Harvard raporunda gizli şekeriniz varsa, bir yıl içinde tip 2 diyabet geliştirme ihtimaliniz yaklaşık %10’dur. Yaşamınız boyunca tip 2 diyabet geliştirme ihtimaliniz yaklaşık %70’tir” diyor. Peki, gizli şekeri önlemenin bir yolu var mı?
Gizli şeker (prediyabet), kan şekeri düzeyinin 100 ila 125 miligram/desilitre (mg/dl) arasında yüksek bir değerde olduğu ancak tip 2 diyabet tanısı konulacak düzeyde olmadığı bir hastalıktır. Tip 2 diyabetin işareti sayılan gizli şeker hastalığı, vücudun insülini doğru bir şekilde kullanamadığı zaman ortaya çıkar.
İnsülin direncinin meydana getirdiği gizli şeker, genellikle genetik, obezite, hareketsiz bir yaşam, sağlıksız beslenme ve buna bağlı olarak karın çevresinde yağlanma gibi faktörlere bağlı şekilde meydana gelir.
Gizli şekerin yaygın semptomlarından biri artan susama ve sık idrara çıkmadır. Kan şekeri seviyeleri yükseldikçe, böbrekler fazla glikozu filtrelemek ve emmek için daha fazla çalışır, bu da susuzluğa ve daha fazla sıvı içme ihtiyacına yol açar.
Yorgunluk, kolayca gözden kaçan bir diğer gizli şeker belirtisidir. Hücreler insüline dirençli hale geldiğinde, enerji için glikozu emmek için mücadele eder ve bu da bireyleri yorgun ve halsiz hissettirir.
Özellikle karın çevresinde açıklanamayan kilo değişiklikleri, insülin direnciyle ilişkili hormonal değişiklikler nedeniyle de meydana gelebilir.
Boyun veya koltuk altı gibi bölgelerde koyu lekeler gibi cilt değişiklikleri de gizli şeker işareti olabilir.
Bazı kişilerde, yüksek kan şekeri seviyeleri göz merceğini etkilediğinden bulanık görme görülür.
GİZLİ ŞEKER NASIL KONTROL ALTINA ALINIR?
Bazı yaşam tarzı değişiklikleri yaparak ve sağlıklı alışkanlıklar edinerek kan şekeri seviyenizi düşürebilir ve tip 2 diyabet geliştirme riskinizi azaltabilirsiniz. İşte gizli şekeri tersine çevirmeye ve diyabetin başlamasını önlemeye yardımcı olabilecek birkaç basit ipucu
Gizli şekeri yönetmek sağlıklı ve dengeli bir diyet gerektirir. Meyve, sebze, tam tahıllar, yağsız protein ve sağlıklı yağlar gibi besin açısından zengin yiyecekler diyete dahil edilmelidir. Çok işlenmiş gıdalardan, şekerli içeceklerden ve yüksek kalorili atıştırmalıklardan kaçının. Yediğiniz karbonhidratlara dikkat etmek, basit şekerler yerine daha kompleks karbonhidratlar seçmek de kan şekeri seviyelerini düzenlemeye yardımcı olur.
Gizli şeker yönetimi tartışılırken egzersiz göz ardı edilemez. Kişi haftada en az 150 dakika egzersiz yapmalı ve tempolu yürüyüş, bisiklete binme veya yüzme gibi orta yoğunlukta aerobik aktivite yapmalıdır. Ayrıca insülin duyarlılığını iyileştirmek ve kan şekeri seviyelerini düşürmek için haftada iki ila üç kez kuvvet antrenmanı yapılmalıdır.
Aşırı vücut ağırlığını azaltmak hücreleri insüline karşı daha duyarlı hale getirerek tip 2 diyabet geliştirme riskini azaltır. Vücut ağırlığının ortalama %5-10’luk bir kaybı kan şekeri seviyelerini iyileştirmeye yardımcı olabilir. Kilo kaybını destekleyen bir kalori açığı yaratmak için sağlıklı bir diyete ve düzenli egzersiz planına odaklanın. Bir rapora göre, “Araştırmalar, vücut ağırlıklarının %5 ila %7’sini kaybeden ve günde yaklaşık 30 dakika egzersiz yapan prediyabetli kişilerin önümüzdeki 3 yıl içinde diyabet riskini neredeyse %60 oranında azaltabileceğini göstermiştir.”
Kan şekeri seviyesi düzenli olarak izlenebilirse, vücudun farklı gıda maddelerine nasıl tepki verdiği ve bunun için ne yapılabileceği konusunda çok şey anlaşılabilir.
Kaliteli uyku, glikoz kontrolünü etkili bir şekilde azaltabilir. Geceleri kesintisiz 7 ila 9 saat uyumalısınız. Kötü uyku alışkanlıkları bazı hormonların dengesini bozabilir ve pre-diyabeti daha da kötüleştiren insülin direncinde değişikliklere neden olabilir.
Kronik stres kan şekeri seviyelerini artırma eğilimindedir ve bu da insülin direncinin ana faktörüdür. Meditasyon, derin nefes egzersizi, yoga veya hatta doğada olma alışkanlığı edinin. Stresi sağlıklı bir şekilde yönetmek kan şekeri seviyelerinizi yönetmenize yardımcı olabilir.
ÖNEMLİ! Gizli şeker belirtilerinden şüpheleniyorsanız mutlaka bir doktora danışın.