Seçim tartışmaları yoğunlaşırken, Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayının kim olacağı konusu da daha fazla gündeme gelmeye başladı.
Halk Tv yazarı İsmail Saymaz’a konuşan İYİ Partili bir isim, 3 Temmuz’da ev sahipliklerinde yapılacak altılı masa toplantısında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Cumhurbaşkanı adayı olmayı düşünüyorum” diyebileceğini belirtti.
Saymaz’ın yazısının ilgili bölümü şöyle:
“Telefonun ucundaki İYİ Parti’nin ağır topu, ‘Artık Salı Grubu toplantılarımızda en çok cumhurbaşkanı adaylığı meselesini konuşuyoruz’ deyince şaşırdım.
Salı Grubu’nu ilk kez o konuşmada duyuyorum.
İyi Parti’nin TBMM’deki grup başkanı, iki başkan vekili ve Başkanlık Divanı’ndan altı yöneticisi olmak üzere önde gelen dokuz ismi gölge kabine şeklinde her salı toplanıyor. Teşkilatlardan akan bilgiler ile TBMM gündemi ortaklaştırılıyor. Yol haritası çıkarılıyor. Görüşler rapora dönüştürülerek, Akşener’e aktarılıyor.
‘Nedir?’diye sordum.
‘Kılıçdaroğlu, 3 Temmuz’da bizim ev sahipliğimizde yapılacak altılı masa toplantısında ‘Cumhurbaşkanı adayı olmayı düşünüyorum’ diyebilir.’
Sordum:
‘Kemal Bey’in adaylığına nasıl bakıyorsunuz?’
Şunları söyledi:
‘Partimize sürekli ziyaretçi geliyor. Çarşamba günleri grup toplantısı olduğu için ana baba gününe dönüyor. Geldikleri yerlerde, Kılıçdaroğlu aday olursa kimsenin oy vermeyeceğini söylüyorlarmış. ‘O mu aday olacak?’ diye bize soruyorlar. Biz ‘Henüz karar vermedik’ diyoruz. ‘Kılıçdaroğlu aday olursa kazanamayız’ algısı oluşmuş. Bu sözlere hepimiz muhatap oluyoruz. Farklı düşünen bir kişi yok. ‘Mecbur kalırsak veririz’ diyenler var ama azınlıktalar. Mutlak çoğunluk aksini düşünüyor.’
‘Hangi gerekçeleri ileri sürüyorlar?’ diye sordum.
Şöyle devam etti:
‘Aleviliğini öne atıyorlar. Bu konudan ayrıştırmak kabul edilebilir değil. Bir de HDP ile ilgili lafları dolayısıyla MHP ve AK Parti’den gelenlerde ‘HDP’nin peşinden mi gideceğiz’ algısı var.’
‘Ya aday olursa?’ dedim.
Şu karşılığı verdi:
‘Biz tartışmadan karar almıyoruz. Genel Başkan tahmin ediyorum ki il başkanlarını da çağırır. Hatta ilçe başkanlarına kadar inebilir. Buradan ‘Hayır’ çıkar. Genel Başkan’ın partiye rağmen ‘Evet’ demesi zor. Önce bizleri ikna etmeli. Aşağıyı serbest bırakırsa kimse evet demez’
İyi Parti’nin ağır topu telefonu kapatırken, ‘Bizde Kılıçdaroğlu’nu sevmeyen yok, onu diyeyim. Kendi aramızda konuşuyoruz; hiç birimiz kötü demiyoruz. Şansı olsa hepimiz destekleyeceğiz. O ümidi vermiyor. Bir ideal için kurduk partiyi, kaybedersek hangi yüzle siyaset yapacağız?’ diyor”
Cumhuriyet