Almanya’nın Hessen eyaletinde, Türkçeyi seçmeli dil dersi yaptıramayan dernekler, şimdi de Türkçe dersleri verilmesi için toplanan platformu, Türk medyasından gizli olarak yapmaya başladı. Amacın, Türkçenin çeşitli derneklerde para karşılığı projeye döndürülmesi ve tarikatlara aktarılması olduğundan şüpheleniliyor.
60 yıldır eyalette yaşayan 400 bin Türkü hiçe sayıp yerine Arapça, Çince, Lehçe ve Portekizce seçmeli ders getiren CDU-Yeşiller hükümetinin kararı henüz değişmedi. Yeşiller’den Taylan Burcu ve CDU’dan İsmail Tipi’nin çabaları sonucu, bir dahaki dönem yeniden değerlendirme kararı alındı.
Tam da bu sırada Türk Dernekleri Platformu, yarın Glashütten kasabasında Türk basınına kapalı özel toplantı ayarladı. Almanya’da Türkçe yayın yapan ve Türk dilininin yaşamasını savunan Türk medyasının alınmayacağı toplantıya, Hristiyan Demokrat Parti, Sosyal Demokrat Parti ve Yeşiller’in Türk kökenli vekilleri davet edildi. Frankfurt Başkonsolosluğu Eğitim Ataşeliği ile çeşitli dernekler, inanç örgütleri de toplantıda yer alacak.
AMAÇ PROJE YAPIP PARA ALMAK MI?
Toplantıya katılacak bazılarının amacının, Türkçe dersleri için proje yapmak ve Türkiye’den para almak olduğu öne sürülüyor. Diğer tehlike de, Türkçe dersleri yetkisinin çeşitli tarikatların eline geçmesi. Gözlerden uzak toplantının amacı her ne kadar görüş alışverişi olarak açıklansa da, Türk kökenli vekiller, böyle bir şeyin gizli tutulmasını anlayamıyor.
TÜRK KÖKENLİ VEKİLLER: NİYET BAŞKA
CDU eyalet Milletvekili İsmail Tipi, “Türkçe namusumuzdur dediğimde beni eleştirenler şimdi orada. Farklı ve gizli niyet olduğundan şüpheleniyorum. Tartışmaya açık öneriler bile getiremediler. Şimdi Türkçe meraklısı kesildiler. Türk medyasının alınmamasını anlayamıyorum” dedi.
Yeşiller Milletvekili Taylan Burcu, toplantıya gideceğini ama medyaya kapalı olduğundan haberi olmadığını belirtti. Burcu, “Bu herkesi ilgilendiren bir şey. Basına kapatılamaz. Corona da bahane olamaz. Zaten her medyadan bir gazeteci geliyor, aşısız da kalmadı“ diye konuştu.
SPD milletvekili Turgut Yüksel de, toplantının basına kapalı olmasından bilgisinin olmadığını, kendilerini çağıranların bunu söylemediğini belirtiyor.
