Eksiklerini gideren araçlarını geri alırken, yüzlerce araç ise çürümeye terk ediliyor. Lüks araçların yanı sıra, klasik arabaların da bulunduğu yediemin otoparkında bulunan araçların değeri ise 80 milyon TL.
Hatay’ın Antakya ilçesinde 2010 yılından bu yana hizmet veren yediemin otoparkında, çeşitli nedenlerle muhafaza altına alınan yüzlerce araç bulunuyor.
Trafik ekiplerince yapılan uygulamalarda bağlanan araç sahiplerinin bir kısmı, araçlarını tekrar gelip almasına rağmen, çoğu araç ise çürümeye terk ediliyor.
’11 YILDIR BEKLEYEN ARAÇLAR VAR’
Antakya’da 2010 yılında yediemin otoparkı olarak hizmet vermeye başladıklarını söyleyen işletmeci Mecit Ayoğlu, “Otoparkımızda 2010 yılından bu yana muhafaza altında olan araçlarımız var.
Şu an otoparkımızda mevcut 550 araç bulunmaktadır ve burada bulunan araçların piyasa değeri 80 milyon TL. Birçoğunun sahiplerine ulaşamıyoruz. Sahibine ulaştıklarımız da gelip araçlarını borcundan dolayı teslim alamıyorlar” dedi.
‘YÜZDE 80’İNİ BORÇLU ARAÇLAR OLUŞTURUYOR’
12 dönüm üzerine kurdukları yediemin otoparkının yüzde 80 doluluk oranına ulaştığını söyleyen Ayoğlu, “Burada, motosiklet, otomobil, kamyonet, kamyon, TIR ve TIR dorsesi, otobüs, ayrıca klasik ve lüks araçlar da bulunuyor.
Otoparkımızın yüzde 80’ini borçlu olan araçlar oluşturuyor. Sınır ili olmamız hasebiyle yabancı plakalı araçlar da bulunmaktadır. Bu araçlar tasfiye edilememektedir. Şahıslar Suriye uyruklu ve onlara ulaştığımızda araçlarını teslim alamayacaklarını söylüyorlar
Otoparkımızda bulunan ve çürümeye terk edilmiş araçların tasfiye edilmesini istiyoruz. Bu sayede hem devletimizin kasasına para girecek hem de bizim hak ettiğimiz otopark ücretleri ödenmiş olacak” diye konuştu.
Vatandaşların alıkonulan araçlarını muhafaza altında tutmak için talimatta da yer aldığı gibi otoparkın dört bir yanını güvenlik kameraları çevrildiğini ve ayrıca görevli personelin 7 gün 24 saat burada görev yaptığını söyleyen Ayoğlu, resmi kurum ve kuruşların otoparkta bulunan araçları en kısa sürede tasfiye etmesini beklediklerini söyledi.
