Rusya’nın Ukrayna topraklarındaki Zaporijya, Herson, Donetsk ve Luhansk’ta düzenlediği sözde referandumlara tepkiler devam ediyor. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken yaptığı açıklamada, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Ukrayna’da düzenlediği sahte referandumların ardından ilhak edebileceği 4 bölgenin Batılı ülkeler tarafından asla tanımayacağını ifadelerini kullandı.
“ŞEYTANİ BİR PLAN”
Rusya’nın sözde referandumlarını “şeytani bir planı” olarak nitelendiren Blinken, “Biz ve diğer birçok ülke zaten bu konuda çok netiz. Ukrayna topraklarının Rusya tarafından ilhakını tanımayacağız” ifadelerini kullanarak, “Burada neler olduğunu hatırlamak önemli. Rusya, Ukrayna’yı işgal etti, toprakları ele geçirdi. Ele geçirdiği toprakların bir kısmı üzerinde yerel halkı yerinden ederken şeytani planını sürdürüyor” dedi.
ABD’DEN RUSYA’YA YENİ YAPTIRIM SİNYALİ
ABD Başkanı Joe Biden’ın Rusya’nın referandumlara devam etmesi durumunda ABD’nin Rusya’ya ek yaptırımlar getireceği uyarısını yineleyen Blinken, “Rusya’ya ilhaka devam etmesi durumunda ek, ciddi ve hızlı maliyetler getireceğiz” dedi.
ABD’nin Ukrayna’nın savunmasına desteğini yineleyen Blinken, “Ukraynalılar kendilerinden alınan toprakları geri almak için ihtiyaç duydukları ne gerekiyorsa yapmaya devam edecekler. Bu çabalarında onları desteklemeye devam edeceğiz. Ukrayna’nın Rusya tarafından yasa dışı olarak ele geçirilen toprakları geri almak da dahil olmak üzere, kendi topraklarında kendini savunma konusunda mutlak hakkı olduğu konusunda da aynı derecede netim” diye konuştu.
“SABOTAJ KİMSENİN ÇIKARINA DEĞİL”
Kuzey Akım boru hattındaki sızıntılara da değinen Blinken, sızıntıların bir saldırı veya sabotaj sonucu olabileceğinin kesin olarak doğrulamadığını, ancak sabotajın kimsenin çıkarına olmayacağını söyledi. Sızıntıların nedeninin araştırıldığını kaydeden Blinken, “Bunun bir saldırı veya bir tür sabotaj sonucu olabileceğini gösteren ilk raporlar mevcut, ancak bunlar ilk raporlar ve henüz bunu doğrulamadı. Ama doğrulanırsa, bu açıkça kimsenin çıkarına değil” dedi.
Blinken, sızıntıların Avrupa’nın enerji direnci üzerinde önemli bir etkisi olmayacağını ifade ederek, “Kritik olan, Avrupa ve dünya çapında enerji güvenliğini ele almak için hem kısa hem de uzun vadeli olarak her gün çalışmamızdır” dedi.
