20. Milli Eğitim Şurası, yedi yılın ardından 1-3 Aralık 2021 tarihleri arasında toplanmıştı. Açılışı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde yapılan Şura, üç gün sürmüştü. Öğrenci, öğretmen, eğitim yöneticileri, veliler, eğitim araştırmacıları, sivil toplum kuruluşları, gazeteciler gibi farklı paydaşlarla gerçekleştirilen Şura, eğitim politikaları açısından önemli çıktılar sağlamıştı.
Şura hazırlıkları sürerken Millî Eğitim Bakanlığı farklı paydaşlardan 32 bin 643 görüş toplamıştı. Bu görüşler uzmanlar tarafından incelendi ve MEB’in Şura için belirlediği “Temel Eğitimde Fırsat Eşitliği”, “Mesleki Eğitimin İyileştirilmesi” ve “Öğretmenlerin Mesleki Gelişimi” temaları ile uyumları gözetilerek son hale getirildi. Şura’ya katılım gösteren 600’den fazla davetlinin kanaatleri doğrultusunda toplanan bu görüşler olgunlaştırıldı. Şura’nın son günü ise Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in başkanlık ettiği Genel Kurul’a sunulan 124 maddenin 107’si oy birliği, 17’si ise oy çokluğu ile kabul edildi. Genel Kurul’da önerilen 4 önerinin ise 2’si oy çokluğu, 2’si oy birliği ile kabul edildi. Böylece büyük bir çoğunluğu oy birliği ile kabul edilen 128 tavsiye karar alındı.
Şura’nın son gününde Genel Kurul’da katılımcılara teşekkür eden Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Bakanlıkça atılan adımlarla Şura’da alınan tavsiye kararların uyumunu takip edeceklerini ve değerlendirmelerini kamuoyu ile paylaşacaklarını ifade etmişti. MEB tarafından yayımlanan bu rapor, Şura’nın gerçekleşmesinden üç ay sonra Bakanlığın güncel politikaları ile tavsiye kararları arasındaki uyumunu gösterdiği belirtildi.
BÜYÜK UYUM
Raporda Bakanlık tarafından atılan adımların tavsiye kararlar ile uyumu, madde madde incelendi ve yorumlandı. Raporun ilk kısmında atılan adımlar kısaca açıklanıp ilişkilendirildiği maddeler anlatılırken son kısmında özet diyagramlar sunuldu. Raporun sonuçları, Bakanlık tarafından son altı ayda atılan adımların tavsiye kararları ile büyük bir uyum gösterdiğini ortaya koydu. Bu bağlamda 57 farklı tavsiye kararına dair Bakanlığın en az bir somut adım attığı görüldü.
Raporda vurgulanan diğer bir konu da tavsiye kararlar ile atılan adımlar arasındaki uyumun tek bir tema ile sınırlı olmaması olarak belirtildi. Bakanlığın politikaları ile ilişkilendirilen 57 kararın 34’ünün temel eğitimde fırsat eşitliği, 14’ünün öğretmenlerin mesleki gelişimi, 9’unun ise mesleki eğitimin güçlendirilmesi ile ilişkili olduğu aktarıldı. Tavsiye kararlarının da temel eğitimde fırsat eşitliği temasında yoğunlaştığı dikkate alındığında dağılımın Şura kararlarının dağılımı ile tutarlı olduğu görüldü.
EN BÜYÜK UYUM TEMEL EĞİTİMDE FIRSAT EŞİTLİĞİNDE
MEB’in son altı ayda seferberlik başlattığı okul öncesi eğitimin yaygınlaştırılması ve okullar arası imkân farklılıkların azaltılmasına dair büyük ölçekli projeler, Şura kararları ile uyumun anahtarı olurken, bu alanlarda atılan adımların ise çoğunlukla birden fazla Şura kararı ile ilişkili olduğu görüldü. Bakanlığın bu konuda attığı adımların kararlı şekilde devam ettirilmesinin de uyumun daha da artırılması açısından önem teşkil ettiği ifade edildi.
ŞURA KARARLARINA DAİR RAPORLAR DEVAM EDECEK
Bakanlık, ana politika alanlarında attığı adımlar ile Şura tavsiye kararları arasındaki uyumu izlerken belirli aralıklarla değerlendirmelerini kamuoyuyla paylaşacak.
EĞİTİM POLİTİKALARI İLE ŞURA KARARLARI ARASINDAKİ UYUMA DAİR İLK RAPOR
Raporla ilgili bir değerlendirmede bulunan Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, “Bilindiği gibi Şura Genel Kurulu’nda kabul edilen kararlar, Bakanlık açısından tavsiye niteliği taşıyor. 20. Milli Eğitim Şurası, kararların çok büyük oranda oy birliği ile alındığı bir toplantı oldu ve katılımcıların birçok maddede görüş birliğine sahip olması alınan kararların önemini artırdı. Bakanlık olarak zaten öncelikli eğitim politikalarımız olarak belirlediğimiz alanlarda alınan Şura kararlarının uygulamaya geçirilmesi bizim için oldukça önemli. Bu nedenle Şura’da da ifade ettiğim gibi belirli aralıklarla attığımız adımlarla Şura kararları arasındaki uyum derecesini gösteren raporlar hazırlayıp kamuoyu ile paylaşacağımızı ifade etmiştim.
Bugün yayımladığımız bu rapor, bu sözün yerine getirildiğinin ilk somut göstergesidir. Ana politika alanlarına dair tavsiye kararlarını gözeterek kendi politikalarımız ile uyumuna dair ilk resmi değerlendirmeyi kamuoyu ile paylaşmış olduk. Daha önce bağımsız araştırmacılar ve sivil toplum kuruluşları tarafından yapılan bu tür değerlendirmeler ilk kez Bakanlık tarafından yapıldı ve kamuoyu ile paylaşıldı” dedi.