Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM’deki haftalık grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunuyor.
Bahçeli’nin açıklamalarından öne çıkan satırlar şu şekilde:
“Kabuk bağlamış yaraları deşerek siyaset üretilemez. Uçurum kenarında sahte pehlivanlık pozu verilerek siyaset yapılamaz. CHP Genel Başkanı, Türkiye’yi barıştıracağım diyor, helalleşme ile geçmişi değil, geleceği kurtaracağını belirtiyor. Türkiye’nin barışması için küslüğün hakimiyeti lazım değil mi, peki bu küslük nerede? Kılıçdaroğlu’nun görüp de bizim göremediğimiz bu küsler nereye saklanmıştır? Kılıçdaroğlu’nun durumu aynen şöyledir: Tatsız aşa tuz neylesin, akılsın başa söz neylesin. Kılıçdaroğlu’nun ya ruh sağlığında kaygı verici bir bozulma vardır ya da siyaseti rota sapması yaşamaktadır.”
“TÜRKİYE’DE BAŞÖRTÜSÜ SORUNU BİTMİŞTİR”
“Türkiye barış ve huzurun gıpta edilen ülkesidir. Türkiye küs değildir. Tam tersini iddia eden Kılıçdaroğlu ve çıkarcı ortakları müfteriler koalisyonudur. Kılıçdaroğlu’na tavsiye ediyorum, diken olup ayağa batıncaya kadar, gül ol da yakaya takıl. Kılıçdaroğlu’nun siyaseti, siyaset değildir. Başörtüsü meselesi milletimizin kalıcı mutabakatıyla çözülmüştür. Bu konuyu ısıtıp gündeme getirmenin hiç kimseye faydası dokunmayacaktır. Türkiye’de başörtüsü sorunu bitmiş, mağduriyetler dönemi kapanmıştır. Kılıçdaroğlu’nun derdi, hesabı, hedefi, hevesi başkadır. Yeni bir kanuni düzenlemeye de ihtiyaç yoktur.
Hatırlatalım ki 9 Şubat 2008 tarihli 5735 sayılı TC Anayasası’nın bazı maddelerinde değişiklik yapılmasına dair kanunla, Anayasa’nın 10. maddesinin 4. Fıkrasına ‘bütün işlemlerinde’ ibaresinden sonra gelmek üzere, her türlü kamu hizmetlerinden yararlanılmasında ifadesiyle 42. maddesine 6. Fıkradan sonra gelmek üzere ‘Kanunda açıkça yazılı olmayan herhangi bir sebeple yükseköğrenim hakkını kullanmaktan mahrum edilemez. Bu hakkın kullanılmasının sınırları kanunla belirlenir’ fıkrası eklenmişti. AK Parti ile birlikte yaptığımız bu değişiklik esas itibariyle başörtüsü meselesini tamamen çözerek anayasal bir güvenceye kavuşturmuştur. 411 milletvekilinin eli adalet için, inanç ve ifade hürriyeti için kalkmıştı.
Ancak CHP, Anayasa Mahkemesi’nin kapısında soluğu alarak bu kanunu iptal ettirmişti. Bu nedenle Kılıçdaroğlu’nun 3 Ekim 2022 gecesi sosyal medya hesabından bir video yayımlayarak, başörtüsüne yasal düzenleme çağrısı yapması, müteakiben hazırlanmış teklifin TBMM Başkanlığı’na sunulmasına baştan ayağa sahtekarlıktır, sakatlık ve saçmalıktır.”
HEDEFİNDE KILIÇDAROĞLU VAR: ‘KAÇAK GÜREŞME’
“Kılıçdaroğlu’nun 3 Ekim gecesi sosyal medyadan videoyla başörtüsüne yasal düzenleme çağrısı yapması, teklifin TBMM’ye sunulması baştan ayağa sahtekarlık, savrukluk, sakatlık ve saçmalıktır. O günlerde eller kaosa kalktı manşetlerini unutmuş değiliz. Samimiyse anayasa değişikliği teklifine ‘evet’ desinler. Haydi gelin, dürüstseniz gereğini yapın. İşte er meydanı, işte demokrasi imtihanı. Sayın Kılıçdaroğlu minderden kaçma, kaçak güreşme, bahane arama. MHP anayasa değişikliğine sonuna kadar var.“
“ALEVİ İNANCINA SAHİP KARDEŞLERİMİZ CANIMIZDIR”
“Alevi İslam inancına sahip kardeşlerimizin haklı talepleri vardır. Bu talepler kardeşliğin âlicenaplığı ile insani, tarihi, kültürel, hukuki ve hakkaniyetler karşılanmalı, ortak akıl ve geniş bir uzlaşma zemini hazırlanmalıdır. Alevi İslam inancına sahip kardeşlerimiz bizim canımızdır, can kardeşlerimizdir.”
“CAMİ NE KADAR BİZİMSE, CEMEVİ DE O KADAR BİZİMDİR”
“Ne ayrımız ne gayrımız vardır. Cami ne kadar bizimse, cemevi de o kadar bizimdir. Kerbela ortak sızımız, Hz. Ali manevi büyüğümüz, Hz. Hasan ile Hz. Hüseyin başta olmak üzere ehlibeytin muhterem isimleri yaslı gönlümüzün şehit abideleridir. Geçmişteki olaylara saplanarak yarınlarımızı heba edemeyiz. Alevi kardeşlerimizin hayatında yer eden cemevi gerçeği kabul edilmelidir. Cemevi inanç ve kültür hayatımızın vazgeçilmez gerçeğidir.
MHP’nin dayandığı Türk milliyetçiliği düşüncesi hiçbir zaman ayrımcı olmamıştır. Bizim gönlümüzde herkese yer var. Asırlar boyunca oluşan kaynaşma kültürümüz ülkemizi küresel güç yapmak yolunun rehberidir. Gelecek ay-yıldızlı bayrağın altındadır. Kardeşlik ruhumuz sarsılırsa geri dönüş mümkün değildir.”
Cumhuriyet