TFF 1. Lig ekiplerinden Akhisarspor’u çalıştırdığı dönemde yeni tip koronavirüse iki kez yakalanan ve 10 gün entübe olarak hastanede yatan Büyükşehir Belediye Erzurumspor Teknik Direktörü Yılmaz Vural, hastalık sürecinde yaşadıklarını anlattı.
Sezonunun bitimine az bir zaman kala Süper Lig takımlarından Büyükşehir Belediye Erzurumspor’un başına geçen Yılmaz Vural, hastalık döneminde zor zamanlar yaşadığını söyledi.
Covid-19’a yakalanmadan önce insanların gerekli özeni göstermediğini belirten Vural, “Başınıza bir şey gelmeden bazı şeyleri önemsemiyorsunuz. Türk insanı da bu konuda maalesef kendini disipline etmede çok zorlanıyor çünkü ülkemizde insanların idare edilme kültürü yok. Başındaki insan sana demiş ki ‘Sokağa çıkma.’ Bir bakıyoruz direnen bir grup var ‘Ben yaparım, ederim.’ diyor. Yöneticilerimiz maske, mesafe ve temizlik diye neredeyse yalvarıyor.” şeklinde konuştu.
Vural, şu ifadeleri kullandı:
“İnsanlar bu hastalık konusunda beni örnek alsın. 10 gün entübe olmak demek hayatla 10 gün bağınız yok demek. Ölüyorsunuz ve bu süre içinde bağışıklık sisteminiz güçlüyse, yapılan tedaviler doğruysa, hastane ve doktorlar bu konuda bilinçliyse kurtulma şansınız çok, değilse gittiniz. Ben 10 gün sonra kalktığım zaman gözlerim oynuyordu.”
Hastalık sürecinde kas ağrısı yaşadığını anlatan Vural, “Sporcu olduğum için daha çabuk atlattım çünkü içki, sigara içmem, bağışıklık sistemim güçlü. Her gün 1 saat fitness, 1,5 saat en az 6 kilometre futbolcu gibi yürüyüş yaptım. Dirildik, çok şükür ayağa kalktık ve şu anda bir takımın başındayız.” dedi.
Vural, salgın nedeniyle birçok insanın hayatını kaybettiğini anımsatarak, şunları kaydetti:
“Çevremizdeki en yakın kişilerde vaka yoktu şimdi en yakınlarımızın öbür dünyaya göç ettiklerini duyuyoruz ve üzülüyoruz. Hatta onun mezarında bulunup son görevimizi yapamaz hale geldik. Bu kadar riskin olduğu yerde Allah aşkına dikkat edin. Çok zor değil maske, mesafe, temizlik. El yıkamak bu kadar zor mu, maske takıp mesafeli durmak zor mu, bunun ayıbı mı olur? Alışmış insanlarımız yakınlaşmaya, gördüğünde birine sarılmaya. Bakıyorum şimdi bu sarılmalara insanlar büyük ölçüde dikkat ediyor. Ateşiniz çok varsa akciğer tomografisi çektirin. Ben iki kere negatif çıktım, üçüncüsünde gittiğimde pozitif çıktı.”
“EN BÜYÜK İLAÇ SPOR”
Hastalıktan sonra herhangi sıkıntısının kalmadığını dile getiren Vural, şunları söyledi:
“Bu rahatsızlıktan sonra ciğerlerde biraz iz kaldığı ifade ediliyor, ben birkaç kez kontrollere gittim hepsinde tertemiz çıktı. Doktorlar da hayret etti ‘Hocam bir iz kalması lazım, sende yok.’ diye. Çok şükür sporcuyum ve sporun getirdiği en büyük katkı bu oldu galiba. Sağlıklı yaşam için ülkemizin sportif faaliyetlere daha çok destek vermesi lazım. Nasıl milli savunma, eğitim ve ekonomi gerekliyse spor da bunlardan biri olmalı. Çok büyük hastaneler açıyoruz ama spor gibi, hastalığı önleyici faktörler gibi şeylerin üzerine daha çok yatırım yapılması gerekiyor ki hastaneler boş kalsın. Spora yatırım konusunda Türkiye bilinçleniyor. En büyük ilaç spor. Spor yaparsanız sağlıklı kalırsınız.”
Vural, mavi beyazlı ekibin ligde kalması, bu süreçte herkesin takıma destek vermesi gerektiğini sözlerine ekledi.