Buyurun size spor da demokrasi!
%15 imza toplama konusu, danıştay kararına rağmen uygulamaya konulmadı!
Spor Federasyonlarının başkanlığına aday olmaya niyetlenenlerin hevesleri kursaklarında kaldı…
Bırakın sandık başında, delegeler ve spor camiası birkaç aday görsün!
Olmadı, olmayacak da!
Bazı arkadaşlar, bildiğim kadarıyla danıştay kararı uygulanmıyor diye dava açtı, ben bu davaların sonuçlarının ne olacağını iyi biliyorum ama sürecin sonuçlarını yazmayacağım.
***
Spor Federasyonlarının seçim yönetmeliğinde iyileştirmeler yapılmadıkça spor federasyonlarının sevgili başkanlarının, başında bulundukları kurumdan emekli olma şansları oldukça yüksektir.
Ancak anlayamadığım konu şu; bazı spor federasyonlarının başkanlarının geçmiş dönemdeki sicilleri oldukça kötü! Ve buna rağmen, hala aday olabiliyorlar!
Ve bu kötü sicillerin büyük bir yüzdesi akçeli işlerle alakalı!
Bakın size bir örnek;
Esenler Otogarı’ndaki metro istasyonunda görev yapan özel güvenlik görevlisi ………. 4 kişiyi kendisine ait indirimli kartıyla ile turnikeden geçirince mahkemelik oldu. ………… hakkında İstanbul Ulaşım A.Ş.’yi 4.9 lira zarara uğratmaktan 7 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.
4.9 lira arkadaşlar!
Peki, Spor Federasyonları devlet kurumları niteliği taşımıyorlar mı?
Kaç spor federasyonu bu konuda müfettişler tarafından incelendi ve kaç federasyon başkanı usulsüz harcama yada harcamalar yüzünden yargılanıyor?
Var mı bilen?
***
Türkiye Yüzme Federasyonu: Mevcut başkan yerini korumakta kararlı, karşısındaki aday federasyonun eski başkanı Aydın KARAKUZU ve ortadaki problem oldukça ciddi! Kulislerde konuşulan iddiaya göre mevcut başkana aday olmaması söylenmiş, bundan sonrası daha da enteresan, ortaya atılan formül, her iki isminde adaylıktan çekilmesi ve desteklerini Spor Genel Müdürlüğünün bir bürokratına vermesi yönünde… Yani Spor Genel Müdürlüğünün bir personeli yüzme federasyonuna başkan yapılacak!
Neden her iki aday da sandığa gitmesin yada gidemesin?
Bu konunun ayrı bir boyutu da şudur; spor bakanlığı yada genel müdürlüğü, gerçekten de eski başkana aday olma dediyse ve mevcut başkan aday olmakta diretiyorsa bu işte tuhaflık var demektir!
Devletin, tüm imkanlarını seferber ederek ayakta tuttuğu federasyon başkanı, ( hayır, siz ne derseniz deyin ben aday olacağım ) diyorsa burada kafalar karışır!
Bakınız, Judo Federasyon Başkanı Uysal’a aday olmayacaksınız denildi ve Uysal adaylıktan çekildi…
Buradaki ince çizgi nedir?
Uysal’ın aynı zamanda bürokrat olması mı?
Yüzme de başarı var mı?
Bana göre, hayır başarı yok.
***
Peki ya Jimnastik Federasyonu!
Benim buradan bir şeyler yazmama gerek bile yok, gidin jimnastik kulüp ve salonlarına kendiniz sorup, soruşturup öğrenin. Sonra bir kez daha gözden geçirin, bakalım 2020 Olimpiyatlarında halimiz ne olacak?
Eskrim keza öyle!
Eski başkan bir kez daha seçildi, söyleyecek söz bulamıyorum ama dilimize pelesenk olmuş, hayırlı olsun demek yeterli olacak.
Türkiye Taekwondo Federasyonu,
Bakın, başkanlık için değil, bu sonraki mesele, seçime aday olarak girebilme çabası var!
Eski milli sporcu Bekir Aydın başta olmak üzere sanırım birkaç isim imza toplama çabasında ve yine bildiğim, kendisinden öğrendiğim kadarı ile Bekir Aydın imza toplama konusundaki sıkıntıyı aşmak üzere yada aşmış.
Tüm yazılanların kısa özeti;
Adı özerklik olan ve demokrasi ile bağdaştırılan bu seçim sisteminden, yani bana göre, ( Dayatma! Demokratik seçim sisteminden ) ne ben, ne de spor camiası memnun değil. Ve yine bana göre, danıştayın kararı uygulanmıyorsa, bunun adı dayatmadır!
2020 Olimpiyatları kapıda!
4 sene rüzgar gibi gelip geçecek!
Belli spor branşları dışında olimpiyat başarısı hayal olarak kalacak!
Ya sonrası,
Hedef 2024!
Kim tutar bizi?!…