Bir zamanlar İstanbul’un umuduydu!

Bir zamanlar İstanbul’un umuduydu! Haliç Köprüsü’nün dibinde çürüyor…

İstanbul’da deniz ulaşımını rahatlamak amacıyla başlatılan deniz taksi projesinde amaca ulaşılamadı. 2012 yılından beri Haliç Köprüsü’nün dibinde atıl halde bulunan taksiler kaderine terk edildi. Taksilerin kimi battı, kimi de paslanarak çürümeye başladı.

Projenin başında yer alan Teknomar Denizcilik ve Deniz Araçları İşletme A.Ş’nin yönetim kurulu başkanı Alphan Manas, “2012 yılında deniz taksi operasyonunu Fadıl Akgündüz’e devrettik. Onun döneminde sayılar artırıldı, tekne değişikliğine gitmek istediler. Çünkü karlı bir operasyon değildi. Fadıl bey döneminde operasyon durdu.” dedi.

İstanbul’da büyük umutlarla başlayan deniz taksi projesi 2008 yılında İstanbul Şehir Hatları tarafından Teknomar Denizcilik ve Deniz Araçları İşletme A.Ş’ye verildi. Alphan Manas’ın Yönetim Kurulu Başkanı olduğu Teknomar Denizcilik A.Ş, devir teslim protokolü kapsamında Boğaz ve Adalar hattında tek yetkili firma olarak yolcu taşımaya başladı.

2012 yılında Manas, projeyi ‘Jet Fadıl’ olarak da bilinen Fadıl Akgündüz’e devretti. Akgündüz yönetiminde bir süre işletilmeye devam eden proje sona erdi. Haliç’te Feshane kıyısına çekilen taksiler kaderine terk edildi. Burada bulunan taksilerin kimi battı kimi paslanarak çürümeye başladı. 2017 yılında da 4 tekne bilinmeyen bir nedenle yandı. Feshane kıyısında kaderine terk edilen deniz taksilerin son durumu havadan da görüntülendi.

Bir zamanlar İstanbul’un umuduydu Haliç Köprüsünün dibinde çürüyor.

“TEKNELERİN ŞU ANDA KULLANILMA ŞANSI YOK”

Projenin başında yer alan Teknomar Denizcilik ve Deniz Araçları İşletme A.Ş’nin yönetim kurulu başkanı Alphan Manas, Feshane kıyısında bulunan teknelerin artık kullanılma şansının olmadığını belirterek, şunları söyledi:

“2008 yılında biz operasyona başladık. İDO bizim 6 taksiyle başlamamızı istedi. Fakat talep çok olunca müşteriler memnun olmamaya başladı. 2011 yılında 200 bin civarında çağrı merkezimiz 200 bin telefon almıştı bunların 90 bini de siparişti. Bu siparişlerin yüzde 30’unu karşılayabildik. 2012 yılında UKOME kararıyla önce 15’e daha sonra bu sayı 25’e çıkarıldı. Süreç uzun sürdü ve biz zarar etmeye devam ettik. 2012 yılında deniz taksi operasyonunu Fadıl Akgündüz’e devrettik. Onun döneminde sayılar artırıldı, tekne değişikliğine gitmek istediler. Çünkü karlı bir operasyon değildi. Fadıl bey döneminde operasyon durdu. Belediyeyle sözleşme de sona erdi. Şehir Hatları da sözleşmeyi yenilemedi. Tekneler bir yere çekildi ve kullanılmıyor şu an kullanılma şansı da yok.”

BELEDİYE KENDİ ÜRETECEĞİ TEKNELERLE YAPMAK İSTİYOR

Bir önceki Şehir Hatları yönetiminin 50 deniz taksi plakası çıkarma kararı aldığını ancak Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olmasının ve Şehir Hatları yönetiminin değişmesinin ardından bu kararın çıkmadığını belirten Manas şöyle devam etti:

“Bundan önceki Şehir Hatları yönetimi toplam 50 tane deniz taksi için plaka çıkarılacaktı ve bu plakalar satılacaktı. Bizim de 25 tane hakkımız vardı. Biz bu haklarımızı satarak bu operasyona devam edecektik. Fakat seçimlerden sonra Şehir Hatları yönetimi ve belediye başkanı değişince yeni gelen başkan farklı bir yol izlemeye karar verdi. Şu anda belediye Haliç’te kendi üreteceği teknelerle kendisi işletmenlik yapmak istiyor. Biz bunun doğru olmadığını, yanlış olduğunu kendileriyle yaptığımız toplantıda belirttik. Bizim müktesep hakkımızın olduğunu düşünüyorum 25 taksi plakamızın olduğunu söylüyoruz Şehir Hatları ile bu konuda görüşmelerimiz devam ediyor ama ne yazık ki onlar kendileri devam edecekler gibi gözüyor. Kendileri işletecekler. Ben başarılı olmayacağını düşünüyorum.”