Die Welt, AB’nin doğu sınırındaki şimdiki durumun, Sovyetler Birliği ile Batı ülkeleri arasındaki anlaşmazlığın zirveye ulaştığı ve dünyadaki iki süper gücün doğrudan karşı karşıya geldiği 1950-1960’lı yılların başlarındaki durumu hatırlattığını kaydetti.
Ancak durumun şimdi daha tehlikeli olduğuna vurgu yapan gazete, ABD Başkanı Jeo Biden’ın 21. yüzyılın ana mücadelesinin demokrasi ve otokrasi arasında olacağı ve Rusya ile Çin’i hedef alan açıklamalarının ardından, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un Çinli mevkidaşı ile görüşmesi, özellikle BM tüzüğüne aykırı olan ABD projeleri karşısında Moskova ve Pekin’in ortak tutumuna dikkat çekti.
Die Welt, Ukrayna ile ilgili durumun giderek kötüleştiği bir dönemde, Pekin’in Tayvan’la ilişkilerde retoriği sertleştirdiği, 20. yüzyılın ortalarındaki durumun aksine Tayvan’dan daha güçlü bir konumda olduğu ve Rusya’nın hedefinin de SSCB’ninkinden daha ciddi olduğu ve NATO’nun genişlemesinin bedelini mümkün olan en kısa sürede ödetmek istediğinin altını çizdi.
Gazete, bugün için tüm tarafların tutumlarında oldukça ciddi olduğunu belirterek, en azından Putin ve Biden’in atacakları her adımın önümüzdeki onlarca yılın geleceğini belirleyeceğine inandıklarını kaydetti.
Die Welt, AB’nin doğu sınırında Batı ile Rusya arasında Küba Füze Krizi düzeyinde yeni bir ihtilafın yaşanabileceği ve dünyadaki iki süper gücün doğrudan karşı karşıya gelebileceği konusunda uyararak, “Ve bunu kimse istemiyor” ifadesini kullandı.