Karadeniz bölgesinin en önemli geçim kaynağı olan fındık hasadının tamamlanmasının ardından üreticiler fındıklarını tüccarlara satmaya başladı. Tüccarlar da ellerinde ki fındıkları fabrikalara satıyorlar. Fındık kırım fabrikaları son teknolojiyle donatılan lazerli makinelerde fındıkları kırarak hazır hale getirmeye çalışıyor.
Yığılca sapağında bulunan fındık kırım fabrikasında da 50’ye yakın kadın günlük 100 ton fındık kırma kapasitesi olan fabrikada günde 30 tona yakın iç fındığı elleriyle içindeki çürük, kabuk ve taşlardan ayıklıyorlar. Makinelerde kırılan fındıklar bantlar sayesinde kadınların önüne geliyor. 3 kez aynı fındık bantlardan geçtikten sonra ihracata hazır hale getiriliyor. Fındıklar kavurma fabrikalarına ve yurt dışına gönderilmek üzere paketleniyor.
21 yıldır fındık kırım fabrikalarında şef olarak çalışan Gülay Deniz, “Kadınlar çürük ve kabukları ayıklıyorlar. Kırılan fındığın içinde ki kabuk, çürük ve taşlar bırakılmıyor. Günde 30 tona yakın fındık seçiyoruz. İlk önce fındık bizim elimizden geçiyor. Fındık makinelerde kırılıyor, kırıldıktan sonra lazere giriyor. Lazerden sonra kadınların önüne geliyor.” dedi.
Fındık kırım fabrikası sahibi Sezer Coşkuner ise kadın çalışanların son kez fındığı kontrol etmesi gerektiğini belirterek, “Önce üreticiden fındığı alıyoruz. Fabrikada elemeye çıkıyor. Elemeden sonra kırım oluyor. Makinelerimiz var. Lazerler var fındığı ayıran. Lazerler ne kadar seçse de kadın işçilerimiz var. Onların elinden tekrar geçmek zorunda. Onlar fındığın son kontrolünü yapıyorlar. Biz burada ihracata gidecek hale getiriyoruz. Bizden sonra ya kavurma tesislerine ya da yurt dışına ihracata gidiyor. Biz ihracat aşamasına kadar fındığı kabuğundan ayırma işlemini yapıyoruz. Kadın çalışanlarımız sadece fındığın ayıklaması ve kontrolü ile ilgileniyor. Makinelerimiz var. Ancak kadınların elinden geçmeden son ihraç edilecek hale gelmiyor. Kadınlar olmadan olmuyor.” diye konuştu.