WikiLeaks’in kurucusu Julian Assange, tutuklu bulunduğu İngiltere’nin başkenti Londra’daki Belmarsh Hapishanesi’nde, nişanlısı ve iki çocuğunun annesi Stella Moris’le evlendi.
WikiLeaks’in kurucusu Julian Assange‘ın, Londra’nın dışında tutulduğu yüksek güvenlikli hapishanede görüş esnasında yapılan nikah törenine, ikisi resmi şahit, ikisi gardiyan 4 kişinin katılmasına izin verildi.
Gelinliğiyle hapishaneye gelen Moris, şartlar çok kısıtlayıcı olsa da heyecanlı olduğunu ve Assange’ın nikahı sabırsızlıkla beklediğini dile getirdi.
Vivienne Westwood tarafından tasarlanan Moris’in gelinliğinin duvağında, “cesur, vahşi, amansız” yazılı mesajların işlendiği görüldü.
Kutlama için hapishanenin dışında toplanan ve Assange’ın serbest bırakılmasını talep eden destekçileri de “Assange’a özgürlük“, “Tebrikler Bay ve Bayan Assange“, “Tanrı sizi korusun” yazılı pankartlar taşıdı.
Assange ve Moris’in, Assange’ın Ekvador’un Londra Büyükelçiliğine sığındığı dönemde dünyaya gelen 2 ve 4 yaşlarında iki çocuğa sahip olduğu biliniyor.
ASSANGE’IN DAVA SÜRECİ
Assange’ın kurduğu WikiLeaks, 2010’da, aralarında ABD’nin Irak ve Afganistan’da işlediği suçları da delillendiren çok sayıda gizli belgeyi yayımlamıştı.
ABD’nin casuslukla suçladığı ve iadesini istediği Assange, hakkında tecavüz ve cinsel taciz suçlamalarıyla açılan davalar için İsveç’e iadesi gündemdeyken, Haziran 2012’de Ekvador’un Londra Büyükelçiliğine sığınmıştı.
Assange, Ekvador’un Londra Büyükelçiliğinden 11 Nisan 2019’da çıkarılarak gözaltına alınmış ve “kefaletle serbest bırakılma şartlarını ihlal etmekten” tutuklanarak Londra’daki Belmarsh Hapishanesi’ne konulmuştu.
Mahkeme, Assange’ı bu suçtan 50 hafta hapse mahkum etmişti. 50 haftalık cezasını dolduran Assange’ın iade talebi çerçevesinde tutuklu kalmasına karar verilmişti.
Duruşmaların ardından 4 Ocak 2021’de Assange’ın intihar riskinin yüksek olduğunu ve ABD hapishanesinde özel idari önlemlere tabi tutulacağını, özellikle de istihbarat topluluğunun kendisine düşman olması nedeniyle “gerçek bir risk altında” olduğu gerekçesiyle ABD’nin iade talebi reddedilmişti. ABD ise karara itiraz etmişti.
ABD, temyizi kazanabilmek için WikiLeaks kurucusunun yüksek güvenlikli hapishanelerde tutulmayacağı ve hapis cezasını ülkesi Avustralya’da çekebileceği taahhüdünde bulunmuştu.
Savunma ekibi ise CIA’in, Assange’ı Ekvador’un Londra Büyükelçiliğinde saklandığı sırada kaçırma ve öldürme planı yaptığına ilişkin haberleri dayanak göstererek can güvenliğine vurgu yapmıştı.
10 Aralık 2021’de Yüksek Mahkeme, verilen teminatları yeterli bularak alt mahkemenin kararını bozmuş ve Assange’ın ABD’ye iade edilebileceğine hükmetmişti.
Bunun üzerine Assange’ın savunma ekibi, davayı Yargıtay’a taşımak için Yüksek Mahkeme’ye izin başvurusunda bulunmuştu.
Yargıtay da 14 Mart’ta verdiği kararla, Assange’ın ABD’ye iade edilebileceği yönündeki karara itirazını reddetmişti.
Söz konusu kararın ardından, dava dosyasının, Assange’ın ABD’ye iade edilip edilemeyeceği konusundaki nihai karar için doğrudan İçişleri Bakanı Priti Patel’in önüne gideceği belirtilmişti.