
İngiliz kadının Türkiye’deki estetik kâbusu
46 yaşındaki Chantelle Woolston, 2020 yılında İstanbul’da geçirdiği mide küçültme operasyonu sayesinde 95 kilodan 54 kiloya düşerek büyük bir değişim yaşadı. Ancak geride kalan sarkmış deri, onu psikolojik olarak rahatsız etmeye devam etti.
“Göğüslerim sarkıktı, vücudumda kat kat deri vardı. Aynaya baktığımda kendimi çekici hissetmiyordum” diyen Woolston, bu nedenle 2025 Şubat ayında İzmir’de özel bir klinikte karın germe, meme düzeltme ve sırt kaldırma operasyonu yaptırmaya karar verdi.
Operasyon öncesinde internet ve Facebook grupları üzerinden araştırma yaptığını belirten Woolston, gördüğü olumlu yorumlar ve “mükemmel sonuç” fotoğraflarıyla ikna olduğunu ancak sonradan negatif yorumlara rastladığını söylüyor:
“Depozitoyu ödedikten sonra bazı olumsuz yorumlar gördüm ama çok geçti. Eşimle birlikte Türkiye’ye uçtuk ama klinikte çok hızlı davranmamı istediler. Bir imza attım ve ameliyata alındım. Uyandığımda büyük bir hata yaptığımı anladım.”
İKİ AY SONRA ACI HİSSETTİ
Woolston, ameliyattan iki ay sonra hâlâ hareket ederken acı hissettiğini, yan yatmakta zorlandığını, arabasını garaja park edemeyecek kadar kasıldığını belirtiyor:
“Kasık üstümde ‘köpek kulağı’ gibi deri fazlalığı var. Sanki fermuarlı gibi… Üç kat deri üst üste dikilmiş gibi görünüyor. Karnım taş gibi sert. Göğüslerim hâlâ kabuklu. Vücudumda bazı yerler içi boş gibi.”
KLİNİKTEN AÇIKLAMA
Klinik, Chantelle’in yaşadığı sorunların geçici olabileceğini belirterek, şunları söyledi:
“Ameliyat sonrası şişlik, gerginlik ve geçici asimetriler yaygındır. İyileşme kişiden kişiye değişir ve birkaç ay sürebilir. ‘Köpek kulağı’ ya da ‘toparlanmış deri’ ifadeleri genellikle normal şişlikleri veya dikiş tekniklerini tanımlar. Ancak hastalarımızın endişelerini ciddiye alıyoruz, takip randevularında değerlendiriyoruz.”
Klinik ayrıca, Chantelle’e doğrudan ulaşarak vaka değerlendirmesi yapılabileceğini ve destek sunulacağını bildirdi.
Woolston ise bu sürecin diğer kadınlar için uyarıcı olmasını istiyor:
“Bu kliniğe gitmemeliydim. Daha fazla araştırmalıydım. Vücuduma ne olduğunu anlatırken utanıyorum. İçgüdülerime güvenmeliydim.”
Yoruma kapalı.