Cumhuriyetçi Kongre Üyesi Derrick Van Orden, ABD’nin siyasi nabzını tutan Politico gazetesine verdiği demecinde, Trump’ın hayatına kastedilmesinin ardından seçimi kazanmasının beklendiğini söylerken, “Trump bu saldırıdan kurtuldu ve seçimi kazandı” ifadelerini kullandı.
ABD Cumhuriyetçi Partisi’ndeki diğer isimler de bu başarısız suikast girişiminin Trump’ın bir sonraki başkanlık seçimini kazanma şansını önemli ölçüde etkileyeceğini düşünüyor.
Trump’ın yere düştükten sonra ayağa kalkarak yumruklarını sıkmasına dikkat çeken bir diğer Cumhuriyetçi Kongre üyesi Tim Burchett, bu başarısız girişim ve ardından Trump’ın performansının tabana büyük bir enerji vereceğinin altını çizerken, “Yumruğunu havaya kaldırdı ve gitmek istemedi. Savaş! Savaş! Savaş! diye bağırdı. Bu slogan yeni slogan olacak” diye konuştu.
Politico, bazılarının hemen bir suikast girişimi olarak nitelendirdiği silahlı saldırının, zaten çalkantılı olan seçimlere şok dalgaları gönderdiğini kaydederken, Başkan Joe Biden’ın seçilebilirliği konusunda kavga eden ve son iki haftadır Trump’a yönelik eleştirilerinde birleşen Demokratları ise hızla susturduğuna dikkat çekti.
Demokratların kavgası sırasında sessiz kalan Cumhuriyetçiler ise Trump’a yönelik saldırılardan karşı tarafın söylemini sorumlu tutmakta gecikmedi.
Siyasi sonuçların kasım ayında seçmenlerini oldukça motive edeceğini tahmin edenler sadece Van Orden ve Burchett gibi daha güvenli kırmızı bölgelerde yaşayan Cumhuriyetçiler değil.
New York’u temsil eden Cumhuriyetçi Kongre üyesi Anthony D’Esposito, sınır güvenliği ve ekonomi gibi konuların zaten “Trump’ı zafere götüreceğine” inandığını söylerken, silahlı saldırının yarattığı şok dalgasının hiç şüphesiz insanların ortaya çıkarak tepki vermek istemesine neden olacağını ekledi.
Trump ile başarısız düellosu sonrası Biden’ın seçilebilirliğine ilişkin sorular, Demokratların Beyaz Saray’ı ellerinde tutma şanslarından şüphe duymalarına neden olurken, Senato çoğunluğunu korumanın zaten zorlu bir tırmanış olduğu düşünülüyor.
Bununla birlikte Trump’ın mitingde vurulması, Cumhuriyetçileri federal hükümetin kontrolünün tamamını kazanma konusunda daha da cesaretlendirirken, birçok Cumhuriyetçi, başkanlık ve kongrenin her iki meclisinde de zaferi daha yakın görüyor.
Trump’a düzenlenen başarısız suikast girişimini Sputnik’e değerlendiren eski Pentagon analisti ve ABD Hava Kuvvetleri’nden emekli Yarbay Karen Kwiatkowski, Pensilvanya eyaletindeki mitinginde meydana gelen silahlı saldırının, Trump karşıtlarının yaklaşan ABD seçimleri konusunda ne kadar endişeli olduğunu gösteren ‘rahatsız edici bir sinyal’ olduğunu doğrularken, “Bu silahlı saldırı, Demokrat yeni muhafazakarların ve ‘derin devletin’ yaklaşan başkanlık seçimlerinden ne kadar ciddi endişe duyduklarının endişe verici bir işaretidir… Ayrıca Biden yönetiminin Robert Kennedy Jr’ın Gizli Servis koruması taleplerini defalarca reddettiğini de hatırlatmaktadır” ifadelerine yer verdi.
ABD medyası Trump’a suikast girişimi hakkında ne diyor?
Wall Street Journal, başkanlık yarışı kızışınca artan siyasi düşmanlık ve nefret dolu söylemlerin, Amerika’nın geçmişinde sık sık şiddet ve suikast girişimlerine yol açtığını anımsatırken, bu saldırının Amerika için korkunç bir an olduğunu, ancak çok daha kötüsünün de olabileceğini yazdı.
Washington Post da, olayın, şiddet endişelerinin ve korkuların zaten yüksek olduğu gergin bir seçim sezonunda şok edicici bir gelişme olarak kayıtlara geçtiğine değinirken, Politico ise Trump’ın mitingindeki silahlı saldırıyı Slovakya Başbakanı Robert Fico’ya yönelik suikast girişiminin 2 ay sonrasında yaşandığını hatırlattı.
Axios da olayın hemen ardından hem Cumhuriyetçi hem de Demokrat partilerden kınamalar geldiğini, Kongre üyeleri, Beyaz Saray yetkilileri ve eski devlet başkanlarının saldırıyı kınamakta gecikmediğini kaydetti.
Simonyan: Lee Harvey Oswald devreye girdi
Sputnik haber ajansını da bünyesinde bulunduran Rossiya Segodnya Medya Grubu’nun Genel Yayın Yönetmeni Margarita Simonyan, Trump’a karşı düzenlenen başarısız suikast girişimini değerlendirdiği paylaşımında, ABD’de uygunsuz bir politikacıdan kurtulmanın yolları tükendiğinde, “Lee Harvey Oswald’ın devreye girdiğini” hatırlattı.
Amerika’yı izlemenin, senaristlerin hayal gücünün uzun zaman önce tükendiği ve bölümden bölüme kendilerini tekrarladıkları bir TV dizisini seyretmeye benzediğine dikkat çeken Simonyan, “Karakterlere ev terliği gibi alışsak bile izlemeye devam ediyoruz. Uygunsuz bir başkandan kurtulmanın diğer yolları tükendiğinde, eski dost Lee Harvey Oswald devreye giriyor” ifadesini kullandı.
Lee Harvey Oswald, 1963 yılında ABD Başkanı John F. Kennedy’yi vurarak öldürmüştü. Oswald tutuklandıktan iki gün sonra vurularak hayatını kaybetmişti.
Kaynak: Sputnik