Aylar önce Sporun birleştirici gücü, “ hashtag’ının “ anlamı üzerine de müsait bir zamanda yazacağım ki; öyle basit bir popülizm cümlesi olmadığı anlaşılsın demiştim…
Sporun birleştirici gücü: Spor kitleleri bir araya getirebilen, çoğu zaman basit cümle kalıplarının dışına çıkabilecek, kenetleyici unsura sahip, ruhen ve bedenen güçlü duruşun ifadesidir.
Bu hastag’ın etkisi her ne kadar tartışılamayacak kadar güçlü olsa da, içerisinin doldurulması da bir o kadar önemlidir. Evet, Mehmet Serhat Karadağ ülke sporunda, “ Tünelin ucunda ki ışıktır. “
“Sporun Birleştirici Gücü“ üzerinden kitlelerin bir araya getirilebileceği inancını vurgulayan Karadağ’ın, sosyal medya üzerinden bu hastag’ını kullanmayan, paylaşmayan kaldı mı?
Bir önceki yazımda kaleme aldığım satırları tekrarlıyorum…
Şimdiye kadar ülke sporu için, tesislerden başka hiç bir şey yapmadık, yapamadık! Yıllarımız ülke sporunun içerisinde dönen dolapları izlemekle, hayıflanmakla, beklenti ve umutla heba oldu.
Ağzı laf yapmayı bilen, sağda solda adamı olan, sporcuların yeteneklerinden gelen başarıyı, ülke sporunun başarısıymış gibi gösteren, spor yönetimi bilgisi sorgulanacak kişilerle olduğumuz yerde dönüp durduk.
***
Türk sporunun akil adamlarının, çeşitli ayak oyunları ile devre dışı bırakıldığını içimiz kan ağlayarak, çaresizce seyretmek zorunda kaldık, ” bırakıldık! “
***
Popülizmin ve tribünlere gösteri mahiyetinde ki yaklaşımların ülke sporuna bir faydası olmadığı açıkça ortadadır.
Yıllardır, bir türlü iyileştirilme yapılmayan, “yapılamayan” ödül yönetmeliği, hak sahiplerine verilemeyen, “ verilmeyen “ devlet sporculuğu unvanları, gençlik ile sporun entegre edilememesi, dernekler müdürlüğünce kurulmasına izin verilen kulüpler, “spor” federasyonlarının spor hizmetleri genel müdürlüğünce tanınmaması..!
Amatör spor kulüplerinin ruhuna uygun yönetilememesi, bugüne kadar gerçek anlamda ülke sporuna yön verecek projelerin ortaya koyulamamış olması,“amatör futbol kulüpleri birliği “ gibi hareket edilmesinin ülke sporuna nasıl bir katkısı ve faydası olmuştur?
Yetenekli sporcu taramalarının ülkemize maliyeti haricinde, yıllardır yapılan bu taramalar sonucunda, kimler hangi branşlarda yetenekleri keşfedilip, milli takımlarda, tohm kamplarında yer almıştır muammadır..!
Üzücüdür ki; KYK kökenli bazı il müdürlerimizin spor konusunda tecrübesiz ve yetersiz kaldığı duyumları ve şikâyetleri de, bakanlığımızın bu konuda ehliyet ve liyakatten uzak değerlendirmede bulunduğu iddialarını ayyuka çıkartmaktadır.
Sporun, “TEOG” sınavlarında uygulanmasında ki başarısızlıktan sonra, Meb’in sporu eğitim müfredatında seçmeli ders olarak uygulamaya alması ise, ülke sporu için ayrı bir handikap olmuştur.
Sporun birleştirici gücüne, “Başta Reis-i Cumhurumuzun vermiş olduğu önem” maalesef yetkili kurumlar tarafından gerçek manada içini dolduracak projelerle güçlendirilememiştir.!
Sporun birleştirici gücü, basit bir cümleden daha fazlasıdır.
Ülke sporunda tünelin ucundaki ışık olmaya devam ettiğiniz için!
Teşekkürler Serhat Karadağ…