Galatasaray’ın eski yöneticisi Sedat Doğan’ın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde (AİHM) açtığı dava sonrası Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) kurullarının bağımsız ve tarafsız olmadığı kararı çıkmıştı. TFF’nin son yapılan genel kurulunda da tarihi bir kararla Disiplin Kurulu, Tahkim Kurulu ve Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’nun artık seçimle belirleneceği kesinleştirildi. AİHM’de Türkiye’yi temsil eden ilk kadın yargıç olan ve 2008-2019 yılları arasında görev yapan Prof. Dr. Işıl Karakaş, önümüzdeki süreçte yaşanabilecekleri SÖZCÜ için değerlendirdi…
“BU BAĞIMSIZLIK DEĞİL MAKYAJ”
– Meşhur sözdür, ‘Adaletin tecelli etmesi yetmez aynı zamanda tecelli ettiğinin görünür olması gerekir.’ Tahkim’in, yönetim kurulundan bağımsız olmasını sağlayacak güvenceler yasada yoktur. Yapısal ve operasyonel olarak yönetim kurulundan ayrılmalıdır. Bu durumda üyelerin seçimle gelmesi değişikliği AİHM’in ihlal kararının gereklerini yerine getirmemektedir. Basit bir makyajdır.
“GEREĞİNİ MECLİS YAPMALI”
– AİHM prensip kararı olan Ali Rıza ve Diğerleri kararı çerçevesinde kararlar vermeye devam edecektir. Burada yasal düzenlemelerin nasıl olması gerektiği belirtilmiştir. Türkiye bunları yapmadığı sürece AİHM’de mahkûm olmaya devam edecektir. Bağımsız ve tarafsız olmayan bir kurumun bir an önce yeniden yapılandırılması gerekir. Bu ise yasal düzenleme gerektirir ve bunu meclis yapmalı.
“TERİM İÇİN İÇTİHAT ÇOK AÇIK”
– Kulüpler, AİHM’e başvurulabilir. Doğrudan hak mahrumiyetine uğramış kişiler açısından, örneğin Fatih Terim, içtihat çok açıktır. Sonuç ihlal kararıdır. Bu başvuru prensip kararı olan Ali Rıza uyarınca sonuçlanır. TFF, hak mahrumiyeti cezalarını bağımsız ve tarafsız olmayan kurullarla vermiştir. Kulüpler uğradıkları zararlar için AİHM’e başvuru yapıp kayıpların giderilmesini isteyebilirler.
– Yargılamanın yenilenmesi istisnai, olağandışı bir yoldur. Hükümet, Ali Rıza kararındaki savunmasında iç hukuk yolları tüketilmediği için başvurunun reddedilmesi gerektiğini iddia etmiştir. Ancak AİHM bu iddiayı kabul etmemiştir. Kullanılacak yolun teori ve uygulamada etkili olması gerekir. Dolayısı ile benim düşünceme göre Tahkim’de yargılamanın yenilenmesi etkili bir yol değildir.
AİHM’DEKİ İLK TÜRK KADIN YARGIÇ
Ayşe Işıl Karakaş, 8 Aralık 1958 İstanbul doğumlu. Galatasaray Lisesi’nden 1978 yılında mezun olduktan sonra sırasıyla İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler ve Marmara Üniversitesi Hukuk fakültelerinden mezun olan Karakaş, Avrupa Hukuku master derecesini Nancy II University çatısı altında tamamladı. Karakaş, 23 Ocak 2008 tarihinde Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi tarafından AİHM’de Türkiye’yi temsil eden ilk kadın yargıç olarak seçilmiştir. 2014’te AİHM’de bölüm başkanlığına seçilen ilk Türk yargıç oldu. AİHM’deki görev süresi 2017’de sona eren Karakaş, Türkiye’nin aday gösterdiği yeni adayların AİHM tarafından üç defa reddedilmesi sonrası 2019’a kadar görevde kaldı.