İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulunuyor.
Akşener’in açıklamalarından öne çıkan başlıklar şu şekilde:
“Gazi Mustafa Kemal’in adı bizzat kendisinin kurduğu Diyanet İşleri Başkanlığı’nın aklına gelmiyor. Hatta hutbelerde adını anmamak için adeta özel çaba harcanıyor. Gazi Mustafa Kemal’in adını anmamak her şeyden önce mukaddesatımıza aykırı değil mi, yazıklar olsun.”
“18 Mart gününde 1915 Çanakkale Köprüsü’nün açılışı yapıldı. Ülkemizde taş üstüne taş koyan herkesten razı olsun. Ancak biz bu taşın nasıl konulduğuyla da elbette ilgileniriz. İYİ Parti olarak, sıklıkla bir şeyin altını çiziyoruz: Diyoruz ki; ‘Biz projeye değil, ranta karşıyız.’ Çünkü o rant, devletin hazinesinden çıkıyor. Milletimizin helal parası, haramzadelerin cebine indiriliyor.”
“Çalışanlarımız, emeklilerimiz, esnafımız, çiftçilerimiz, milyonlarca vatandaşımız, pahalılıkla, yoklukla, yoksullukla mücadele ederken; Bay Kriz, proje görünümlü tezgahlar üzerinden, milyonlarca doları, rantın 5 atlısına, bir çırpıda ödüyor. Pandemide, vatandaşına iki yılda layık gördüğü nakit desteğin, kat be kat fazlasını, o rant çetesinin, tek bir üyesinin cebine, aynı gün koyuveriyor. İşte bizim karşı olduğumuz şey, bu soygundur. Bizim karşı olduğumuz şey, millet hazinesine el uzatılmasıdır. Bizim karşı olduğumuz şey, bu adaletsizlik, bu haksızlıktır.”
ERDOĞAN’A ‘200 LİRACIK’ TEPKİSİ
“Çelişkiler insanı Bay Kriz eskiden ‘Milletin kesesinden 5 kuruş çıkmıyor’ diyordu. Ama bu arkadaşımız daha nice konuda yaptığı gibi köprü açılışında kendi kendini yalanladı. Köprünün geçiş ücretini 200 liracık olarak açıkladı. ‘Vatandaş 200 liracık verecek ama üzerini de devlet olarak biz tamamlayacağız’ dedi. Nihayet gerçeği kendi sesinden itiraf etti. Törene katılan vatandaşlarımız pahalı dese de, zamanında emeklilerimize zam yaparken “iki yüz’ diye büyüttüğü rakamı köprü geçişinde ‘200 liracık’ ilan etti.
Vatandaşa verirken ‘liraaaaa’, vatandaştan alırken ‘liracık’… Asgari ücrete zam yaparken ‘liraaa’, eşe dosta yandaşa dağıtırken, 5’li çetenin vergi borcunu silerken ‘liracık.'”
“O SANDIK GELECEK”
“Biz bu filmi daha önce de izledik, Osmangazi Köprüsü’nün durumu ortada. Biz milletin sesi oldukça onlar tiyatro diyor. Yalan mıymış, gerçek miymiş çok yakında görecekler. O sandık gelecek ve bu arkadaşlar neyin gerçek olduğunu acı bir şekilde görecekler.”
“BU SORULAR SANA ERDOĞAN”
“İki yıldır Türkiye’yi karış karış geziyoruz. Geçen hafta Şile ve Aydın’daydık. İktidarın büyüme masalları ikisini de teğet geçmiş. Pastaneci kardeşim şeker bulamıyoruz diyor, aynısını Aydın’da da söylediler. Eczacı kardeşim ilaçlar bulunmuyor diyor, veresiye defterleri kabarıyor diyor. 4 aydır kirasını ödeyememiş şarküteri sahibi kardeşim nasıl ayakta kalacağını soruyor. Bu sorular sana Sayın Erdoğan. Bu insanlar çare arıyor, çile çekiyor!
Aydın’da da işsizlik, yoksulluk, pahalılık almış başını gitmiş. Bir anne ‘çare çare’ diyerek feryat ediyor. Kimine 5 yerden maaş gidiyor, benim çocuğum da delik ayakkabıyla geziyor, çocuğuma harçlık veremiyorum’ diyor.”
Cumhuriyet