İngiliz milletvekilleri, Parlamento’da düzenlenen bir yuvarlak masa toplantısında Neo-Nazi ideolojisi ile güçlü bağları olduğu bilinen Azov Taburu’ndan 5 temsilci ile bir araya geldi.
Azov Taburu üyeleri toplantıda söz alarak konuşma gerçekleştirirken, Parlamentoda bulunan milletvekillerinden alkış topladılar.
Toplantıya Eski İngiltere Başbakanı Boris Johnson da katılarak, Azov Taburu üyelerini “kahramanlar” olarak nitelendirdi.
Johnson, Azov Taburu üyeleriyle birlikte, İkinci Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyası askerleri tarafından kullanılan Wolfsangel sembolünün yer aldığı Azov Taburu’nun flamasını tutarken görüldü.
Toplantı videosunda Johnson’ın, Londra’yı Kiev’e daha fazla silah ve para göndermeye çağırdığı görüldü.
Johnson, “Tüm Avrupa-Atlantik bölgesinin savunmasına yapabileceğimiz en iyi yatırım Ukraynalı kahramanları desteklemektir” ifadelerini kullandı.
Toplantıda Eski İngiltere Savunma Bakanı Ben Wallace da hazır bulundu.
RUSYA’DAN TEPKİ GECİKMEDİ
Rusya’nın Londra Büyükelçiliği, Azov Taburu üyelerinin İngiltere Parlamentosu’nda sıcak bir şekilde karşılanmasının “grotesk bir gösteri” olduğunu söyledi.
Büyükelçilik, Azov Taburu’nun “hem faşist Wolfsangel amblemini yaygın olarak kullanması hem de sivillere karşı işlediği alçakça savaş suçları nedeniyle dünya çapında ün kazandığını” savundu.
AZOV TABURU
Azov Taburu, neo-Nazizm ile bağlantılı ve neo-Nazi görüşlerini ifade eden üyeleri olan aşırı sağcı bir milis grup olarak tanınıyor. Başlangıçta Mayıs 2014’te gönüllü bir milis birliği olarak kurulan grup, Kasım 2014’te Ukrayna Ulusal Muhafızları’na dahil edildi.
Grup, kurulduğu ilk zamanlarda Ukrayna İçişleri Bakanlığı’nın özel bir polis şirketi gibi faaliyet yürütüyordu. Haziran 2014’te Mariupol’u Rus yanlısı ayrılıkçı gruplardan geri almak için çatışmalara katılmaya başlayan Azov temsilcileri, kendisine yöneltilen neo-Nazi ve Nazizm ile ilgili suçlamaları reddediyor. Ancak, bölgedeki faaliyetleri kapsamında işkence ve savaş suçları iddialarının yanı sıra neo-Nazi sempatisi ve Neo-Nazi sembollerini kullanması dikkatleri üzerine çekiyor.
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (OHCHR) tarafından yayınlanan raporlar, Azov Taburu’nu yağma, yasadışı gözaltı ve işkence gibi savaş suçlarıyla ilişkilendirdi.
Azov Taburu, Rusya Federasyonu’nda “terör örgütü” olarak tanınmakta ve yasaklanmaktadır.
