Edirne’de bulunan ve halk arasında “İtalyan Mezarlığı” olarak isimlendirilen Katolik Mezarlığı’nda ilginç bir keşfe imza atıldı. Yerel tarih araştırmacısı Mustafa Gültekin’in, mezarlıkta fotoğrafladığı mezar taşlarından birinin Bulgaristan tarihinin önemli isimlerinden üst düzey din adamı Rafael Popov’a ait olduğu ortaya çıktı. Popov, Fener Patrikhanesi’ne karşı başlatılan bağımsız Bulgar kilisesi hareketinin en önemli isimlerinden biri. Filibe Üniversitesi’nden tarihçi Rumen Ivanov’un katkılarıyla ortaya çıkan keşif, Bulgaristan’da ilgiyle karşılandı. Keşfi daha ilginç kılan ise mezarın bulunmasının, yine Fener Rum Patriği ve Bulgaristan dini otoriteleri arasında yaşanan bir çekişme dönemine rastlaması.
Yerel tarih araştırmacısı Mustafa Gültekin, özellikle Trakya ile ilgili tarih çalışmaları yapıyor. Bölgedeki mezar taşlarıyla ilgili de çalışmalar yapan Gültekin, Edirne’de Ermenilere ait mezar taşları ile Musevi Mezarlığı’ndaki mezar taşlarını fotoğraflayarak kayıt altına aldı. Gültekin, yine bu kentte diğerlerine göre daha az bilinen, “İtalyan Mezarlığı” olarak anılan Karaağaç’taki Katolik Mezarlığı’nda da çalışma yaptı. Katolik Mezarlığı’nda günümüze ulaşmış az sayıdaki mezar taşını fotoğraflarla kayıt altına aldı.
BULGARİSTAN’DA İLGİ GÖRDÜ
Ermeni ve Musevi mezarlıklarında çekilen fotoğraflar bazı çalışmalarda kullanılırken Gültekin, Katolik Mezarlığı’nda çektiği fotoğrafları birkaç hafta öncesine kadar kimseyle paylaşmadı. Burada çektiği fotoğrafları kısa bir süre önce Filibe Üniversitesi’nden tarihçi Rumen Ivanov’la paylaştığını belirten Gültekin, “Arkadaşım Ivanov, paylaştığım mezar taşının Bulgar tarihi açısından çok önemli olan Piskopos Raphael Popov’a ait olduğunu söyledi” dedi. Bu keşifle, mezarı kayıp olan Popov’un mezarı bulunmuş oldu.
Ivanov’un kayıp mezarının bulunduğu haberini Bulgar medyasıyla paylaştığını ve bir gazetede bu haberin yayımladığını belirten Gültekin şu bilgileri verdi: “Bu haber Bulgaristan’da büyük ilgi gördü. Çok önemli bir keşif olarak düşünülüyor. Popov, Vatikan’da düzenlenen Konsül’de bulunan 744 kişiden biri olmuş. Bu konsüller tarihte çok toplanmıyor. Vatikan’da sadece iki kere toplanmış.”
PİSKOPOSLUK TACI TASVİRİ
Rumen Ivanov: “Mezar taşında, gömülen kişinin yüksek rütbeli bir kilise görevlisi olduğunu gösteren bir piskoposluk tacı tasvir edilmiş. Ölen kişinin tam adı kısmen korunmuş. Korunan kısmi adından, mezarın bağımsız Bulgar kilisesi mücadelesine katılan, bir ‘Bulgar Uyanışçısı’ olan Rafael Dobrev (Dobryov) Popov’a ait olduğu görülebilir. Gerçek adı Rayko ancak piskopos olarak atanmasından sonra Rafael Popov adını aldı.”
YİNE BİR ÇEKİŞME DÖNEMİ!
Rafael Popov’un mezarının bulunması, yine Fener Rum Patriği ve Bulgaristan dini otoriteleri arasında yaşanan bir çekişme dönemine rastladı. İstanbul’da 15 senedir Bulgar cemaatine hizmet veren, Demir Kilise’nin papazı Angel Velkov, şahsi sebeplerden emekliliğini isteyip Bulgaristan’a dönünce Fener Rum Patriği, İstanbul’daki tüm Ortodoks Hristiyanları temsil ettiğini iddia ederek bu makama Bulgar kilisesinden itaatsizlik nedeniyle aforoz edilmiş olan Haralambi Niçev’i papaz olarak atadı. İstanbul Bulgar cemaatinin bir kısmı ve Bulgaristan kilisesi bu durumu bir yaptırım olarak görüyor.
Mezar taşında, yüksek rütbeli bir kilise görevlisi olduğunu gösteren piskoposluk tacı tasvir edilmiş
SİMGE İSİMLERDEN BİRİ
İstanbul’daki Bulgar cemaatinden ve Bulgar Ekzarhlığı Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Hristo Kopano: “Bulgarların Hristiyanlığı resmi din olarak kabul etmeleriyle birlikte hangi kiliseye bağlanması gerektiği Vatikan ile Fener arasında hep tartışma konusu olmuş, sonuçta karar Fener lehine olmuştur. Osmanlı dönemi boyunca, Bulgar Patrikhanesi kapatılıp yönetimi Fener Patrikhanesi’ne devredilince, halkın ufak denilecek bir bölümü Katolik mezhebine geçmiştir.”
19. yüzyılda Fener Patrikhanesi’nin Bulgar halkını Helenleştirme politikalarına karşı, bağımsız bir Bulgar kilisesinin kurulması için harekete geçildiğini belirten Kopano, “Popov da İstanbul merkezli bu hareketin en hararetli öncülerinden biridir. Sofya yakınlarındaki Rila Manastırı’nda Ortodoks bir rahip olarak başlayan Popov, 1859’da Uniyatlık mezhebine geçti ve 1860’da Uniyat kilisesi kuruluşu ile ilgili dilekçeye imza attı. 1860’da Vatikan’ı ziyaret eden delegasyonda bulunan Popov, bizzat dönemin Papa’sı IX Pius tarafından ilk Bulgar Uniyat Arhiepiskoposu olarak takdis edilen Yosif Sokolski ile beraber İstanbul kilisesinin kuruluşunu tamamladıktan sonra Edirne Bulgar Uniyat Metropoliti olarak atandı. Popov, Edirne Bulgar Uniyat Kilisesi’nin, Edirne Bulgar Uniyat Rahip Okulu’nun kurucusudur. 1876 yılında vefat etmiş. Edirne’de mezar yerinin yeniden keşfi, Bulgar tarihinde unutulmaya yüz tutmuş bir şahsı ve dönemini bizlere tekrar hatırlatmaktadır” dedi.