın ardından Kovid-19’la mücadele kapsamında haziran ayına ilişkin kademeli normalleşme takvimini açıkladı.
Sokağa çıkma yasağı saatleri esnetilirken, yeni normalleşmeyle birlikte, yeme-içme yerleri, kahvehane, kafe, çay bahçesi, halı saha, spor salonu, lunapark gibi işletmeler tekrar hizmet vermeye başladı.
Uzun süredir yakınları ve arkadaşlarıyla bir araya gelemeyenler, lokanta, kafe, çay bahçesi ve kahvehanelerde buluştu. Milliyet olarak normalleşmenin ilk gününde halkın nabzını tuttuk.
Ya tekrar kapanırsa
İlk durağımız Üsküdar’dı. Çarşıda esnaf normalleşmeden dolayı mutluydu. Üniversite öğrencisi Sonay Ağır, üniversite hayatının en güzel günlerini evde geçirmek zorunda kaldığını belirtti.
Ağır “Arkadaşlarla birbirimizi göremez olduk. Bir yerde oturup hasret gidereceğiz. Özledik birbirimizi” dedi. Bir markette kasiyer olarak çalışan Selda Çayır da “Vaka sayıları hâlâ yüksek. Aşılamada da yeterli seviyede değiliz. Umarım yine vaka sayıları patlamaz” endişesini dile getirdi.
‘Fiyatları artırdık’
Üsküdar’da uzun bir aradan sonra müşterilerine kapılarını yeniden açan esnaf da işlerinin biraz olsun düzeleceği umudunu dile getirdi. Kafe işletmecisi Vedat Şahinbaş, “Açtık ama bu bir aylık süreçte ne olacağı belli değil. Tekrar kapanmasını istemiyoruz.
Memnunuz ama şu an önümüzü göremiyoruz” sözleriyle durumu özetlerken, börekçi Birol Yılmaz ise, “Bir ay sonra ne olacağı belli değil. Karamsarız. Fiyatlarımızı biraz arttırdık, çünkü mecbur kaldık. Müşteri alabildiğimiz için işlerimizin biraz olsun düzelmesini bekliyoruz” dedi.
Saat sınırlamasına tepki
Kadıköy’de ise esnaf 21.00’den sonra kapatma şartından dolayı tepkiliydi. Tatlı ve kahvaltı veren bir kafe işlemecisi Hüseyin Çakır, “Kadıköy’deki esnaf daha çok akşamları iş yapmaya başlıyor. O yüzden saat sınırlaması doğru bir uygulama değil.
Cumartesi yasak yokken pazar günü neden var” diye sordu. Kafe işletmecisi Mehmet Akbaş da, “Bizim müşterimiz akşam üzeri gelmeye başlıyor. Şu an başka alternatifimiz yok. Kira, personel gibi giderlerimiz var. Mecburen katlanıyoruz” ifadelerini kullandı.
‘Kural tanımaz millet’
Kadıköy’de olduğu gibi Beşiktaş Çarşı’da da konuştuğumuz esnaf saat kısıtlamasından dert yanıyor. Kafe işletmecisi Muzaffer Yurdagül, “İnsanlar akşam 18-19 gibi işlerinden çıkıyor, sohbet muhabbet etmeye kafeye geliyor. Biz saat 15’den sonra iş yapmaya başlıyoruz. Ancak saat 21’de kapatmamız gerekiyor” diye sitem etti. Balık restoranı işletmecisi Salih Çakır da saat kısıtlamasını eleştirenler arasındaydı.
Emekli öğretmen Mehmet Çoban ise (75) “Kural tanımadığımız için salgın eski haline tekrar gelir. Kafelerde herkes dip dibe oturuyor. Ben iki doz aşımı oldum. Evde bunalmıştık. Ya çocuğumla ya da hanımla kavga ediyordum. Hastalık hastası olmuştuk. Artık dışarı atarım kendimi” yorumunu yaptı.
‘Çok iyi oldu’
Son olarak İstiklal Caddesi ve çevresinde vatandaşlarla ve tekrar hizmet vermeye başlayan esnafla konuştuk. Lokanta işletmecisi Lütfü Pekdemir, “Masalara tekrar müşterilerimizi alabiliyor olmak çok iyi oldu” diye karardan duyduğu memnuniyeti dile getirirken, dizi-film seti çalışanı Zeki Başar da, “Normalleşiyoruz diye de gevşemememiz lazım” uyarısı yaptı.
Kahvehaneler de açılan mekânlar arasındaydı. Kahvehanelerde günün ilk ışıklarıyla çaylar demlendi. Maske ve sosyal mesafe kurallarına uyan müşteriler, günler sonra çaylarını içtikleri için mutlu olduklarını belirtti.
Ayrıca nikâhlar da sınırlı sayıda davetlinin katılımıyla kıyılmaya başlandı. Yiyecek-içecek ikramının yapılmadığı azami 100 davetli ile sınırlandırılan nikâhlarda gelin ve damadın yakınları birer koltuk araya oturdu.
‘Gücümüz kalmamıştı’
Kademeli normalleşmenin ilk gününde Ankara’da, maske, hijyen ve sosyal mesafe kurallarına göre dizayn edilerek, masada servis faaliyetlerine başlayan iş yerlerinde yoğunluk görüldü. Uzun süredir yakınları ve arkadaşlarıyla bir araya gelemeyenler, lokanta, kafe, çay bahçesi ve kahvehanelerde buluştu. Bir süredir sadece paket veya gel-al servisi hizmetinde bulunan işletme sahipleri de vatandaşların yoğun ilgisinden oldukça memnun olduklarını belirtti.
Hanlar doldu taştı
Diyarbakır’da da normalleşmenin ilk gününde Sur ilçesinde bulunan ve kahvaltıcılarıyla ünlü tarihi Hasanpaşa Hanı doldu taştı. Gaziantep’te de uzun süre beyrana hasret kalan vatandaşlar ise sabah saatlerinde restoranlarda yoğunluk oluşturdu. İşletme sahipleri ise müşterilerini alevli beyran şovu ile karşıladı. Eskişehir’de 49 gündür kapalı olan lokantasını açan Harun Gök, tüm tedbirleri alarak hizmet vermeye başladıklarını belirtti. Gök “Hazırlıklarımızı önceki dönemlerde olduğu gibi maske, mesafe, temizlik kuralları öncelikli olacak şekilde tamamladık. Masa aralıkları ve masa üzerindeki ürünlerin hepsi kapalı olmak şartı ile tekrar hazırladık” dedi.
‘İyi oldu’
Kırklareli’nde birçok esnaf sabahın erken saatinde işletmelerine gelerek hazırlıklarını yaptı. Kırklareli Lokantacılar Esnaf Odası Başkanı Zafer Sürer yaptığı açıklamada, “İşletmelerin açılması iyi oldu. Çünkü esnafın artık dayanacak gücü kalmamıştı” dedi. Edirne ve Tekirdağ’da da esnaflar işletmelerinin kapılarını açtı. Kocaeli, Karabük, Bolu, Bartın, Zonguldak ve Düzce’de kademeli normalleşme kapsamında yeme içme yerleri hizmet vermeye başladı. Bolu’da erken saatlerde lokantalara gelenler de güne, çorba içerek başladı. Trabzon, Gümüşhane, Ordu ve Bayburt’ta da bazı iş yerlerinin masalara sosyal mesafe kuralı için uyarıcı yazılar koydu.
Nikâh tarihi için kuyruk
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı kademeli normalleşme ile birlikte nikâh tarihi almak ya da daha önceden aldıkları tarihleri değiştirmek isteyenler dün sabah erken saatlerden itibaren evlendirme daireleri önünde kuyruk oluşturdu. Avcılar Belediyesi Zübeyde Hanım Nikah Dairesi’nde nikâh memuru Şefi Destegül Koçak, yoğunluğu bekledikleri için mesaiye 1.5 saat erken başladıklarını söyleyerek, 1 saatte 30 başvuru aldıklarını kaydetti. Sıra bekleyen çiftler ise uzun süredir normalleşmeyi beklediklerini ve umutla nikâh tarihi almaya çalıştıklarını söyledi.
Yeme – içme sektörünün önerileri var: Esnek saat, pazar izni ve aşı talebi
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Kovid-19 sürecinde, haziran ayına ilişkin normalleşme takvimini açıklamasıyla yeme – içme işletmelerinden düğün salonlarına kadar birçok işletme faaliyete başladı.
Yeme – içme yerleri 07.00 – 21.00 saatleri arasında masaya servis yapabilecek, saat 24.00’e kadar paket servisi sürdürebilecek. Pazar günleri ise sadece paket servis olacak. Sektör temsilcileri, pazar günü de dahil olmak üzere saat 24.00’e kadar işletmelerini açık tutmak ve aşı olmak için öncelik istiyor.
Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği (TÜRES) Genel Başkanı Ramazan Bingöl, “En azından çarklarımız dönmeye başladı. 1 milyona yakın kişi çalışamıyordu, onlar da çalışmaya başladı. Bundan sonraki talebimiz pazar dahil olmak üzere saat 24.00’e kadar açık olmak ve aşı için öncelik istiyoruz” dedi.
‘Turistler de gidemez’
Turizm, Restoran Yatırımcıları ve Gastronomi İşletmeleri Derneği (TURYİD) Başkanı Kaya Demirer, şöyle konuştu: “Bizim önerimiz en azından kapalı alanlarda 21.00’e kadar, açık alanlarda ise 23.00’e kadar hizmet vermek, sokağa çıkma yasağı saatinin de 24.00’e alınmasıydı.
Restoranlar akşam yemeği vereceği saatlerde kapanmış olacak. Bütün bunları ele aldığımızda bu da yüzde 80 kayıp demek. Gelecek ay Kısa Çalışma Ödeneği bitiyor. Eğer bu kurallar esnemezse işte çıkarma yasağı da kalktığında personelin üçte ikisi işsiz kalır. 21.00’e kadar açık olduğu takdirde turistlerin dışarı çıkıp gideceği restoranlar kapalı olacak.”
Kaşıbeyaz Lezzet Grubu Yönetim Kurulu Başkan Vekili Murat Kaşıbeyaz ise, paket servisin cironun yalnızca yüzde 5’ini karşıladığını belirterek, “Kademeli normalleşmeyle sektör ancak kendisini toparlamaya çalışacak. Yapılan KDV indiriminin devam ettirilmesi de çok önemli” dedi.
İstanbul Toplantı ve Düğün Salonu İşletmecileri Esnaf Odası (İSTDO) Başkanı Adem Sönmez, 100 kişilik sınırlamayla birlikte düğünlerin başlayacağını söyledi.
15 Haziran’dan sonra kapalı alanlardaki kişi sayısı kısıtlamasının kalkacağını ve ikramın başlayacağını dile getiren Sönmez, “Kına ve nişanlar 1 Temmuz’da başlayacak. Düğünler için açık ve kapalı alan ayrımı yapılmamasını istiyoruz. Sektör olarak alınacak kararlar için biz de görüş vermek istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Sinema henüz hazır değil
Sinema Salonu Yatırımcıları Derneği (SİSAY) Genel Sekreteri Fevzi Genç, sinema salonlarının yabancı, yerli iş ortakları olduğunu dile getirerek, “Onlarla koordineli bir şekilde planlama yapmalıyız. Açılmak için bir süreye ihtiyacımız olacağı kanısındayız. Bakanlıkla da görüşeceğiz. Bizim için en ideal açılma tarihi 1 Temmuz. Bu yönde girişimlerimiz olacak” diye konuştu.
Düğün alışverişi için geri sayım
Züccaciyeciler Derneği (ZÜCDER) Başkanı Mesut Öksüz, normalleşme süreçleri içerisinde mağazaların yeniden açılmasının sektöre olumlu yansıyacağını söyledi. Özellikle çeyiz kültürünün hakim olduğu ve her yıl 550 bin çiftin evlendiğini dile getiren Öksüz, “Sektörümüzdeki satışların büyük bir kısmı bu kanalda gerçekleşiyor. Mağazalarımızda hareket beklediğimiz gibi (düğün alışverişleri kısmında), yeme içme sektörünün açılması ve turizm tarafının canlanması da canlanmayı tetikleyecek” dedi.
MODOKO Başkanı Koray Çalışkan, cumartesi günü yasaklarının kalkmasıyla birlikte sektöre olumlu yansıyacağını belirtti. Mobilyanın en çok hafta sonları dışarı çıkıp alınan bir ürün olduğunu kaydeden Çalışkan, “Özellikle evlilik aşamasındaki çiftler, evlerini yenilemek isteyenler mağazaları tek tek dolaşıp, ürünleri inceleyerek neyi satın alacaklarına karar veriyorlar” diye konuştu.
İki talep var
Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Müberra Eresin, geçen yıl kadar zor bir yıl daha geçirdiklerini anlatırken, ülke genelinde açık olan (yüzde 50) otellerde dolulukların yılın ilk 5 ayında tek haneli seviyelerde kaldığını vurguladı. Yeni kontrollü normalleşme dönemini değerlendiren Eresin, şunları söyledi:
“Avrupa’dan ve diğer büyük turizm pazarlarımızdan gelen ilk sinyallere bakıldığında şehir otellerinin işleri yıl sonuna kadar çok zor görünüyor. Rusya, Almanya ve İngiltere pazarları açılmadığı sürece resort bölgelerin de canlanması zor. Geldiğimiz bu noktada, turizme yönelik beklentilerimizde henüz olumlu bir gelişme olmadığı dikkate alınarak gerek Kısa Çalışma Ödeneği, gerekse Nakdi Ücret Desteği’nin yıl sonuna kadar uzatılması sektör çalışanlarımıza rahat bir nefes aldıracaktır.”