ASLIHAN ALTAY KARATAŞ ANKARA – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TRT canlı yayınında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Erdoğan, özetle şunları söyledi:
BEN ÜÇ AŞIMI OLDUM: 50-55 yaş üstüyle alakalı manada aşılarımız geliyor. Aşıları yoğun bir şekilde yapmamız halinde, zaten ciddi manada bir korunma sürecini tıbben de almış olacağız. Örneğin ben 3 aşımı oldum, bir de o üç aşıdan sonra bir de antikor yükseldi mi, yükselmedi mi bununla ilgili adımı attım. Hamdolsun 2160’ı yakaladım.
128 MADDEYİ DEĞERLENDİRECEĞİZ: (Yeni anayasa çalışmaları) Detaya girersem Cumhur İttifakı’ndaki ortağımıza yanlışlık yapmış olurum. Şu anda anayasa çalışmamızı yapan ekiple önce bizim heyetimiz bir oturup konuşacak, değerlendirmemizi yapacağız 128 madde üzerinde. ‘Tamam’ dediğimiz anda da Devlet Bey’e bunu şahsım ve heyetim olarak takdim edeceğiz. Biz, bu arada bu çalışmayı da Devlet Bey’in bana göndermiş olduğu kendi çalışmaları ile de ayrıca mezcedeceğiz. Ve birlikte yapacağımız bu çalışma aynı zamanda Cumhur İttifakı’nın ortak çalışması olacak.
ADETA ANAYASA BİLİM KURULU: Bu çalışmaları yapan arkadaşlarımız içinde anayasa hukukçuları, sosyologlar, psikologlar, tarihçiler var. İstiyoruz ki ‘efradını cami ağyarını mani’ bir çalışma ortaya çıksın. Onun için de bir adeta Anayasa Bilim Kurulu oluşturmanın gayreti içinde olduk. Biz, en geniş anlamda uzlaşıyı sağlayamazsak, Cumhur İttifakı olarak kendi hazırlıklarımızı milletimizin takdirine sunmakta zaafa düşeriz. Bu, benim en büyük endişemdir.
GERİDE BIRAKTIK: Artık parlamenter demokrasi bizim için, bu millet için mazi oldu. Sürekli koalisyonlarla iç içe ve sürekli zararlı olan dönemleri yaşadık biz. Koalisyonlar dönemine dönmeyi milletimiz asla istemiyor. Kurtulduk bundan, tekrar başımızı belaya sokmayın diyor. Milletimizden aldığımız vekaletle tekrar kararlı şekilde yaptığımız çalışmalarla, altyapı, üstyapı yatırımlarıyla Türkiye bir değişim yaşadı. Bu Türkiye’nin refah düzeyinin yükseldiğinin alametiydi. Bunu çok partili dönemde yapmadık. Neticede denildi ki ‘Türkiye çok partili dönemde huzur bulamıyor.’ Önce AK Parti ardından da Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, devlet idaresine istikrarı getirdi. Biz parlamenter demokrasi sistemini geride bıraktık. Onlar denendi. Denenmiş denenmez. Dün dün de kaldı diyor ya Mevlana, şimdi yeni bir şeyler söylemenin hesabı, gayreti içerisindeyiz.
BIDEN İLE KONUŞACAĞIZ: Ön hazırlıklarımızı yaptık, yapıyoruz. Yapacağımız görüşmede Türkiye ile ABD niye gerilim safhasında kendisine soracağız. Biz sizden önce Demokratlarla çalıştık, Bush ile, Obama ile çalıştık. Bunlarla böyle bir gerilimi yaşamadım. Ardından Cumhuriyetçi olarak Sayın Trump ile çalıştım. Hiçbir gerilimi onunla da yaşamadık. Tam aksine çok rahattık. Sayın Biden ile maalesef bu görüşme, buluşma trafiğimiz o kadar rahat olmadı. Şimdi Brüksel NATO zirvesinde bir araya geleceğiz. Bunları konuşacağız.
ARTIK BIKTIK YAHU: Peki bu gerilimin sebebi ne? Bu da yine sözde Ermeni soykırımı. Artık bıktık yahu! Her 24 Nisan Amerika Ermenilerle ilgili ne diyecek? Senin bütün işin bitti de Ermenilerin avukatlığına sen mi soyunuyorsun? Bırakın tarihçiler, hukukçular, antropologlar çalışsın. Önümüze gelen tablo üzerinde siyasetçiler olarak üzerimize ne düşüyorsa onu yapalım. Şu anda ortada herhangi bir şey söz konusu değilken bunu gündeme getiriyorsunuz. Yapmak istediğin bir şey varsa NATO müttefikin olarak, ortağın olarak gel bu işin çalışmalarını yaptırtalım, ondan sonra konuşalım. Ama ‘ben yaptım oldu’ kalkıp sözde soykırım olarak önümüze atıyorsun, kendine göre karar veriyorsun. Senden önceki ABD’yi yönetenler bu işleri bilmiyor muydu? Onların hiçbirisi bu ifadeyi kullanmadı.
MAALESEF TERÖRİSTLERİN YANINDA: Bizim için iki önemli konu var, bir tanesi FETÖ ile, diğeri PKK/YPG ile mücadeledir. Amerika şimdi ‘YPG’nin PKK ile alakası yoktur’ diyor. Biz ilişkilerini belgelerle ispat ettik, önüne koyduk şematik çalışmalara varıncaya kadar. Bu bizim müttefikimiz ise bizim yanımızda mı, teröristlerin yanında mı yer alacak? Maalesef teröristlerin yanında yer alıyor. Sayın Trump ilk göreve geldiğinde binlerce tır, araç, gereç mühimmat Kuzey Suriye’ye geldi. Terör kamplarına yerleştirdiler, azaldıkça takviye ettiler. Bütün bu silah, mühimmatı kimler kullandı? İşte bu teröristler! Kamışlı’nın dili olsa da konuşsa. Pentagon açıklama yaptı 850 milyon dolar bütçede ayrılan para. Biden döneminde de aynen bu terör örgütüne destek devam ediyor.
S-400’E İHTİYACIMIZ VARDI: Stoltenberg S-400 gündeme geldiğinde ‘Biz hiçbir ortağımızın hangi tür silah kullandığına karışmayız’ denmiştir. S-400’ü durup dururken almadık, ihtiyacımız olduğu için aldık. Türkiye’nin kendini koruma hakkı yok mu? İkide bir karşımıza Doğu Akdeniz’i, Kıbrıs’ı getiriyorsunuz. Şu anda AB içerisinde hiçbirisi Kıbrıs’la ilgili ayrışma sürecini bilmez, Miçotakis bile bilmez. Türkiye NATO’nun güçlü ortağıdır. NATO ittifakı güçlü bir şekilde devam etmektedir. Macron NATO’nun beyin ölümünden bahsediyor. Bunu NATO’nun hesaba çekmesi gerekiyor. Libya ve Suriye’de Macron’un kimlerle iş tuttuğunu biz biliyoruz.
ÇİFT KANDİL VAR: Biliyorsunuz çift Kandil var, bir İran, iki Irak. İran devamlı dövüldüğü halde oradan maalesef ciddi netice alınamadı. İkinci Kandil hedefe kondu. Ciddi manada bunları korku sardı. Iraklı kardeşlerimize de söyledik, ‘bu işi siz yapacaksanız yapın, yapmayacaksanız o zaman biz yapacağız’. Çünkü bu işin başka çıkış yolu kalmadı. Terörle mücadelede bekleyen değil arayan, bulan, yok eden Türkiye gerçeği var. Biz Mahmur meselesini en az Kandil meselesi kadar önemsiyoruz. Mahmur, Kandil’in adeta kuluçka yuvasıdır. Ş Üzerine gitmeyecek olursa bu kuluçka yuvası sürekli üretecek. 9-10 yaşındaki çocukları burada yetiştiriyorsun Kandil’e gönderiyorsun. BM’ye gel temizle deriz, temizleyemiyorsa biz temizleriz.
Cuma günü müjde
Cuma günü Zonguldak’ta Uzun Mehmet Camii’nin açılışını yapacağız. Oradan da Kanuni sondaj gemisiyle bağlantımızı kuracağız. O bağlantıyla beraber oradan açıklamamızı inşallah yapacağız. Filyos Limanı’nın aynı zamanda açılışını yapacağız. Petrol ve doğalgaz arama çalışmasında yeni müjdeyi Cuma günü Zonguldak’tan vereceğiz.