Dezavantajlarının olimpiyata ilk defa katılacak sporcular olduğunu, avantajlarının ise tüm milli sporcuların dünya ve Avrupa’da madalya alan isimlerden oluştuğunu ifade eden Milli Takım Antrenörü Yılmaz Göktekin, “Artık Türk cimnastikçilerimiz bir marka oldu. Hem hakemlerin gözünde hem dünya cimnastiği gözünde. Olimpiyatlara bu avantajı kullanarak gideceğiz. Madalya ve madalyalar hedefliyoruz. Avrupa ve dünyada madalya almışız. Bir sporcumuz karavana attı, 2’nci sporcumuz karavana attı, mutlaka diğer 2’sinden madalya beklentimiz olacak. Madalya 1 de olabilir, 4 de olabilir, 2 de olabilir. Hiç belli olmaz” dedi.

“AYRINTILAR ÇOK ÖNEMLİ”
“Cimnastik deli kurşun gibi” benzetmesi yapan Milli Antrenör Yılmaz Göktekin, “Bizim cimnastik çok küçük hatalara, çok küçük ayrıntılara bakıyor. Örneğin Hırvatistan’a gittiğimiz yarışmada İbrahim mükemmel bir seri yaptı, bitirişteki küçük adımları onu altın madalyadan etti ve 4’üncü oldu. Küçük bir adım. Çok ayrıntıda gizli. Madalyaların sayısı oradaki performansa bağlı ama madalya gelecek inşallah” diye konuştu.

“SORUMLULUĞUMUZ ARTTI”
Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Türkiye Cimnastik Federasyonu’nun kendilerine gözbebeği gibi baktığını dile getiren Yılmaz Göktekin, “Bir dediğimizi iki etmiyorlar. Spora ve sporcuya verilen önem çok önemli. Bu da üzerimizdeki sorumluluğumuzu artırıyor. Cimnastiğin bu seviyeye gelmesi beklentilerin artması doğal. Her gittiğimiz yarışmalardan madalya ya da madalyalarla dönüyoruz. Umarım bu olimpiyatlarda ülkemizi en iyi şekilde temsil edeceğiz. Önceden temsilen 1 veya 2 sporcuyla katılıyorduk, şimdi 4 erkek sporcu, 1 bayan sporcumuzla katılıyoruz. Madalya olmaya da bilir. Önemli değil ama biz madalyaları nasıl alabileceğimizin hesabını yapıyoruz” yorumu yaptı.