Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’nin yayınladığı dezenformasyon bültenine de tepki gösteren Çakırözer, “Ortada daha kanunu yok, yetkisi yok ama Cumhurbaşkanlığında ‘Dezenformasyonla Mücadele Birimi’ kurulmuş. Dezenformasyon bülteni çıkmış! ‘Bu bir yalan haberdir, hakikati paylaş’ diyorlar.
Madem öyle, hodri meydan! Gözümüzün içine baka baka ‘camiler yakıldı’ ‘camide içki içildi’ yalanını uyduranlara, kabataş yalanını uyduranlara hadi basın damgayı da görelim! Genel Başkanımız Amerika’ya gitti. Karşılayan Fetöcü diye kuyruklu yalan atanları koysanıza bülteninize. Koyamazsınız! Sizin haberden, enformasyondan anladığınız sadece Saray propagandası. Dünya bizi kıskanıyor manşetleri” diye konuştu.
DERTLERİ GERÇEKLERİ SAKLAMAK, MİLYOLARI SUSTURMAK
Muhalefetin ‘sansür yasası’ olarak adlandırıldığı Basın Kanununda değişiklikler yapan Dezenformasyonla Mücadele Yasası görüşmeleri TBMM’de devam ederken, muhalefet ifade ve basın özgürlüğü alanındaki ihlalleri arttıracak düzenlemeleri gerekçe göstererek yasaya tepkilerini sürdürüyor.
Yasanın TBMM’deki görüşmelerinde konuşan CHP’nin gazeteci kökenli Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, “Ülkede milyonlar yokluk içinde geçim mücadelesi veriyor. İktidar ise milyonlarca vatandaşı nasıl sustururuz, gerçekleri nasıl saklarız onun derdinde. Sözde ‘basın kanununda değişiklik yapan kanunu’ konuşuyoruz. Ama Türkiye’de basının hiçbir meselesine çözüm yok bunun içinde” dedi.
HUKUKSUZ CEZALAR, ENGELLEMELER, ŞİDDET YOK
Teklifin 18. maddesinde partisi adına konuşan Çakırözer, Türkiye’de basın özgürlüğü alanındaki ihlalleri hatırlatarak, “Haber takibi sırasında gözaltına alınan, dövülen, nefessiz bırakılan basın emekçilerinin can güvenliği yok bunun içinde! Haberi yüzünden 9 ayda 410 kez hakim karşısına çıkan gazetecilere özgürlük yok! Halkın haber alma hakkı için çalışan televizyonları Halk TV’yi, Tele1’i, Fox’u, KRT’yi, TV5’i bu yıl tam 42 kez hukuksuzca cezalandıran RTÜK’e dur demek yok!
Anayasa Mahkemesi’nin ihlal kararına rağmen, Sözcü’ye, Cumhuriyet’e, Birgün’e Evrensel’e Korkusuz’a Yeni Asya’ya ilan ambargosu uygulayan Basın İlan Kurumu’na yetkini aştın demek yok! Anadolu basınına, yerel gazetelerimiz, televizyonlarımıza can suyu hiç yok burada! İlan gelirleri gaspedilip kapanmaya zorlanıyorlar! Yolsuzluk, rüşvet, istismar suçlarınız bilinmesin diye iki yılda toplam 9 bin 913 habere, paylaşıma erişimi yasakladınız. Yüzde 95’inde kişilik hakkı ihlali yok. Hepsinin bilinmesinde okunmasında kamu yararı var. Ama bu kanunda bu sansüre son vermek yok. Yasaklama yetkisi daha da genişletiliyor” diye konuştu.
YOLSUZLUKLARI YAZANLAR HAPİSLE SUSTURACAK
Sosyal medya paylaşımları nedeniyle yurttaşlara bir yıldan üç yıla kadar hapis öngören ve teklifte en çok tartışılan maddelerden 29. Maddeye de tepki gösteren Çakırözer, yolsuzlukları yazanların, iktidarı eleştirenerin hapis cezaları ile cezalandırılacağını söyledi. “Bu kanunun içinde 29. Madde ile uydurduğunuz dezenformasyon suçu ve cezası var” diyen Çakırözer, “Yolsuzluklarınızı yazanı hapse atacaksanız! Enflasyon yüzde 83 değil yüzde 180 diyen uzmanları susturacaksınız! İktidarı eleştiren yurttaşı hapisle korkutacak, sindireceksiniz. Ortada daha kanunu yok ama siz gazetecileri sansür etmeye başladınız bile. TGS temsilcisi Sibel Hürtaş’ın milletin Meclisine bugün alınmamasını burada protesto ediyor, Sayın Başkandan bu antidemokratik kararın iptal edilmesi için yardım rica ediyorum” dedi.
‘CAMİLER YAKILDI’ HABERLERİNE DE YALAN DAMGASI VURUN
Dezenformasyonla Mücadele yasası Meclis’ten geçmeden Dezanformasyonla Mücadele Merkezi’nin kurulduğunu da aktaran Çakırözer, merkezin yayındaladğı dezenformasyon bültenini de eleştirdi.
Çakırözer şöyle konuştu: “Ortada daha kanunu yok, yetkisi yok ama Cumhurbaşkanlığında ‘Dezenformasyonla Mücadele Birimi’ kurmuşlar bile. Sarayın sansürcüleri bir de bülten çıkarmış. Dezenformasyon bülteni! Logosunu da damga gibi çizmişler. ‘Bu bir yalan haberdir, hakikati paylaş’ diyor. Madem öyle, hodri meydan!
Gözümüzün içine baka baka ‘camiler yakıldı’ ‘camide içki içildi’ yalanını uyduranlara, kabataş yalanını uyduranlara hadi basın damgayı da görelim! ‘Bu iktidardan önce ambulans yoktu, buzdolabı yoktu!’ diyenleri, Mersin’deki hain PKK saldırısında bile siyasi rant için partimize iftira atanları, metrobüs kazasından çıkar devşirmek çok ölü, binlerce yaralı var yalanı atanları mesela koyun bülteninize! Yalan haber damgasını vurun! Vuramazsınız!
Genel Başkanımız Amerika’ya gitti. Karşılayan Fetöcü diye kuyruklu yalan atanları koysanıza bülteninize. Koyamazsınız! Sizin haberden, enformasyondan anladığınız sadece saray propagandası. Dünya bizi kıskanıyor manşetleri. Ülkede yoksulluk, yolsuzluk varmış; işsizlikten, geçim sıkıntısından intiharlar artmış geç onları! Onlar dezenformasyon hepsini yasaklamak, engellemek! Yazanı, paylaşanı hapse atmak istiyorsunuz.”
SANSÜR YASASININ KENDİSİ ASIL DEZENFORMASYON
Çakırözer, Venedik Komisyonu’nun yasaya ilişkin görüşlerinden örnekler vererek, “Türkiye’nin kurucusu ve üyesi olduğu Avrupa Konseyi’nin belgesi, Venedik Komisyonu görüşü ne diyor? Hiçbir yerde yok böyle bir şey diyor! Ne yokmuş? Yanlış bilgi için, dezenformasyon için vatandaşını hapse atmak yokmuş. Hani aynısı Almanya’da, Fransa’da, İngilterede vardı? Asıl dezenformasyon tam da bu işte! Bu kanunu savunmak için söylediğiniz gerçek dışı beyanatlar asıl dezenformasyon budur! Sarayın sansürcülerine sesleniyorum! İşte damgası, haydi buyrun vurun damgayı kendinize! Ne yazıyor ‘bu bir dezenformasyondur, yalan kanundur. Hakikati paylaşın.’ Aynısını söylüyorum: ‘bu bir dezenformasyondur, bu bir yalan kanundur’ ” diye konuştu.
EN MAHREM BİLGİLER BİLE TAKİP EDİLECEK!
Kanun hayata geçirildiğinde Türkiye’nin Kuzey Kore’ye döndürecek yolun açılacağını söyleyen Çakırözer, “Tarihi dönemeçteyiz! Bağımsızlığını çoktan yitirmiş bir yargı, hatta ona da gerek yok bir atanmış BTK başkanı, artık bu kanun ile sarayın talimatı doğrultusunda her birimizin sosyal medya paylaşımlarının kişisel verilerimizin peşine düşecek.
Facebook, twitter, instagram ucu iktidara, saraydakilere dokunan her yolsuzluk, usulsüzlük haberini, paylaşımını silmeye zorlanacak! Tüm yurttaşların ama özellikle de muhaliflerin her türlü kişisel bilgisini vereceksin diye baskı yapılacak! Uymazlarsa merkezlerine baskına bile gidilecek! Şaka değil gerçek! Saraydaki sansürcüler en masum, en mahrem tüm kişisel bilgilerimizi, haberleşmemizi takip edecek ifade özgürlüğümüzü yok edecek!” dedi.
TÜRKİYE’Yİ KUZEY KORE’YE DÖNDÜRMEYİN!
Yasa çıktığı takdirde sosyal ağ sağlayıcılarının Tarkiye’ye terk etme noktasına gelebileceğine de dikkat çeken Çakırözer, kaybedenin tüm Türkiye olacağını söyledi.
Çakırözer, “Milyonlarca yurttaşımızın ifade özgürlüğünün aracı konumundaki facebook, twitter, ınstagram, tiktok, youtube, watsup, signal, telegram! Ya bu ceberrut iktidarın hukuksuz taleplerine boyun eğecek, bizi sansür edecek, bilgilerimizi baylaşacak! Ya da en ağır para cezaları, yayın durdurma cezalarıyla yüzleşecek ve Türkiye’yi terk etme noktasına gelecekler. Türkiye’yi kapalı bir topluma, Kuzey Kore’ye döndürmekten kimseye yarar gelmez kaybeden tüm Türkiye olur. 84 milyon hepimiz oluruz. Son söz: Ne yaparsanız yapın, bu millet çok yakında bu zorbalıklarınıza, baskılarınıza dur diyecek demokrasisine sahip çıkacaktır.Sansür yasasına hayır!” diye konuştu.
Cumhuriyet