AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: “Kılıçdaroğlu iç kaos oluşturmak istiyor. Ortaya attığı iftira FETÖ’nün kampanyası. Dış politikada ne zaman adım atsak, Kılıçdaroğlu devrede. Kılıçdaroğlu, Türkiye düşmanlarının propagandasını dillendiriyor. Yanıldığı konuların haddi hesabı yok. AK Parti gereken hukuki girişimleri yapacaktır. Kılıçdaroğlu hani belge açıklayacaktı? Bunlar zaten kanunlar çerçevesinde olan şeyler. Yurt dışında, öğrencilerle ilgili faaliyetler var. O ülkelerin açık kaynaklarından, muhtemel FETÖ’cüler almıştır. Bunlara gizli belge diye vermiştir. Bu da arkasına önüne bakmadan daha önce olduğu gibi bu duruma düşmüştür. Hukuki haklarımızı da koruruz, siyasi olarak cevap da veririz. Herkesin ailesi kutsal ve saygıdeğerdir. Aile üzerinden siyaset yapmaya devam ederse sert karşılık görür. Bizim dilimizin ne kadar sertleşebileceğini o tahmin bile edemez. Aileye de saldırdıktan sonra hangi kırmızı çizgiye dikkat edeceksin? Açık kurumlar üzerinden 15 Temmuz’da ölümü göze alan Cumhurbaşkanı’na iftira atmak ahlaksızlıktır. “Vakıf kurduruyorlar, neden ABD. ABD’ye kaçmak istiyorlar” diyor. Buradaki soru şudur: Vatandaşlarımıza sahip çıkan yapılardan FETÖ’nün rahatsız olduğunu biliyoruz. Bu kurumlardan Kılıçdaroğlu, kim ve kimler adına rahatsız olmaktadır? Hiç kimse seçilmiş Cumhurbaşkanını tehdit edemez. Öğrencilere sahip çıkan vakıfları terör örgütü gibi kimse gösteremez.”
‘Fetövari söylem’
AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş: “Biz buradayız, Cumhurbaşkanımız burada. Sabahtan beri “kaçacaklar” dedikleri şeyi millet çok iyi biliyor. Kılıçdaroğlu kaçmayı en iyi bilenlerden birisidir. 15 Temmuz akşamı nereye kaçtığını ve gizlendiğini bütün Türkiye biliyor. 15 Temmuz’da canı pahasına mücadele veren Sayın Cumhurbaşkanımız ve etrafındaki insanları kaçacaklar diye töhmet altında bırakmak tam manasıyla bir edepsizliktir. İki vakfı hedef alarak ortaya koydukları Fetövari bir söylemdir.”
AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal: “Kimlerin nerelerden kaçtığını gördük. En son 15 Temmuz’da kendisi tankların önünden kaçmıştı. Dostlarınızın tüm gücü ile saldırdığı 15 Temmuzda buradaydık ve hep burada olacağız.”
İletişim Başkanı Fahrettin Altun: “Ne yaparlarsa yapsınlar bürokratlar prim vermeyecek. 15 Temmuz’da kimin saklanacak delik aradıklarını gördük. Bu tehdit diliyle biz çok karşılaştık bu yeni değildir. Bu çaresizlik ve acziyetin göstergesidir. Yaptıkları tek şey yalan terörüdür. İsmi anılan vakıflar açık ve şeffaftır. Vakıflarımız Türk öğrencilerini destekleme gayretindedir.”