Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından satır başları;
Geçtiğimiz hafta İstanbul’da çok geniş bir katılımla Türkiye – Afrika ortak zirvesini gerçekleştirdik. Birlikte refah için 3.Türkiye ortalık zirvesi de öncekiler gibi son derece başarılı ve verimli geçti. Salgın şartlarına rağmen başarıyla icra ettiğimiz bu zirveyle Türkiye – Afrika ortaklığında yeni bir döneme girdiğimize inanıyorum. Hedefimiz ticaretimizi 75 milyar dolara taşımaktır. Kıtayı yükselen bir güç olarak değerlendiriyoruz. Kazan – kazan ve eşit ortaklık temelinde iş birliğimizi daha da güçlendirmeye çalışıyoruz.
2022 yılı bütçesinin ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Meclis’teki bütçe maratonu oldukça uzun, zorlu ve yüksek tansiyonlu bir süreçtir. Bugüne kadar olduğu gibi 2022 bütçesini de ülkemizin hedeflerine ve milletimizin refahına hizmet edecek şekilde hayata geçireceğiz.
Türkiye geçtiğimiz 19 yılda ortalama yüzde 5,1 büyüme başarısı göstermiş bir ekonomiye sahiptir. Salgının tüm dünyayı kasıp kavurduğu yılda herkes küçülürken biz yüzde 1,8 büyüdük. 2021’i de çift haneli rakamlarla kapatacağız. İstihdamımızı 29 milyona yükseltmek suretiyle milletimizin iş ve aş sahibi olmasını sağladık. Yıldızı parlayan bir Türkiye inşa ettik. Ekonominin rasyonel işleyişiyle uzaktan yakından ilgisi olmayan fahiş fiyat artışlarının yol açtığı sıkıntılar elbette hepimizin canını yakıyor. Hükümet olarak bu çerçevede gereken adımları atıyoruz. Stokçuluk ve fahiş fiyatla milletimizin günlük hayatını zorlaştıranlar hakkında bakanlıklarımız harekete geçmiştir. Asgari ücrette yüzde 50’nin üzerine artış yaparak 4.250 liraya çıkardık. Gelir ve damga vergisini kaldırarak işverenlerimizin yükünü de azalttık. Üretimi ve istihdamı desteklemek için çeşitli başlıklar altında çok sayıda paketi hayata geçiriyoruz. Serbest piyasa ekonomisi kuralları çerçevesinde yeni araçları devreye alıyoruz. Önümüzdeki günlerde hayata geçireceğimiz yeni tedbirleri ifade etmek istiyorum.
Türk Lirası varlıklarının yeni bir döviz talebi oluşturmayacak şekilde değerlendirilmesini temin edecek araçları devreye alacağız.
TL MEVDUATLARI İÇİN YENİ DÜZENLEME
Kurdaki dalgalanmayı durdurarak yeni araçları devreye alıyoruz. Şimdi sizlere bu çerçevede önümüzdeki günlerde hayata geçireceğimiz başlıkla ifade etmek istiyorum.
İnsanlarımız bankadaki TL varlığını mevduattan fazla ise bu getiriyi elde edecek. Bu kazanç stopaj vergisinden de muaf tutulacak. Türk lirası mevduat geliri kur altında kalırsa aradaki fark ödenecek. Bankada parası olanların kur yüksek endişesi olmayacak. Bundan sonra hiçbir vatandaşımızın ‘kur daha yüksek olacak’ diye mevduatını Türk lirasından dövize geçirmesine ihtiyaç kalmayacak.
Şirketler tarafından yapılacak temettü ödemeleri üzerindeki stopajı yüzde 10’a indiriyoruz.
İhracat ve sanayi şirketleri için kurumlar vergisinde 1 puanlık indirim planlıyoruz. Bu adımla amacımız kayıt dışı ekonomiyi azaltmak, ihracatı özendirmek, firmalarımızı KDV yoluyla finansa hızlı erişimini sağlamaktır.
Ülkemizde yastık altında 280 milyar dolar değere sahip 5 bin ton altın bulunduğu bilinmektedir. Bu altınların finansal sisteme dahil edilecek ekonomiye kazandırılması için yeni araçlar geliştirilecektir.
Proje bankacılığı konusunda atılan adımlar hızlandırılacaktır. Ülkemizdeki istikrar için tüm bunları hayata geçireceğiz.
Döviz kurundaki dalgalanma sebebiyle fiyat vermekte zorlanan ihracatçı firmalarımıza doğrudan Merkez Bankası aracılığıyla ileri vadeli kur rakamı verilecek. Aradaki fark daha sonra TL olarak ihracatçımıza ödenecektir. Bireysel Emeklilik sistemimizin cazibesini artırmak için devlet katkısı oranını yüzde 5 daha artırarak yüzde 30’a çıkartıyoruz.
Geçtiğimiz yıl lisans öğrencilerine aylık 650 lira, yüksek lisans öğrencilerine 1.300 lira, doktora öğrencilerine 1.950 lira burs veya kredi vermiştik. Önümüzdeki yıl bu rakamları lisans öğrencilerinde 850 liraya, yüksek lisans öğrencilerinde 1700 liraya, doktora öğrencilerinde 2 bin 550 liraya çıkartıyoruz.
Memurları da bu kapsama dahil ederek fiilen aldıkları ücretlerin artmasını sağlıyoruz. Faiz politikasıyla beraber evelallah zaman bunu gösterecek, birkaç ay sonra enflasyon da nasıl düşmeye başlayacak, bunu da hep beraber yaşayacağız. Türkiye’nin serbest piyasa ekonomisinden ve kambiyo rejiminden en küçük bir geri adım atmaya ne niyeti vardır, ne de böyle bir ihtiyacı vardır. Biz bu oyunu kendi kuralları ile oynayarak hedeflerimize ulaşacağız.
SWAP anlaşmalarının önceden belirlenmiş kur düzeyinden yapıldığı dedikodularını ortaya yayanların hangi alçak hesaplara hizmet ettiğini biliyoruz.
Biz zamanın ruhunu okuyarak milletimize yeni bir vizyon teklif ediyoruz. İstemezükçülerin teklif ettiği tek şey ise eski Türkiye’dir.
Göreve geldiğimiz IMF olan borcumuz neydi: 23,5 milyar dolar. 2013 haziranında biz bu 23,5 milyar dolar IMF olan borcu sıfırladık. Bütün yatırımcılarımız kamu bankaları onların her zaman yanındadır.
Türkiye Cumhurbaşkanı olarak ülkemizde yatırımları durduracak, istihdamı azaltacak, üretimi düşürecek, ihracatı engelleyecek hiçbir adımın atılmasına izin vermeyeceğim. Artık bu ülke yüksek faizle parasına para katılanların cenneti olmayacak. Artık bu ülke ithalat cenneti olmayacak. Kamu bankaları onların her zaman yanındadır, emrindedir. Kamu bankasından krediyi alıp bunu başka yere aktarmak suretiyle paradan para kazanma yoluna başvuranların da alnını karışlarız. Boşuna sayıklamayın bunlar rüyadır, rüya. Haziran 2023’ü bekleyeceksiniz.