UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi‘ne 2012’de dahil edilen, Anadolu’daki en iyi korunmuş Zeus Tapınağı‘na ev sahipliği yapan ve “İkinci Efes” olarak adlandırılan antik kentteki kazılar, Kütahya Müze Müdürlüğü’nce sürdürülüyor.
Kazı koordinatörü Kütahya Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Gökhan Coşkun, daha önce hiç kazı yapılmamış alanlarda çalışma yürüttüklerini söyledi.
Bu sene en önemli kazı çalışmalarının “agora”da (çarşı) yürütüldüğünü anlatan Coşkun, “Agoranın iki farklı kanadında, avlusunu çevreleyen dükkanların olduğu kısımlarda çalışmalar sürdürdük. Bu çalışmalar esnasında agoranın güney ve batı kanadındaki sütunlu galeriler açığa çıkartılmaya başlandı. Sütunlu galerinin arkasında 4 dükkanı açığa çıkarmayı başardık. Dükkanların duvarları çok yüksek korunmamış olsa da iki dükkanın tabanı iyi korunmuş vaziyette. Taban pişmiş toprak ve taban tuğlalarıyla döşenmiş” dedi.
“HAYVAN KEMİKLERİ İŞLENİYORDU”
Coşkun, çalışmalarda antik kentteki ticaret ve sosyal yaşama ışık tutacak önemli bulgulara ulaştıklarını belirtti.
Ortaya çıkarılan dükkanların ikisinin tespitini yapabildiklerini aktaran Coşkun, şunları kaydetti:
“İki dükkanın ne olduğunu tespit ettik. Bunlar bize şunu gösterdi. Kazılar esnasında dükkanın birinin içinden binlerce kemik parçası çıktı. Bunlardan çoğunluğu büyükbaş hayvanlara ait kemiklerdi. Bu parçaların bir kısmı hiç işlenmemiş halde, ham madde olarak kullanıldığı anlaşılıyor. Bir grubu işlenmeye başlamış, yarım işlenmiş ve bitirilmemiş. Bir grubu ise işlenmiş ve bir eser haline gelmiş vaziyetteydi. Buradan anladığımız üzere Roma döneminde Aizanoi’de yerel bir kemik atölyesi vardı ve agorada bulunuyordu. Hem imalathane hem de satış yeri olarak hizmet veriyordu. İşlenmiş kemik eserler arasında çoğunlukla kadınların saç iğneleri, kaşık gibi eserlerle karşılaştık.”
“KANDİL VE KANDİL YAĞI SATILDIĞINA DAİR BULGULAR ORTAYA ÇIKTI”
İkinci dükkanın ise kandil ve kandil yağı dükkanı olduğunu dile getiren Coşkun, “Diğer dükkanın kazısı esnasında çok sayıda sağlam ve kırık halde antik dönemin aydınlatma gereçleri olan kandillerle karşılaştık. Bu kandillerin sağlam olanlarının büyük kısmının kullanıldığını anlayabiliyoruz. Bu durum ise bize burada sadece kandil satılmadığını, aynı zamanda o dönemde kandillerin içine yağ konulup yakıldığını gösteriyor. Burada kandil yağının da satıldığına işaret ediyor” dedi.
“Her iki dükkandan ortaya çıkarılan bulgular bize Aizanoi’de yerel olarak üretim yapıldığını gösteriyor” diyen Coşkun, “Roma döneminde Aizanoi’nin önemli üretim faaliyetlerinin yapıldığını tespit etmemiz bizim için önemli bir bulgu” şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Gökhan Coşkun, ortaya çıkarılan alanları turizme kazandırmayı amaçladıklarını da sözlerine ekledi.