Özgür Özel, TBMM’ye sunulan Basın Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Öngören Kanun Teklifi’ne ilişkin, sendika temsilcileriyle görüştü.
Özel, şunları söyledi:
“MÜZAKERE ETMEDİLER”
“Ülkenin gündeminde, Basın Kanunu’nda ve bazı kanunlarda değişiklik yapan, kamuoyunda ‘dezenformasyon kanunu’ diye kısaca adlandırılan kanun var. Bugün, CHP Grubu’ndan randevu isteyen Medya Dayanışma Grubu Heyeti’ni kabul ettik. Basın meslek örgütlerinin temsilcileriyle kanun teklifini görüştük. Bu teklif, Türkiye’deki herkesi ilgilendiren, en çok gazetecilik mesleğini ilgilendiren, bir kısmı beklenen, bir kısmı mahsurlu görülen, bir kısmından ciddi endişeler duyduğumuz maddeler içeriyor. Bir yıl süredir, AKP’nin ve İletişim Başkanlığı’nın hazırlık içinde olduğunu biliyoruz. Sürece MHP’nin dahil olduğunu biliyoruz. Neredeyse bir yıldır kendi kendilerine bu konuyu görüşenlerin, muhalefetle, siyasi partilerle ve basın meslek örgütleriyle yeterince müzakere etmediklerini değerlendirdik.
“BU HALİYLE KANUNLAŞTIRILMAYA ÇALIŞILIRSA SERT REFLEKS GÖSTERİRİZ”
Özellikle 29’uncu maddedeki düzenleme, ciddi şekilde tartışılmaya ve enine boyuna tartışılıp çok dikkatli yazılmaya muhtaç bir madde. AKP’nin dayattığı bir hafta, 10 günlük bir süre içinde bu kanunun çıkması, bu maddenin bu haliyle kanunlaşması ciddi mahsurları içeriyor. Bu maddenin, konunun ilgilileriyle, muhataplarıyla, akademisyenlerle ve meslek örgütleriyle dikkatli şekilde baştan yazılması lazım. Zaten maddelerin yürürlük tarihi 1 Ocak 2023 olduğuna göre, bu kanunu şimdi çıkarmakla ekim ayında geniş bir mutabakatla çıkarmak açısından uygulamada bir fark olmayacak. O yüzden hızlı ve kalitesiz yasama yerine, başta meslek örgütleriyle ve toplumun tüm kesimleriyle müzakere edilerek düzenlenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bir süredir beklenen bazı maddeler var kanunda. İnternet sitelerinin beklediği bazı olumlu maddeler var. Bu maddeler dakikalar içinde kanunlaştırılabilir. Bu konuda iletişime açığız. Endişe yaratan maddelerin kanun metninden çıkarılıp yaz boyunca oluşturulacak komisyonlarda tartışılması gerektiğini düşünüyoruz. Bu haliyle kanunlaştırılmaya çalışılırsa buna çok sert bir refleks göstereceğimizi, İçtüzük’ten ve Anayasa’dan kaynaklanan haklarımızı kullanacağımızı açıkça söylüyoruz. Ancak diyalog yolu tercih edilirse yapıcı katkı sunmaya hazırız.”