İYİ Parti Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır, 4 bin 253 liralık asgari ücretle geçinen bir ailenin ev ekonomisini anlattığı ‘Milletin Geçim Derdi’ çalışmasını mayıs ayı için de yaptı. Dikbayır, ailenin ev kirasına zam geldiğini ve kira bedelinin bin 700 liraya yükseldiğini belirtti. Dikbayır, aidat için 100 lira, su faturası 124 lira, elektrik faturası için 260 lira, internet faturası için 100 lira, doğal gaz için 350 lira, telefon faturaları için 140 lira, çocuğun harçlığı için 200 lira, ulaşım için 300 lira, ekmek için de 180 lira ayırdı.
MUTFAK ALIŞVERİŞİ İÇİN ELİNDE SADECE 800 LİRA KALDI
Dikbayır, bu giderlerin toplam tutarını 3 bin 453 lira olarak hesapladı. Geriye kalan 800 lira ile market alışverişine çıkan Dikbayır’ın, meyve-sebze reyonundan sadece limon, patates ve soğan alabildiği görüldü.
Dikbayır, alışveriş sırasında bir kilo yoğurt, 10 yumurta, bir kilo pirinç, bir paket süt, bir bütün tavuk, limon, 720 gram salça, bebek maması, bebek bezi, şampuan, bir paket peynir, bir paket margarin, bir kilo sıvı yağ, bir paket un, bir paket tuz, birer paket kuru fasulye, kırmızı mercimek, bulgur ve makarna ile bir paket çay, bir paket şeker, tuvalet kağıdı ve sıvı bulaşık deterjanı aldı.
Dikbayır’ın zeytin, domates, salatalık gibi ürünleri alamadığı; sıvı sabun yerine kalıp sabun, et yerine de tavuk aldığı görüldü. Dikbayır, alışveriş sırasında, birçok ürüne zam geldiğine, bazı ürünlerin de gramajının düşürüldüğüne dikkat çekti.
Geçen aya göre sepetinden birçok ürünü eksilten Dikbayır, aldığı ürünlerin toplam tutarının 903,45 lira çıkması üzerine birkaç paket makarna ile tavuk, çay ve bebek mamasını bıraktı. Aldığı bebek bezini de küçük boyu ile değiştiren Dikbayır, kasada 605 lira ödedi.
“TEMMUZ AYI FALAN DEĞİL, YARIN ZAM YAPMANIZ LAZIM BU VATANDAŞA”
Dikbayır, geriye kalanı 195 lirayı da günde 7 lira olacak şekilde harçlık olarak ayırdığını belirterek iktidara şöyle seslendi:
“Yine, geçen ay aldıklarımızı alamadık. Yani bu aile, bir ay boyunca bu masanın üstündekilerle karnını doyurmaya çalışacak. Söylüyoruz, kafanız laf anlamıyor. Söylüyoruz, bu vatandaşın derdini anlatamıyoruz. Şu masanın üstündekilere bakın. Eğer bu aile bununla bir ay geçinebilecekse size söyleyecek bir şeyimiz yok. Şu masanın üstündeki, size 6 saat bile yetmez. Siz, vatandaşa diyorsunuz ki ‘bir ay boyunca bununla karnınızı doyurun’. Elinizi vicdanınıza koyun. Hala ‘Temmuz ayında zam yapmayı düşünüyoruz’ diyorsunuz. Temmuz ayı falan değil, yarın zam yapmanız lazım bu vatandaşa. Asgari ücretliye, emeklilerimize özellikle ve maaşlı insanlarımıza, kamu çalışanlarına acil zam yapmanızı bir kere daha üstüne basa basa size söylemeye çalışıyoruz. Vatandaşın durumunu size anlatmaya çalışıyoruz. İşte buna ‘enflasyon’ diyoruz. Yani vatandaşın satın alma gücünün nerelere düştüğünü size göstermeye, anlatmaya çalışıyoruz. Artık kafanız bunu alsın. Vatandaşın durumu bu.”