İlk atakla düğümün çözüldüğü bir finaldi.
Beşiktaş soldan indi, ceza alanına yapılan koşut ortada, ligin en iyi 3 kalecisinden biri Boffin, topu elinden kaçırdı, Josef de belki de futbol hayatının en kolay golünü attı.
İşte bu gol belki çok sıkışacak, hatta mücadele gücünün tavan yapacağı finali vasati bir sezon kapanış maçına çevirdi.
Çünkü Antalyaspor kolay gol yemeyen bir takım. Oyunu sıkıştırıyorlar. Rakip de kontrolü kaybedince Podolski gibi, Gökdeniz gibi hızlı oyuncularla sonuca gidebiliyorlar. Ama bu plan erken golle çöpe gidince Antalyaspor sudan çıkmış balığa döndü.
Bir de sezonun yıldızı Ghezzal’ın müthiş asistini çok şık bir deparla kontrol edip ağlara gönderen sağ bek Rosier’in skor katkısı gelince Beşiktaş kupanın kulpunu daha ilk bölümde tuttu sıkı sıkı.
Antalya karşılık veremedi.Takım öyle bir savunma anlayışına sahip ki, kenardan Ersun Yanal, “Çıkın” dediği halde 80’lere kadar risk almadı.
Öyle ki, maç deneyimsizliğinden basit hatalar yapan Utku’nun top kayıpları bile tepki çekmedi çok fazla. Daha doğrusu Josef, Atiba, Welinton, N’Sakala gibi isimer işlerini ciddiye almışlardı, 3 gün önceki şampiyonluğu unutup. Oysa cumartesi şampiyonluk kutlayan, pazar denize giren, 1 günlük idmanla da Antalya finaline çıkan Beşiktaş’tan böyle disiplinli futbol beklemiyordu kimse.
Demek ki, Sergen Yalçın bir şeyler söylemiş, “Şampiyon gibi oynayın” falan demiş olmalı ki, gerçekten işlerini ciddiye almışlar. Maçın 85. dakikasına kadar işlerini dört dörtlük bir disiplinle yaptılar. Son bölümde ise artık onlar da “Bitsin” demeye başladı ki, bu bölümde de Antalya’nın ciddi atakları vardı.
Maçın hakemine gelince; keşke onlar da Beşiktaş kadar işlerini ciddi yapsalar. Ali Palabıyık, sertlik dozajını ölçemedi, faulleri biçemedi, kenar yönetimlerin isteğine göre kart kullandı. Kaleci Utku’ya zamana oynadığı için 85’te çıkardığı sarı kart ise tam, eyyamdı! Belki maçın skorunu etkileyecek hata yapmadı, ama bu performansları ile bu tip hakemler Avrupa’da düdük falan çalamaz!
Evet Beşiktaş ligden sonra kupada da zaferini ilan etti.
Kuşkusuz ki, bu yıl hem kupada, hem ligde çok çabaladılar. Çok istediler, rakiplerinden de istedikleri puanları, galibiyetleri aldılar. Gürsel Aksel Stadı’ndaki görüntü buydu. 3 gün önce lig, 3 sonra kupa, hem de aynı statta.
Bize düşen çifte kupalı şampiyonu alkışlamak.
Bir alkış da İzmir valisine. Sokağa çıkma yasağına rağmen maça gelen yüzlerce Antalyalı ve Beşiktaşlıya idari izin verdi. Keşke İstanbul Valisi Ali Yerlikaya da İzmir valisi Yavuz Selim Köşger gibi inisiyatif alabilseydi. Çünkü daha 3 gün önce tek suçu stat önünde beklemek olan taraftara gaz sıkanları görünce insanın, “Güzel İzmir” demesi geliyor.