Bu hafta da komedi, dram, animasyon ve fantastik türlerinde birbirinden farklı filmler vizyona girecek. Yerli ve yabancı türdeki filmler 17 Kasım Cuma günü sinemaseverlerle buluşacak. 

Vizyonda yer alan filmlerin yanı sıra Meksika Açmazı, Açlık Oyunları: Kuşların ve Yılanların Şarkısı, Birkaç Mısraymış Meğer, Alya, Kediler Müzede filmleri vizyona girecek.

AÇLIK OYUNLARI: KUŞLARIN VE YILANLARIN ŞARKISI

Francis Lawrence’ın yönettiği “Açlık Oyunları: Kuşların ve Yılanların Şarkısı”, Coriolanus Snow’un Panem’in başına geçmeden yıllar önce, 18 yaşındaki hikayesini konu ediniyor.

Aksiyon sevenleri sinema salonlarına çekmeyi hedefleyen yapım, Açlık Oyunları serisinin ana karakteri Katniss Everdeen’den öncesine giderek Coriolanus Snow’un gençliği ve düzenlenen 10. Açlık Oyunları’nı odağına alıyor.

ALYA

Bilim kurgu ve aksiyonu bir araya getiren “Alya”, özel güçleri olan kadın kahramanın yaşadıklarını sinema perdesine yansıtıyor. Gerçek kimliğini bulmak zorunda olan, hafızası silinen bir ajanın hikayesini konu edinen filmin yönetmenliğini Jandae Percem üstleniyor.

Filmin başrollerinde ise ünlü şarkıcı Edis ve Jandae Perçem’in yanı sıra Hande Ataizi, Alper Atak, Gonca Vuslateri ve Beste Kökdemir rol aldı.

BİRKAÇ MISRAYMIŞ MEĞER

Senaristliğini ve yönetmenliğini Hüsamettin Elçi’nin üstlendiği “Birkaç Mısraymış Meğer”, iki genç arasında yaşanan duygu dolu platonik bir aşk hikayesini ele alıyor.

Seyit Taha Elçi ve Şermin Güven’in başrollerini paylaştığı film, geçmişte yaşanan aşkların naifliğini ve duygu yoğunluğunu beyaz perdeye taşıyor.

MEKSİKA AÇMAZI

Mesut Süre, Fazlı Polat ve Anlatanadam’ın podcast olarak başlattığı aynı isimli mizah programının sinema uyarlaması “Meksika Açmazı” sinemaseverlerle buluşacak.

Yönetmen koltuğuna Alper Mestçi’nin oturduğu filmde, aldıkları teklif üzerine Kapadokya’ya giden ve burada ilişkilerini tehdit eden bir dizi olay yaşayan üç arkadaşın yaşadıkları işleniyor.

KEDİLER MÜZEDE 

Vincent adlı uysal bir kedinin yaşadığı adadaki şatoyu sel basar. Şatoyu sel basınca Vincent adada yaşayan küçük bir kemirgen olan akıllı fare Maurice tarafından kurtarılır. Fare Maurice ve kedi Vincent antik ve eski bir piyano içine saklanır, piyano selin etkisiyle denize açılmıştır. Denizde akıntıyla ilerleyen antika piyano bir grup denizci tarafından bulunarak müzeye teslim edilir. Piyano içine saklanmış olan Vincent ve Maurice kendilerini dünyanın en ünlü yapıtların ve tabloların bulunduğu kocaman bir müzede bulurlar. Vincent burada kendilerine müzenin koruyucuları diyen bir grup kediyle karşılaşır. Bu kediler müzedeki tabloların ve eserlerin kemirgenler tarafından yenmesini engellemeye çalışıp korumaktadırlar. İşin kötü yanı fare Maurice eski tabloları kemirmeye bayılmaktadır. Vincent müzenin koruyucu kedilerinin dostluğunu ve güvenini kazanıp arkadaşlık kurabilmeyi düşlerken diğer taraftan da hayatını kurtaran fare Maurice’i de kedi grubundan gizlemeye çalışmalıdır. Her şey Dünya’nın en önemli başyapıtlarından biri olan Mona Lisa tablosunun müzeye getirilmesiyle karmakarışık bir hal alır. Böyle bir sanat eserini çiğneyip, kemirmek müzede yaşayan tüm fare ve kemirgenlerin en büyük hayalidir. Ama asıl tehlike Mona Lisa’yı çalmak için gelen hırsızlardır. Vincent cesaretini toplayıp Leonardo Da Vinci’nin şaheseri olan Mona Lisa tablosunun çalınmasını engellemeli ve müzenin namını koruyabilmelidir.

CİN GELİNİ

“Cin Gelini”, araştırma yapmak için gittikleri köyde kendilerini beklenmedik olayların içerisinde bulan araştırma grubunun hikayesini anlatıyor.