TCMB liralaşma stratejisi çerçevesinde bankalar için önümüzdeki altı ay için geçerli olacak yeni, dövizden TL’ye dönüşüm hedefleri ve tahvil yükümlülükleri belirledi.
Şu anda bankaların yüksek montanlı TL mevduata verdiği faiz yüzde 35’e doğru yaklaşırken, hedeflerin altında kalan ve bu hedefe ulaşmak isteyen bankaların TL mevduat ve KKM hesaplara verdikleri faizi yükselteceği tahmin ediliyor.
Bankaların üç aya kadar TL mevduat hesaplarına verdikleri ortalama faiz kasım ayı başındaki yüzde 20 seviyesindeydi. TCMB’nin bankaların bilançosunda TL’nin miktarını artırmayı amaçlayan düzenleme değişikliklerinin ardından üç aya kadar ortalama mevduat faizi nisan ayı başında yüzde 29.23 seviyesine yükseldi.
Toplam mevduat içinde TL mevduatı yüzde 60’ın altında kalan bankalar için çok yüksek tahvil tutma yükümlülüğü oluşacağını belirten bankacılar, bu nedenle mevduat faizlerinin hangi seviyede denge bulacağını yakından takip ediyor.
Mevcut uygulanan politikalarda kur, kredi, mevduatın para birimi dağılımı ve Hazine tahvillerinde yön kamu tarafından belirleniyor. Ekonomi yönetimi kur politikasındaki bu süreci “istikrarlı TL” olarak tanımlıyor.
“DÖVİZE İLGİ ARTIYOR”
TCMB’nin geçen hafta devreye aldığı düzenlemeler ve etkileri:
Mevcut politikalarla dolar/TL’nin kamu tarafından seçim öncesinde olması gerektiğinden daha aşağıda fiyatlandığı ve TL’nin değer kaybetmesi gerektiğine ilişkin artan görüşler dövize ilgiyi artırıyor.
Bankacılar son dönemde TCMB’nin attığı tüm adımların döviz talebini azaltma ya da ülkeye döviz girişini artırma ortak amacı taşıdığını, seçimlere kadar benzer adımların devam edebileceğini öngörüyor.
TL, 6 Şubat’taki depremden bu yana geçen iki ayda yüzde 2.3 değer kaybetti. Seçime yaklaştıkça değer kayıpları deprem öncesi döneme göre günlük olarak bir miktar hız kazansa da oldukça sınırlı seviyelerde. İhracatçılar ise rekabetçiliğini kaybettiği için kamudan TL’de yeni değer kayıpları talep ediyor.
DÖVİZDE SON DURUM
Günlük sınırlı kayıplarını devam ettiren dolar/TL bu sabah 08.35’te 19.26 civarında işlem görürken 14 Mayıs’ta gerçekleşecek seçimler öncesindeki siyasi gelişmeler piyasalarda ana gündem maddesi olarak izleniyor.
Serbest piyasada 20,9820 liradan alınan Euro’nun satış fiyatı ise 20,9840 lira olarak belirlendi.
Cuma günü Euro’nun satış fiyatı ise 21,0080 lira olmuştu.
İç veri gündeminde ise şubat ayı işgücü ve ödemeler dengesi istatistikleri ile Hazine’nin 5 yıl vadeli TLREF’e endeksli ihalesi bulunuyor.
Cari açık 2022’de altın ve Rusya işgali sonrası yüksek seyreden enerji fiyatlarının yarattığı yüksek ithalat öncülüğüde 2021 yılındaki 7.2 milyar dolardan 2022’de 48.8 milyara genişledi.
Cari işlemler dengesinin yüksek enerji ve altın ithalatı öncülüğünde depremin de etkisiyle Şubat ayında 8.5 milyar dolar açık vermesi beklenirken ekonomistlerin 2023’ün tamamı için tahminlerinin medyanı ise 45 milyar dolar açık seviyesinde.
KÜRESEL PİYASALAR
Yatırımcıların dikkati ise çarşamba günü açıklanacak ve Fed’in fiyat artışlarına karşı mücadelesinde belirleyici olacak olan enflasyon verilerine çevrilmiş durumda. Çarşamba günü Fed’in mart politika toplantısının tutanakları da yayımlanacak.
Yen, ABD tarım dışı istihdam verilerinin Fed’in faiz artırımına gideceği beklentilerini kuvvetlendirmesinin ardından diğer başlıca para birimleri karşısında değer kaybetti. Fed’in faiz artırım ihtimali, faiz oranlarının sıfıra yakın seyrettiği Japonya ile para politikaları arasındaki farkı iyice gözler önüne sereceği düşünülüyor.