Temmer Marble, uluslararası ölçekte ses getiren ‘Anamorfoz Atatürk’ eserini 29 Ekim’den itibaren Rahmi M. Koç Müzesi’nde sergiliyor. Önce İzmir’de, sonrasında da İtalya’daki Marcomacc Fuarı’nda sergilenen ve kısa sürede yoğun ilgi ile karşılaşan eser, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda ziyaretçiler ile buluşuyor. Sergi, 30 Aralık‘a dek sürecek.
Rahmi M. Koç Müzesi Genel Müdürü Mine Sofuoğlu, ‘Anaformoz Atatürk’ eserine ev sahipliği yapmaktan mutlu olduklarını söyledi.
Sofuoğlu, “Atatürk’ün müzeciliğe olan ilgi ve sevgisi, toplumun kültürel ve sanatsal yönden geliştirilmesine yönelik çabaları bizim için her daim yol gösterici nitelikte. Anaformoz Atatürk eserinin de tıpkı müzemiz koleksiyonunda çok özel bir yere sahip olan Atatürk Bölümümüz gibi kıymet göreceğine ve ziyaretçilerimiz için çok anlamlı bir sergileme olacağına yürekten inanıyoruz” diye konuştu.
“YABANCILARIN ESERİN ÖNÜNDE FOTOĞRAF ÇEKTİRMESİ TARİFİ ZOR BİR GURUR YAŞATTI”
Temmer Marble Yönetim Kurulu Başkanı Rüstem Çetinkaya ise “Eseri ilk olarak İzmir’de sergilediğimizde beklediğimizin çok ötesinde bir ilgi ile karşılaştık. Geçen ay ise İtalya’daki mermer fuarında kelimelerle tarif edemeyeceğimiz bir gurur yaşadık. Yabancı ziyaretçiler eserle ilgili detaylı bilgiler alırken birçok kez fotoğraf çektirdi. Ulusal basınımızın yanında uluslararası basın da yoğun ilgi gösterdi. Bize göre bu noktadan sonra bu proje bir bakıma artık kamuya mal olmuş durumda. Bu bağlamda eserimizi ülkemiz için en anlamlı günde, bana göre en doğru yerde sergilemeye başlıyoruz” dedi.
“ULAŞTIĞIMIZ NOKTADA ATATÜRK’ÜN BÜYÜK ROLÜ VAR”
Rahmi M. Koç Müzeleri’nin 14 binden fazla parçadan oluşan koleksiyonu ile sanayi, iletişim ve ulaşım alanlarındaki tarihsel gelişmeleri yansıttığını belirten Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ali Y. Koç, “Bugün bir kez daha bu vesileyle sevgi, saygı ve minnetle yâd ettiğimiz Atamız, aslında müzelere de çok büyük bir ilgi duyuyordu. Ülkemizin müzecilikte bugün ulaştığı noktada Atatürk’ün çağdaş bir toplum yaratma çabaları doğrultusunda bu konuya verdiği önemin ve attığı adımların büyük rolü var. O, Cumhuriyet’in daha ilk yıllarında, son derece kısıtlı imkânların içinde olmamıza rağmen, zamanının ötesinde bir vizyonla yeni müzeler kurulmasını istemiş ve bu yöndeki çalışmaları bizzat takip etmiştir. Fırsat buldukça tarihi yerleri ve müzeleri gezdiğini de biliyoruz” dedi.
“Bizim için müzelerimizin en kıymetli köşesi Atatürk Bölümü’dür” diyen Ali Y. Koç şöyle devam etti:
“Ben de şahsen her ziyaret ettiğimde ki defalarca ziyaret etmeme rağmen ayrı duygulara, hislere kapılıyorum. Eminim bu köşeyi gören ve gezen herkes benimle benzer duyguları paylaşıyordur.”
