Bahçelievler’de özel bir hastanede görev yapan ve sahte aşı kartı düzenlediği için tutuklanan 3 hemşireden 2’sinin savcılıkça alınan ifadeleri ortaya çıktı.
İstanbul Mali Suçlarla Mücadele ekipleri aylar süren teknik takibin ardından sahte aşı kartının düzenleyenlere operasyon düzenlemişti.
Özel bir hastane çalışan 3 Hemşire ve organizasyonda yer alan 3 kişi olmak üzere toplam 6 kişi gözaltına alınmıştı.
Gözaltına alınan 3 hemşire ‘Nitelikli dolandırıcılık” ve “evrakta sahtecilik’ suçlamasıyla tutuklanmış, diğer üç zanlı da adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.
Tutuklanan 3 hemşireden 2’sinin savcılıkça alınan ifadeleri ortaya çıktı.
Suçlamaları kabul etmediğini söyleyen Meral D.(20) , şu ifadeleri kullandı:
* Ben baş hemşire Nesrin hanımın yanında sekreter olarak çalışırdım.
* Ben gözaltına alınmadan önce hastane çalışanımız Emre Ö. de ifade vermiş. Verdiği ifadeyi de Nesrin hanımın mailine atmış.
* Nesrin Hanım ifadenin çıktısını kendisinin mailinden almamı söyledi. Ben Nesrin hanımın yanında ifade çıktısını alıp kendisine verdim.
* Daha sonra Nesrin Hanım hastane müdürü Ertuğrul U. ile ambulans şoförü Mustafa Ç. ve beni çağırdı.
* ‘Sizi de ifadeye çağırırlar haberiniz olsun’ şeklinde telaşlı bir şekilde bizi uyardılar. Daha sonra Nesrin hanım bana çok acil poliklinik sorumlusu Emine S.’yi çağırmamı söyledi.
* Emine S. odaya geldiğinde Nesrin hanım ona 4 tane aşı formu verdi. Emine hanım aşı formlarını Nesrin hanımın söylediği tarihteki bilgilere göre doldurdu.
* Daha sonra anladığım kadarıyla bu formlarla Emine Hanım ve eşini aşı olmuş gibi form doldurulduğunu anladım.
* Forma yazılan tarihte Emine hanım izinliydi. Kayıtlara bakılırsa ve antikor testi yapılırsa aşı olmadığı anlaşılır.
* Aynı gün içerisinde Nesrin hanım kendi el yazısıyla Reha C. adına da aşı formu doldurdu.
*Bu formları bana verdi ve müdür beyin odasına bırakmamı, müdür beyin haberinin olduğunu, imzalayacağını söyledi.
Bu kişilere aşı yapılmadığı halde aşı yapılmış gibi gösterildiğini düşündüm.
“KENDİ TELEFONUNDAN VİDEO ÇEKTİ”
Hastaneye polis geldikten sonrasında da baş hemşire Nesrin’in kendisini uyardığını anlatan Meral D., şu ifadeleri kullandı:
* Nesrin Hanım bana ‘ Ne söyleyeceğine ne konacağına dikkat et’ dedi. O gün zaten ben Emre’nin ifade çıktısını aldığım andan itibaren telaş vardı.
* Mart ayı başında Nesrin hanımın odasına yabancı uyruklu bir hasta geldi. Nesrin hanım hastaya aşıyı kendisi yaptı ama ben aşı barkodunu başka birinin adına okuttuğunu gördüm.
* Oda boşalınca Nesrin hanım cebinden 100 dolar çıkartarak ‘Aşı yaptım ve 100 dolar kazandım’ diyerek kendi telefonundan video çekti. Bu videoyu da whatsappta içinde benim de bulunduğum gruba attı.
* Böylece usulsüz aşı yapıp rüşvet aldığını düşünüyorum. Temmuz ayı aşı denetimi sonrası Nesrin hanım 5 tane aşı flakonu çıkardı ve kapaklarını açarak çöpe attı.
* Benim bu durumu gördüğümü görünce 5 tane aşı eksiğimiz vardı.
* Denetimde anlaşılmasın diye eski flokonları alıp kapaklarını yapıştırdığını söyledi.
* Ben gözaltına alınmadan 1 hafta önce de hastane müdürü Ertuğrul U. beni aradı ve ‘Sana 2 tane T.C. Kimlik numarası atacağım bunları okutulmuş gibi göster’ dedi.
* Ben de yapmak istemediğim için bu kişilerin randevularını aldım ve bu şekilde bıraktım. Yani Ertuğrul’un bu usulsüzlüğüne ortak olmadım.
“BENİM YERİM CEZAEVİ OLMAMALI “
Detaylı araştırıldığı taktirde başka usulsüzlüklerin de ortaya çıkacağını ve hastane yönetiminin de bu usulsüzlükler de parmağının olduğunu söyleyen Meral D. savcının sorusu üzerine “Biz aşı için gelen her vatandaşa aşılarını yaptık. Sadece boş flokonları aldım. Bunları almakta suç değildir. Bu flokonları anahtarlık yapmak için almıştım. Normal koşullarda sistemin aşı tanımlaması yapmadığı kimseye aşı yapılması mümkün değildir. Bu durum ancak sistemde aşı tanımlanmış bir kişinin adına aşı yapıldığı sisteme işlenecek 3’üncü bir kişi adına işlem yapılmak şeklinde olabilir ancak ben hiçbir zaman bu şekilde usulsüz bir işlem yapmadım. Burası benim ilk görev yerim. Benim yerim cezaevi olmamalı bu iş deneyimi benim için çok kötü bir tecrübe oldu. Tahliyeme karar verilmesini talep ediyorum” dedi.
“BARKODLAR İLE AŞILAR ARASINDA UYUMSUZLUKLAR OLUYORDU”
Bir diğer tutuklu hemşire Sena Ç. ise, ” Ben hastanede acil servis hemşiresi olarak 2019 Ağustos ayından itibaren çalışmaktaydım. Kovid 19 aşısı yapılması konusunda ben de hastanede yetkilendirilen personellerden biriyim. Ben usulsüz işlem yapmadım ancak bazı usulsüzlükler yapıldığına şahit oldum. Temmuz ayı içerisinde hastanede müdürü Ertuğrul Uçar geldi. Hatırladığım kadarıyla 2 kimlik belgesi vererek ‘bu arkadaşlarıma aşı yaptırmış gibi gösterebilir misiniz?’ dedi. Metin K. da randevusuz aşı yapılmadığını söyleyerek reddetti. Ağustos ayı içerisinde Nesrin hanım acil servise gelerek ‘ben yukarıda aşıları yaptım, barkod okutmam gerekiyor’ dedi ve ardından barkodu okuttu. Normalde her aşı için barkod gelir. Yapılan her aşı için barkod okutulur ancak araya Nesrin hanımın bazen gelip ‘ben aşıları yaptım’ diyerek barkod okutması nedeniyle barkodlar ile aşılar arasında uyumsuzluklar oluyordu. Aşılama ile ilgili usulsüzlük teklifleri zaman zaman oldu ancak kesinlikle ben hiçbirini kabul etmedim” diye konuştu. (DHA)