Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’tan teknik direktör açıklaması
Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç, 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası’nın bir yıl ertelenmesi sebebiyle imza aşamasında oldukları bir teknik direktörle anlaşamadıklarını söyledi.
Online olarak gerçekleştirilen Fenerbahçe Kulübü Yüksek Divan Kurulu Toplantısı’nda konuşan başkan Koç, futbol takımındaki teknik direktör boşluğuyla ilgili açıklamada bulundu.
Liglerin ertelenme sürecinden önce teknik direktör konusunda 3-4 isimle görüşmeleri sürdürdüklerini dile getiren Ali Koç, “Bir teknik direktörle neredeyse anlaşmışken, Avrupa Futbol Şampiyonası bir yıl ertelendi. Bu da çalışmalarımızı sekteye uğrattı. Şu anda 3 ayrı isimle görüşüyoruz.” dedi.
Teknik direktör konusunda önemsedikleri kriterler olduğunu vurgulayan Koç, bunları şöyle açıkladı:
“Genç, disiplinli, profesyonel, çok iyi çalışan, Türkiye’yi iyi bilen ya da bu coğrafyaya adapte olabilecek, 40-50 yaşları arası, ekonomik imkanlarımıza uyabilecek, takım içinde rekabeti sağlayabilecek, çok değişik taktikleri deneyecek, cesur olacak, gençleri daha çok cesaretlendirebilecek türde bir isim arıyoruz. Sezon bitmeden gelebilme konusu önemliydi. Görüşmelerimiz devam ediyor, hiçbir acelemiz yok. Bu sezonu kurtaracağız diye gelecek sezonu da kaybetmek istemiyoruz.” diye konuştu.
Ramazan Bayramı’nın ardından camiaya sesleniş programı yapacağını duyuran Koç, planlanan transferlere ilişkin, “Transfer çalışmalarında FFP’den (Finansal Fair Play) dolayı manevramız dar. Bonservissiz ve kiralık oyuncular şu anda ön plana çıkıyor. Daha çok yerli piyasaya odaklanıyoruz. Yabancı oyuncular bu sene FIFA’nın uygulayacağı transfer penceresi dolayısıyla farklı olacak. Bazı liglerin iptal edilmesi, virüsün getirdiği piyasada büyük imkanlar oluşacağını biliyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
Ali Koç, önümüzdeki süreçte futbolcu maaşlarının düşeceğini ve eskisi gibi ücretlerin ödenemeyeceğini vurgulayarak, “Son dönemde takımın maaş konuları gündemde. Fenerbahçe Kulübü 2020-2021 sezonu için şubat ayına kadar bütün maaşları ödemiştir. Futbolcularımızda herhangi bir maaş indirimi, pazarlığı henüz başlamamıştır. Mart, nisan, mayıs bunların nasıl olacağını takımla yapacağımız görüşmeler ve birebir görüşmelerle geliştirmek istiyoruz. Herkes bu sezonu konuşuyor ama asıl sorun önümüzdeki sezon. Bu sezon maaşların 3’te 2’si ödendi.” ifadelerini kullandı.
Önümüzdeki sezon futbol ekonomisinin büyük sıkıntıya gireceğini aktaran başkan Koç, “Artık eski maaşlar Türk futbolunda yok, bunu net bir şekilde söyleyebilirim. Biz 92’den 71 avroya indik. 50’lere inmemiz lazım ama bu zaman alacaktır. Bugünden yarına olmaz. Bu sezon için tüm oyuncularımız 3 milyon avronun altında kazanıyor. Bu rakamları daha da çekmemiz gerekiyor. 2 milyonlara inmeli, en fazla kazanan futbolu 2.1, 2.2 milyon avro almalı. Eskisi gibi maaşlar artık kesinlikle olmayacak.” şeklinde konuştu.
“YAŞADIKLARIMIZDAN DERS ÇIKARMAMIZ LAZIM”
Sarı-lacivertli kulübün başkanı, bu sezon hem iç hem de dış faktörlerin kendilerini başarıdan uzaklaştırdığını kaydetti.
Yaşadıklarından ve yaptıkları hatalardan ders çıkarmaları gerektiğini anlatan Koç, “7 maçta 21 puanın 18’ini kaybettik. Şampiyonluğa oynarken, birden bire geçen seneki tabloya dönmüş olduk. İyi oynarken, rakipleri domine ederken, liderlik potasındayken de oyuncu grubu, hoca, yönetim ve taraftar desteği aynıydı. Hal böyleyken 7 haftada yaşadığımız korkunç düşüşün, hayatın olağan akışına aykırı olduğunu düşünüyorum.” şeklinde görüş belirtti.
Sezonun ilerleyen haftalarında yaşadıkları sakatlıkların eksik pozisyonları zorladığını belirten Koç, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Devre arası, eksik pozisyonlara transfer yapmak için büyük bir fırsattı. Bu büyük fırsatı kullanamadık, izin vermediler. Gerek yönetim kurulu, gerek idari kadro, ya da teknik kadronun yaşadığı konsantrasyon eksikliğine çare olamadık. Biz takım içi rekabeti en üst seviyeye getiremedik. Aleyhimize yapılan fahiş hakem hataları öyle boyuta geldi ki sıralamayı etkiledi. Samandıra’da, ‘Ne yaparsak yapalım bizi şampiyon yapmayacaklar’ havası vardı. Yabancı oyuncularımız ‘Ne oluyor?’ diye sorduklarında, Türkiye’nin doğasını bilmeyenlere bunları anlatmakta ciddi sıkıntılar yaşadık.”
Transfer döneminde sol bek pozisyonu için girişimde bulunduklarını ama süreci TFF Lisans Kuruluyla boğuşarak geçirdiklerini aktaran Koç, “Lisans Kurulunun birbiriyle çelişen adımları, attığımız adımları engelleyecek şekilde oldu. Kendileri Fenerbahçe’ye nasıl transfer yaptırmayız şeklinde ilerlediler. Ligimizde, transfer yapma açısından mali duruma baktığımızda, bizden çok kötü halde olan takımlar da dahil olmak üzere, her takımın transfer yapabilme imkanı varken, koskoca Süper Lig‘de transfer yapamayan tek takım olarak biz belirlendik. Bütün bu hatalarımızdan, yaşadıklarımızdan ders çıkarmamız lazım.” diye konuştu.
“OBRADOVİC KALMAK İSTEDİĞİ SÜRECE BURASI ONUN EVİDİR”
Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç, erkek basketbol takımı başantrenörü Zeljko Obradovic’in kalmak istemesi durumunda, yeni sözleşme önereceklerini söyledi.
Fenerbahçe Beko’nun geçen sezon ve bu sezonki performansına değinen Koç, şu ifadeleri kullandı:
“Hocamız (Obradovic), Fenerbahçe’nin yaşayan efsanelerindendir. Geçen sene THY Avrupa Ligi’nde Dörtlü Final’e kadar müthiş bir performans yakaladık. Havaya girdik, ‘En kolay Dörtlü Final olacak.’ dedik. Üç ayrı rekora imza atarak Dörtlü Final’e kaldık. Ancak müthiş başlayan sezon, hiç beklemediğimiz, hocanın da kariyerinde daha önce hiç yaşamadığı, eşi benzeri olmayan sakatlıklar neticesinde arzu etmediğimiz şekilde tamamlandı. Muhteşem başlayan sezon çok kötü bitti. Yeni sezon çalışmalarına başladık. Hocamızın istek ve beklentileri doğrultusunda çalışmalar yaptık. Avrupa’da ses getiren transferlerle takımımızı güçlendirdik. Hocamızın söylemine göre Fenerbahçe’de bulunduğu sezonlar içinde en iyi kadroyu kurduk. Ancak geçen senenin tam tersine bu sezon başlangıcımız kimsenin inanamayacağı, tahmin edemeyeceğimiz şekilde gerçekleşti. Bizler bile yaşadıklarımıza, gördüklerimize inanamıyorduk. Sezon başlangıcı beklentimizin tam tersi oldu. Çok kötü başlayan sezonda, haftalar içinde toparlanmaya başladık. THY Avrupa Ligi’nde play-off potasına girdik, Türkiye Kupası’nı aldık. Tam işler rayına otururken iptaller geldi. Belki de bu sezon devam edebilseydi, hiç kimsenin beklemediği şekilde sezonu bitirebilirdik. Tarihe geçecek bir geri dönüş yapabilirdik.”
Ali Koç, sezon içinde Obradovic ile birkaç kez sözleşme uzatmak istediklerini vurgulayarak, “İşler kötü giderken, yaşattıkları eşsiz mutluluklar, zaferler nedeniyle, teknik kadronun ve takımın bizler nezdinde sonsuz kredisi olduğunu hocamıza da ilettim. Hocamız, Fenerbahçe’nin efsanesidir ve Fenerbahçe’de kalmak istediği sürece burası onun evidir. Sezon içinde birkaç kere kontrat uzatma niyetimizi iletmemize rağmen, hocamız gidişattan dolayı sezon sonunda değerlendirme yapmamızın daha iyi olacağını ifade etmiştir. Türkiye ligi birkaç gün önce iptal edildi. THY Avrupa Ligi’nin de yaz aylarında oynanabileceğini tahmin etmiyorum. Biz de hocamızla önümüzdeki günlerde tekrar oturup, bıraktığımız yerden istişare edeceğiz. Kendisi bizimle kalmak istediği müddetçe burası onun evidir.” değerlendirmesinde bulundu.
Yüksek Divan Kurulu Toplantısı’nda konuşan başkan Koç, futbol takımındaki teknik direktör boşluğuyla ilgili açıklamada bulundu.
Altyapıya yatırım yapılmasının federasyon tarafından teşvik edilmesi gerektiğini belirten Ali Koç, “Altyapıya yönelme, yatırım yapma teşvik edilmelidir. Yabancı sayısını konuşuyoruz. Bana sorarsanız yabancı sayısından çok kalite, maaş ve yapılan kontratlar önemli. Bu zorunlu dönüşün teşvik edilmesi için önerimiz var. Federasyon kulüplere ilk 11’de en az 2, sonrasında 3’e çıkabilir altyapı oyuncusu mecburiyeti getirsin. Altyapıdan oyuncu oynatma kuralını benimseyelim.” ifadelerini kullandı.
“HER TÜRLÜ ALTERNATİF VE SONUCA AÇIK OLMALIYIZ”
Ligin başlama tarihi yaklaştıkça görüşlerin arttığına dikkati çeken Koç, “Vaka tespit edilen tüm kulüplere geçmiş olsun diyorum. Başkan nezdinde de Ahmet Nur Çebi’ye geçmiş olsun diyorum. Kendisiyle görüştüm, o da iyi durumda. Mustafa Cengiz’e de geçirmiş olduğu operasyondan dolayı geçmiş olsun demek istiyorum. ‘Liglere başlayacağız’ denildikçe, takımlarda virüs çıkmaya başladı. Federasyonun ‘şimdilik’ yaklaşımına katılıyorum. Çünkü bu süreçte sadece şimdilik bir şey söyleyebiliyorsunuz.” diye konuştu.
Avrupa’daki diğer liglerin başlamasıyla neler olacağını daha iyi göreceklerini vurgulayan Ali Koç, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Zor bir karar. İşin sağlık ve ekonomik boyutu var. Biz bugüne kadar bu konuyla ilgili ne demişiz? Bu süreçte en az biz konuştuk. Mümkün oldukça görüş belirtmemeye özen gösterdik. Mart ayında kulüpler birliği toplantısında 17 Nisan tarihini ifade ederken ben, ‘Her türlü alternatifi değerlendirin. Oynamamak da bir seçenek. Her sonuca hazırlıklı olmamız lazım.’ demiştim. 7 Mayıs’ta bir açıklama yaptık, en önemli şeyin insan sağlığı olduğunu vurguladık. Liglere devam edilmesi çabasını da anlayışla karşıladığımızı vurguladık. Liglerin devam etmesi durumunda, bazı konulara açıklık getirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Her şeyin adının bugünden konması lazım. Nelerle karşılaşabileceğimiz aşağı yukarı ortada. Futbolcuların da bu süreçte konuşması, onlara da sorulması lazım. Mesela liglerin başladığı hafta itibarıyla herhangi birinde virüs çıkarsa ne gibi atımlar atılacak? Her hafta virüs çıkarsa ne olacak, o takımın son 2 haftadaki rakipleri karantinaya dahil olacak mı? Başladık, başladığımız hafta sıralama değişiyor, virüs yüzünden oynayamıyoruz, o zaman ne olacak? Uygulanması zor önlemler bizimle paylaşıldı ama her durumun açık açık anlatılması lazım.”
Futbol kulüplerinin, devlet imkanlarıyla test yapılması nedeniyle şanslı olduğunu anlatan Ali Koç, “Maçların oynanmaya başladığı haftada bir spor adamı virüse yakalanır ve kariyeri etkilenirse ne olacak? Bu durumda sorumluluk hangi kurum ya da kişilerde olacak? Bunların bilinmesi lazım. Bütün bu hukuki sorumluluklara alternatif senaryolar ligler başlamadan belirlenmeli. Bütün takımlar en az haftada bir test olmak durumunda. Bazı kulüpler antrenmanlara hiç test yapmadan başladı. Bu işin oldu bittiye gelmesini istemiyoruz. Oynanacaksa, aynı takvim üzerinden oynamaları gerekiyor. Türkiye Kupası’nın da öyle. Bize bundan farklı bir senaryo için lütfen diretmeyin.” değerlendirmesinde bulundu.
Lig takviminin bir an önce belirlenmesi gerektiğini dile getiren Ali Koç, şunları aktardı:
“Yayıncı kuruluş abonelikleri hafta hafta satıyor, onlar da haklı. Böyle önümüzde alternatifler var. Şahsen TFF 2. Lig, TFF 3. Lig ve Bölgesel Amatör Lig’in kesinlikle oynanmaması gerekir. Bunların oynanması için hiçbir gerekçe göremiyorum. Şartları uygulamaları, gelir açısından mümkün değil. Her türlü alternatife ve sonuca açık olmalıyız. Ekonomik boyutla sağlık boyutunu iyi dengelememiz lazım. Ligler oynanamadığı taktirde ekonomik açıdan bu büyük bir sıkıntı yaşatacaktır. Ligler oynanamaz, devlet bir şekilde telafi eder onu bilemem. Askeri kamp mantığında bir yaklaşım olabilir. Futbolcular ligler başlamadan 2-3 hafta önce askeri kamp gibi kampa girecek. Oyuncular hiçbir temasları olmayacak sadece maçları oynayıp gelecekler. Böyle bir yaklaşımda olabilir.”
Bu seneyi kurtarıp önümüzdeki sene büyük zorluk yaşamayı en büyük korkuları olarak tanımlayan Ali Koç, “Bütün senaryolar değerlendirilmeli, ona göre en iyi karar verilmeli. Tüm şartların açık ve şeffaf ortamda konuşulup, kararının verilmesi gerek. Futbolun tüm paydaşları yeterince şeffaf ortamda konuşamıyoruz.” şeklinde görüş belirtti.
“KULÜPLER BÜYÜK SIKINTILARLA KARŞI KARŞIYA”
Ali Koç, pandeminin ardından kulüplerin ekonomik anlamda ciddi sıkıntılar yaşayacağını anlattı.
Vergilerle ilgili tüm kulüpler adına devlete çağrıda bulunan Koç, “Artık ekstra yüzde 20 vergi var. Bu yüzde 40’a çıkıyor. Bu, işlerimizi çok daha sıkıntıya sokacak. Buna 1-2 sene bir erteleme yapılabilir. Olması için şartlar uygun. Devletimizin yardımına ihtiyacımız var. Bizim birinci önerimiz yapılandırma. Fenerbahçe olarak biz devletimizin iyi niyetle başlattığı sürece giremedik, anlaşamadık ama anlaşmak zorundayız.” diye konuştu.
Kulüp gelirlerinin temlikli olduğunu ve yüzde 80’inin kasaya girmeden bankalara gittiğini hatırlatan Koç, “Bu noktaya kadar getirebildik ama bizler de bir yapılandırma yapmak zorundayız. Fenerbahçe Kulübü sürecin başından beri bu yapılandırmanın yeterli olmadığını, çok yakında işlemeyeceğini ifade etmişti. Geldiğimiz noktada diğer kulüpler de 10 yıl olmadan bu işin olmayacağını ifade ediyorlar. Bugünkü yapılanmada tüm kaynaklar bankaya gidiyor. Bizlerin de nakit akışına ihtiyacı var. Şu ana kadar devletimize yararlanmasak da teşekkür etmek istiyorum.” ifadelerini kullandı.
Her kulübün devlete kamusal borçları olduğunu anlatan Koç, “Bu borçların da yapılanması gerekiyor. Sağolsun onlar da ellerinden gelen desteği veriyor. Bugünkü ekonomi zaten çarkları çevirmiyordu. Gemiyi yüzdürmeye çalışıyorduk sadece. Pandemiden sonra kulüpler, faaliyetlerini sürdürmek için büyük sıkıntılarla karşı karşıya. Altyapılara yönelmek zorundayız. Geldiğimizden beri değer veriyoruz ama ektiğin tohum zaman alıyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Bahisten kulüplerin aldığı pay konusuna da değinen Ali Koç, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bahis, hassas bir konu. Gelir seviyesi düştükçe oynanan bahis oranının arttığı söyleniyor. Türkiye bahiste Avrupa’ya göre çok önde. Türkiye’de legal 6 bahis şirketi var. Avrupa’da 5 büyük ligde yer alan kulüplerin en onemli gelir kaynağı, bahis siteleriyle yaptıkları anlaşmalardan geçiyor. Son dönemde ülkemizde düzenleme var. Bahis siteleri reklam yapıyor, vatandaşlarımız oynuyor ama kulüplerimiz oluşan gelirden hiç pay alamıyor. Avrupa ülkelerinin toplam bahis gelirleri 30 milyar avro. Bu pastadan kulüplere yüzde 10-15 düşüyor. Ülkemizde ise yasal bahis faaliyetlerinden elde edilen cüro yaklaşık 1,5 milyar avro. Ancak kamu yetkililerinin açıklamasından görüyoruz ki yasal bahisin 5-6 katı yasa dışı bahis operasyonları var. Bunların hiçbiri kulüplere ve ülkemize kalmıyor. Bu pandemi zaten çok kötü koşulda olan futbol ekonomimizi daha da zorlayacak. Bu yüzden mevcut durumu yetkililerimizin dikkatine sunmak istiyoruz. Spor Bakanlığı’mız çok yeni düzenlemeler yaptı. Bu sistem Avrupa standartlarına getirilirse, tüm kulüplerimize 5-6 milyar avro, devletimize 10 milyar liralık gelir getireceğine inanıyoruz. Kimseye bahisi özendirmiyoruz. Zaten oynanan bahisin sisteme çekilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Yabancı kulüpler bundan yararlanırken biz neden yararlanmayalım.”