CHP’li Başarır, Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nde ödeme yönteminin değişmesini sert bir dille eleştirerek Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’na seslendi.
Tuhaf bir zenginleştirme yöntemi ile karşı karşıya olunduğunu belirten CHP’li Başarır, şunları söyledi:
“Yer Yavuz Sultan Selim Köprüsü. Biz iki şirkete, İctaş ve Astaldi’ye yılda 2 kez temmuz ayı ve aralık ayı sonundaki döviz kuru üzerinden garanti ödemesi yapıyorduk. Artık herkes bilsin; biz Yavuz Sultan Selim Köprüsü’ne günlük 135 bin araç geçiş garantisi değil, günlük 270 bin araç geçiş garantisi vermişiz ve bu beyefendiler şu teklifle gelmiş: ‘Biz yılda 2 kez belirlenen döviz kuru ile ödemeyi kabul etmiyoruz. Bunu üçer aylık periyotlara bölün çünkü döviz sürekli olarak artıyor.’ Bu teklifi Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın da kabul ettiğini görüyoruz. Temmuz ayında 1dolar=16,70 TL olan ödememizi şu anda 1dolar=18 TL ve belki biz Eylül ayında 1dolar=20 TL’den yapacağız. Günlük 270 bin araç ile bu parayı hesapladığımızda yıllık milyarlarca lira para yapıyor. Bunu biz ödüyoruz.
“SEN 84 MİLYONUN BAKANI MISIN YOKSA 5-6 TANE ŞİRKETİN Mİ BAKANISIN?”
Aralık ve temmuz ayındaki dolar kuruna göre ödeme yapman gerekirken bunu neden üçer aylık periyota böldün? Sen 84 milyonun bakanı mısın yoksa 5-6 tane şirketin mi bakanısın? Sen 84 milyonun ödediği parayı mı düşünüyorsun yoksa bu adamlara döviz üzerinden vermiş olduğun garantiyle alacakları parayı mı düşünüyorsun? Sen Türkiye Cumhuriyeti’nin döviz üzerinden uğradığı kayıpları düşün. Bunların döviz kayıplarını düşünme. Çık ve açıkla. Neden, ne hakla aralık ve temmuzda ödeme yapılması gerekirken mesela eylülde 1dolar=20 TL ödersek bunun zararının hesabını verebilecek misin sayın bakan? Artık yeter! Bu ülke 5-6 şirketten çok daha büyük sayın bakan. Yavuz Sultan Selim Köprüsü’ndeki sözleşmeyi Türkiye Cumhuriyeti’nin yurttaşlarıyla paylaş. Bakalım zararımız ne kadarmış?”
“NE HAKLA 6 AYDA BİR BELİRLENEN KURU ÜÇER AYLIK PERİYOTLARA BÖLÜYORSUN”
Devlet yönetmenin Twitter üzerinden algı yapmaya benzemediğini ifade eden Başarır, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türk lirası ile maaş alan ve Türk lirası ile vergi ödeyen 85 milyon adına sen ne hakla kur garantisi veriyorsun sayın bakan? Sen ne hakla ABD’deki enflasyon oranında artış yapıyorsun? Sen ne hakla 6 ayda bir belirlenen kuru üçer aylık periyotlara bölüyorsun? Sen o şirketlerin dolarını mı düşünüyorsun yoksa o köprüden geçen yurttaşların ödeyeceği parayı mı düşünüyorsun?”