Rolls-Royce Motor Cars, ikon Spirit Of Ecstasy’nin ebedi zarafetini ve mirasını kutlayan, yalnızca on otomobille sınırlı bir seri olan Phantom Scintilla özel koleksiyonunu tanıttı. 120 yıllık tarihini kutlamak için Rolls-Royce, zaman içinde zarafeti simgeleyen ilham perisi Spirit of Ecstasy’nin benzersiz versiyonunu bu koleksiyonda sergiliyor. Phantom Scintilla’nın adı, sadece bir anlığına görülen parlak ışık anlamına gelen “kıvılcım” kelimesinin Latincedeki karşılığından geliyor.
Eski Bir Hikayeye Yeni Bir Bölüm
1910 yılında Rolls-Royce Genel Müdürü Claude Johnson, heykeltıraş ve illüstratör Charles Sykes’tan Rolls-Royce için bir maskot yaratmasını istedi. Johnson ilham kaynağını çoktan bulmuştu. Paris’e yaptığı bir seyahatte Louvre Müzesi’ni ziyaret etmiş ve MÖ 190’da göklerden inen bir tanrıçayı tasvir eden Yunan mermer ‘Semadirek Kanatlı Zaferi’ heykelinden çok etkilenmişti. Ancak Sykes, heykelin fazla dominant bir figür olduğunu ve uygun olmayacağını düşünüyordu. Çoğu zaman Silver Ghost modelleri kullanan biri olarak daha narin ve mitolojik bir figürün markanın zarafetini, sessizliğini ve incelikli gücünü daha iyi ifade edeceğine inanıyordu. Spirit of Ecstasy’ye ilham verenin Lord Montagu’nun sekreteri ve sevgilisi Eleanor Thornton olduğu artık genel olarak kabul gören bir görüş. Şimdiyse Bespoke Collective, Phantom Scintilla’yı yaratırken Johnson’ın aldığı ilhamın bir kısmını geri getirerek ‘Semadirek Kanatlı Zaferi’nin büyüleyici vizyonuna yeni malzemeler ekleyip mütevazı bir saygı duruşunda bulunuyor.
Dış Kısım: Yunan Esintileri
Phantom Scintilla’nın dış kısmı, iki tonlu Bespoke kaplamayla sunuluyor. Üst gövdesi Endülüs Beyazıyla, alt gövdesi ise ‘Semadirek Kanatlı Zaferi’ heykeline ilham veren Semadirek Adası etrafındaki denizin renklerinden esinlenen Trakya Mavisiyle öne çıkıyor. Saklı metalik pul ise adeta güneş ışığının sudaki ışıltısı gibi bir etki yaratıyor. Ruhani Mavi renginde elle boyanan çifte kaporta çizgisi ve tekerleklerdeki ince şerit, zarif dış kısmı tamamlıyor.
İç Kısım: Dışavurumcu Hareket
İç tasarım, Spirit of Ecstasy’nin dinamik formunu somutlaştırmaya devam ediyor. Kabin boyunca uzanan sürekli bir desene sahip ve yolcular için sürükleyici deneyim yaratıyor. Ismarlama renk ve malzeme tasarımcısı Katrin Lehmann, tasarım sürecini sulu boya benzeri bir etki elde etmek için çeşitli renk ve kalınlıklarda iplik kullanarak “iplikle boyama” olarak tanımlıyor. İç kısmın tamamına 869.500 dikiş atılmış ve tamamlanması 40 saatten fazla sürmüş. Bir Rolls-Royce aracında şimdiye kadar görülen en kompleks tasarıma sahip kapılardaki işlemeli motif, Mavi Gri, Arktik Beyaz, Ruhani Mavi, Pudra Mavisi ve Pastel Sarı renklerindeki iplikleri bir araya getiren 633.000 dikişten oluşuyor, aydınlatılmış deliklerle tamamlanıyor. İşlemeler gece vakti ise adeta içten parıldarcasına büyüleyici bir ışıltıya bürünüyor. Koltuklar, iç kısımdaki malzeme etkileşimini daha da kompleks hale getiren ve mütevazı bir parıltı sunan fitilli kumaşla döşeniyor. Mavi Gri, Arktik Beyaz ve Ruhani Mavi renklerindeki ipliklerle atılan 236.500 dikiş, dört kapıya yayılan kompleks deseni sürdürüyor.
Bir Sanat Eseri: “Celestial Pulse”
Phantom Scintilla’nın odak noktasında, Rolls-Royce’un “Galeri” olarak adlandırdığı konsolda enine uzanan Bespoke bir sanat eseri yer alıyor. “Celestial Pulse” adını taşıyan eser, her biri katı alüminyumdan frezelenmiş ve Spirit of Ecstasy heykelciğiyle aynı ince taneli seramik kaplamayla süslenmiş yedi şeritten oluşuyor. Kenarları ayna parlaklığında cilalanmış eser, ışığı yansıtarak hareket ve akışkanlık hissi yaratıyor. Torpido gözünde gizlenmiş kabartmalı plakada ise Claude Johnson’ın Rolls-Royce heykelciğine yönelik tasarım talimatı sergileniyor. 1910 yılında yazılan bu sözler, Phantom Scintilla Özel Koleksiyonunun özünü tam anlamıyla yansıtıyor: “Hızın sessizliği… Titreşimin yokluğu… Muhteşem bir enerjinin gizemli bir tezahürü… Ve olağanüstü bir zarafetin adeta can bulmuş hali…”
İnce Detaylar
Arkadaki servis masalarında Spirit of Ecstasy’nin hareket akışkanlığını yakalayan zarif desen ile hareket hissi devam ettiriliyor. Işıldayan yüzeyin üzerine maskeleme tekniği ile uygulanan, ardından elle zımparalanan ve mat yüzeyle kaplanan motif, iki farklı renk taşıyormuş izlenimi veriyor. Tamamı Arktik Beyaz renginde olan ahşap set, ışıltılı metalik parçalarla zenginleştirilmiş lake ile tamamlanıyor. Zanaatkarlar bu etkiyi elde etmek için 19 kata kadar lake uyguluyor. Bu işlem her araç için 190 saatten fazla sürüyor. Cilalı ve paslanmaz çelik basamak plakaları ise “Özel Koleksiyon” işlemesiyle öne çıkıyor. Son olarak da her bir sipariş, Bespoke araç örtüsü ile beraber geliyor.